"Fazla vaktinizi almayacağım, direkt konuya gireceğim. Birçok şeyin farkındayım. Bana karşı beslediğiniz duygularınızın da, her görev emrinde dönüşümü beklediğinizin de, her yara aldığımda acı çektiğinizin de hepsinin farkındayım."
Gözlerini gözler...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Yayımlanma Tarihi; 27.12.21)
•••
ASRIN /
İsteme merasiminin olduğu akşamın üzerinden 3 gün geçmişti ve tam da şu anda güzeller güzeli nişanlısı kollarının arasında masum bir ifade ile uyuyordu. Arada bir gülümsüyor ve kendisinin adını mırıldanıp yeni uzamaya başlayan kirli sakallarının sardığı yüzünü okşayarak kesik kesik nefesler alıyordu.
Rüyasında kendisi de bulunduğu için ne gördüğünü çok merak ediyordu.
Kollarının arasındaki bu güzel kadın artık onun nişanlısıydı ve bir ay sonra resmi olarak karısı olacaktı. Onunla bir geleceğe sahip olacağını düşündüğünde içi kıpır kıpır oluyor bazen ise nefesi kesiliyordu. Bunu ona nasıl yapmıştı? Hâlâ anlayamıyordu.
İsteme akşamı onu o beyaz elbisenin içinde görür görmez heyecandan tam anlamıyla dili tutulmuştu. Güzel yüzü, dalgalı sarı saçları, ince beli ve uzun beyaz bacaklarıyla kesinlikle bir gün sonu olacaktı. Onu ilk gördüğü an, aklını kullanabilecek konuma geldiğinde onu elinden tutup yalnız kalabilecekleri bir yere götürmek ve güzel, parlak ve pembe dudaklarını kendi sert dudaklarıyla birleştirmek istemişti.
Ama yapamamıştı. Yapmamalıydı. Orada bulunma amaçları bile bunu yapamaması için en büyük sebeplerden birisiydi. Bu gece için özenle hazırlanmıştı. Saatlerce takım elbise seçmeye çalışmış ve kravat konusunda kararsız kalmıştı. O gece önemli bir geceydi ve kendisine olabildiğince hakim olması gerekmişti. Bütün gece boyunca o güzel gözlerinin üzerindeki varlığına ve her konuştuğunda hareketlenen gül pembesi dudaklarına çok zor dayanmıştı. Kendisine ve komutanlarına bir şeyler anlatan Tarık babasını dinliyor gibi dursa da aklı büyük ölçüde karşısında oturan güzeller güzeli kadınındaydı.
"Asrın.. sev beni."
Duyduğu fısıltı şeklindeki inleme ve göğüsünün üzerindeki ellerin hareketlenmesiyle daldığı düşüncelerden bir anda sıyrıldı. Doğru mu duymuştu? Rüyasında onu sevmesini mi istiyordu? Ve.. Az önce kendisinin adını söyleyerek kısık sesiyle inlemiş miydi?
Anın şokundan kurtulduğunda ağzının içinde homurdanarak kollarını ağırca kendisine çekti ve bir gayretle doğrulmaya çalıştı. Efnan'ın elleri hareketlerini kesmeden göğüsünden aşağıya inip sıkı karın kaslarına doğru ilerlediğinde ağırca yutkudu. Farkında olmadan yine tehlikeli hareketler yapıp duygu değişimine sebep oluyordu. Daha da aşağılara kaymaya başlayan elini fark ettiğinde kasılan bedeniyle elini hızlıca kavradı ve bedeninden uzaklaştırdı fakat hemen sonra Efnan'ın diğer elini de işin içine sokmasıyla kendisine okkalı bir küfür savurdu.
