Multimedya: EFNAN ÇAMKIRAN
"Her tercih bir vazgeçiştir."
Başlama tarihlerinizi buraya bırakabilirsiniz. ❣️
❣️UYARI ❣️
Amaç kesinlikle Doğu illerini ve Doğunun birbirinden güzel, sımsıcak insanlarını kötülemek değildir.. Olaylar gereği ve kurgunun gidişatı için yapılan sıradan hayal unsurlarıdır.Saçma sapan yorumlar yapıp orası öyle bir yer değil, Diyarbakır'ı kötülüyorsun, Hikayeyi bırakıyorum gibi yorumlarınızı görmek istemiyorum. Orasının nasıl güzel, yaşamak istenilen bir yer olduğunu çoğunuzdan iyi biliyorum ve 'Kimseyi hikayemde zorla tutmuyorum.'
Olaylar, Karakterler ve Kişilerin gerçekle hiçbir bağlantısı yoktur, her şey tamamen hayal ürünüdür.
•••
Bu bir giriş bölümüdür.
(Yayımlanma Tarihi; 21.08.21)Kabinin kapısını açarak hemen karşısında bulunan büyük boy aynasının önüne doğru ilerledim. Yaklaşık yarım saat önce denemek için aldığım elbiseyle etrafımda bir tur döndüm.
Elbisenin bel kısmı bedenime tam oturmuştu, uzunluğu dizlerimin birkaç parmak altındaydı ve kumaşı esnek olduğu için oldukça rahattı. Gözlerim son kez aynadaki aksimin bulunduğu bedenimi incelerken beğendiğimi belli edercesine başımı aşağı yukarı salladım.
Çok alışverişe çıkan bir insan değildim. Kalabalık ortamları pek sevmez zorunlu olmadıkça -yakınlarımız dışında- düğünlere pek de katılmazdım. Asosyal değildim, gereksiz samimiyet ve yapmacık insanlardan uzak durmak için kendimi mümkün olduğunca kalabalıktan uzak tutuyordum..
İstanbul Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü mezunuydum ve bu sene yeterince yüksek olan puanımla tercih yapmaya karar vermiştim. Uzun uğraşları sonucu tercih listemi hazırlamış ve göndermiştim. Bugün ise tercih sonuçlarının açıklanmasından önce annemin zoruyla, yakın arkadaşım Rabia ile alışverişe gönderilmiştim.
"Efnan! Hadi neredesin? Bak ben 6. elbiseyi denedim."
İsyan edercesine çıkan sesi gülümsememe sebep olmuştu. Benim yavaş olduğumu iddia ediyordu lakin kendisi tam bir makine gibi elbise deniyordu.
Kabine girip elbiseyi giyip dışarı çıkması abartısız 45 saniyeydi.
"Aynada elbisenin duruşuna bakıyorum. Çıktım yani rahatlayabilirsin."
Askı sesleri artarak içinde bulunduğu kabinin kapısı bir anda açıldı.
"Bak ben bunları denedim," dedi elinde tuttuğu kıyafet yığınını işaret ederek. "Zaten bedenlerimiz aynı. Bunları alıyoruz ve seni bu sıkılmış, biraz sonra patlayacak gibi duran kafandan kurtarıyorum."
Evet bu benim için çok daha iyi olmuştu. Kabindeki elbiseleri toplayıp kasaya geçtiğimizde Rabia'nın telefonu çalmaya başlamış ve o önümüzdeki sırayı hesaplayarak telefonu açmak için kasadan biraz uzaklaşmıştı.
Sıra bana geldiğinde çantamın fermuarının açık olduğunu fark ettim fakat aldırmadan cüzdanımı aramaya başladım. Hızla çantanın içinde elimi bir sağa bir sola savursam da cüzdanımı bulamamıştım.
Bugün sadece buraya gelmemiştik ve ben birkaç saat önce Rabia ile birlikte bir kafede kahve içmiştim. Cüzdanımı evde unutmama imkan yoktu.
Kasadaki kızın, "Sizi bekliyorum, ödeme nasıl olacaktı?" demesiyle başımı ona çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARFINAZAR ~İçimdeki Yıldırım~
Novela Juvenil"Fazla vaktinizi almayacağım, direkt konuya gireceğim. Birçok şeyin farkındayım. Bana karşı beslediğiniz duygularınızın da, her görev emrinde dönüşümü beklediğinizin de, her yara aldığımda acı çektiğinizin de hepsinin farkındayım." Gözlerini gözler...