14.Bölüm

983 78 129
                                    

Hoş geldiniz! 🌱

*Zakkum – Ben Ne Yangınlar Gördüm

*Suzan Hacigarip & Çağan Şengül – Sancı

Keyifli okumalar...

🔗🔗

Küçük Anıl Erdem, açık kalan pencerenin içinden odasına gelen ağlama sesi ile gözlerini açtı. Ufak gözlerini birkaç kez kıpıştırdı. Bir yerden bir bebeğin ağlama sesi geliyordu. Ve o bebeğin ağlama sesine karışan başka bir ağlamalı ses.

Yerinden doğruldu ve minik bacaklarını yatağından aşağı sarkıttı. Minik ellerini yumruk yapıp gözlerini ovdu. Yatağından kalkmadan önce yanı başında tuttuğu polis arasının yerinde olup olmadığını kontrol etti.

Minik adımlarını cama doğru götürdü onu. Parmak uçlarında yükselip ellerini camın önündeki mermere dayadı dışarısını rahat görmesi için.

Neri ağlıyordu.

Küçük Anıl Erdem, kaşlarını çattı. Neri'nin kucağında eve yeni gelmiş olan bebeği kıpır kıpırdadı ve ağlayan bebek de o bebekti.

Adımlarını yavaş yavaş sürerek bahçeye çıktı. Neri'nin neden ağladığını çok merak ediyordu. Anneler ağlamaz diye biliyordu.

"Neri?" Diye seslendi onun yanına giderken. Neriman Hanım'ın dolu dolu olan gözleri minik oğlanı görünce güldü.

"Anıl..." Dedi kısık ve titrek sesle. Küçük oğlanın tıpkı kendi gibi küçük olan parmakları Neri'nin parmaklarını buldu.

"Neden ağlıyorsun Neri?" Diye sordu merakla Neriman Hanım'ın kucağındaki bebeğe bakıp. "Yoksa bu bebek mi üzdü seni?"

Neriman Hanım, sıcak bir tebessümle karşılık verdi minik Anıl Erdem'e. Saçlarını sevdi. Kucağındaki bebeğin ağlaması durmuştu.

"Hayır," dedi gülümseyerek. "Beni o ağlatmadı. Ama sanırım ben ona güzel anne olamadığım için o ağlıyor." Dedi sonra hüzünle. Küçük oğlanın kaşları tekrardan çatıldı.

"Ama sen zaten annesin ki," dedi ellerini açıp. "Anneler her zaman güzel annedir!" Sesindeki sabah mahmurluğuna karışan eğlenceli tını, bu minik oğlanı çok sevimli gösteriyordu.

"Öyle ama baksana şuna!" Dedi Neriman Hanım, minik kızını küçük oğlanın yanına doğru tutup. "Ne kadar çok ağladı!"

"Ama sen neden ağladın Neri!" Dedi Anıl hüzünle. Annesi gibi gördüğü birinin ağlamasını hiç istemezdi.

"Ona iyi bir anne olamadığım için!" Neriman Hanım, iki güzel çocuk yetiştirmesine rağmen minik Hale Nur'un zor ve nazlı geçen bebekliğinde düşündüğü tek şey ona iyi anne olamamaktı.

"Ağlama sen Neri, ben şimdi ona senin çok güzel bir anne olduğunu söyleyeceğim!" Dedi büyük bir adam gibi göğsünü kabartıp. "Onu benim kucağıma verir misin?" Anıl, evine yirmi gün önce gelen ve henüz gözlerini dahi göremediği bu bebeği kucağına almak için heyecanla Neriman Hanım'ın yanındaki koltuğa oturdu.

"Tabii ki," dedi Neriman Hanım. Anıl'ın oturuşunu düzeltti. Minik kızını, küçük oğlanın kollarına usulca bıraktı. "Bak böyle tut tamam mı?" Dedi ama küçük oğlan onu bebeğe bakmaktan duymamıştı bile.

KARDELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin