Sevgili Tanrı'm...
Brice Benedict artık beş yaşında, ne kadar da çabuk büyüdü öyle değil mi?
Sanki her gün biraz büyüdüğünü unutmuşum gibi bu kadar çabuk büyümesi beni mutlu etti.
Biliyor musun bu akşam gittiği anaokulundaki bir kızı çok beğendiğini söyledi.
Ona saatlerce kaş çattım ve trip attım, benden başkasını nasıl sevebilir ki?
Babam burada olsaydı bu tavrıma saatlerce gülebilirdi fakat bu komik değildi.
Forward'a durumu anlattığımda bunu komik bulduğunu ve Brice Benedict'in henüz bir çocuk olduğunu söyledi. Oğlumu ve onun sevgisini paylaşamam da ne gibi bir sakınca var anlamadım?
Eğer o sevdiği kız oğlumu üzerse, o kızı parçalarına ayırmaktan çekinmeyeceğimi söylediğimde bana deli olduğumu söyledi. Pekala bunu ilk söyleyişi olmadığı gibi ilk söyleyen insan da değildi.
Sevgili Tanrı'm...
Brice Benedict çok heyecanlı bir çocuk. O kadar heyecanlı ki her sabah saçlarını bana yaptırıyor ve ne giyeceğini özenle seçiyor. Daha bu sabah bana, "Anne sence onun da beni sevmesini nasıl sağlayabilirim?" diye sordu.
Sevgili oğlum eğer cevabı bilseydim, Baban Forward'ın ve Annem Arien'ın da beni sevmelerini sağlayabilirdim.
"Yanlış kişiye yanlış soru tatlım, üzgünüm!"
Diyemedim.
Bunun yerine, "Sevgi karşılıksızdır." dedim. "Sen onu sevmeye devam et, bir gün o da seni sevecektir."
Ne kadar da saçma bir tavsiye dediğini duyar gibiyim Tanrı'm.
Fakat kimselere kendimi sevdirememiş bir anne olarak, ona ne diyebilirdim ki?
Çocuğumun ellerimden kayıp gittiğini hissediyorum.
Bunu söylediğimi işiten Forward kahkaha attı ve "O henüz beş yaşında!" dedi
Aşkın yaşı yoktur.
Oğlumun başkasını sevmesini istemiyorum!
Ve kalbinin kırılmasını da öyle.
Çokça kıskançlıklarımla...
-𝐸𝑙𝑒𝑛𝑖𝑎 𝐹𝑜𝑟𝑡𝑢𝑛𝑎.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözyaşı Mürekkebi.
Short StoryMürekkebinin gözyaşıyla dolu olduğu bu mektupların hepsi sana Tanrı'm! Bir gün yanına geldiğimde, mürekkebim bitmiş olacak ve bu sefer gözyaşlarımı değil, kendi kanımı kullanacağım.