Hoş geldiniz!
Özleştik sanırım. Ben özledim buraları, sizleri, çocuklarımı. 🥺
Kayahan – Bir Aşk Hikayesi
Kendi nezdimde Kardelen'in şarkısıdır bu şarkı. Şimdiye kadar okumadığınız ama elbet okuyacağınız bir sürü güzel anıyı yazarken bana eşlik eden şarkıdır bu şarkı.
Siyah beyaz filmlerin tadı gibi güzel hissettiriyor Kardelen'i benim gözümde.
Keyifli okumalar!
🔗🔗
"Abla, neden ağlıyorsun?"
Ağlayan ablamın yanına gittim. Sabahtan beri televizyon izleyip izleyip ağlıyordu. Ne vardı canım bunda izleyip izleyip ağlanacak!
"Erkeklerden nefret ediyorum!" Diye söylendi. Anıl'cığımdan ya da dümbelek ağabeyimden neden nefret ediyordu ki?
"Neden ki?" Diye sordum. Eğer kötü bir şey yapmışsalar ben de nefret edebilirdim. Ama Anıl'cığım dışındaki, babam dışındaki, ağabeyim dışındaki, Selim ağabeyim dışındaki, Musa amcam dışındaki erkeklerden.
"Bugün seni seviyorum, seni bırakmam, derler ama bırakırlar!"
Tövbe estağfurullah! Ne ilgisi vardı ki bunun televizyonla? Ben sabah çizgifilm izliyordum kimse kimseye seni seviyorum, seni bırakmam dememişti.
"Abla televizyonda ne gördün ki?" Diye sordum. Ona yardım etmem gerekiyordu. Böyle ağlayıp durunca sinir oluyordum çünkü.
Ağlayan insanlar da pek bir çirkin oluyordu. Anıl'cığım ve ben hariç. Benim ela gözlerim parıl parıl parlıyormuş, Anıl'cığım demişti. Hatta bu yüzden ağlamak istediğimde sus sus çirkin olursun, demişti. Dümbelek!
"Altay da tüm erkeklerin özeti gibi!" Dediğinde televizyona baktım. Bu oğlanı biliyordum. Bir kıza aşıktı. Trenden düşmüştü hatta bir ara.
Ekranda tanıdığım başka birini gördüm. Elimle televizyonu işaret ettim.
"Aaa, abla bak! Asmin!" Dediğimde başını salladı.
"Altay'ı özlüyor ama Altay başka biriyle evlendi!" Dediğinde kaşlarımı çattım. E Altay da Asmin'i sevmiyor muydu?
"E ama Altay da Asmin'i sevmiyor muydu ki?" Diye sordum. Tek koltuğa oturup kısacık kalan bacaklarımı yandan aşağı bıraktım.
"Öyle ama," dedikten sonra dumbelek dümbelek yüzme baktı. "Neyse ablacığım aklın ermez şimdi bunlara senin. Ama şunu unutma ha, erkeklerin hepsi Altay gibi!"
Kızgın kızgın konuştuğuna göre Altay kötü bir şey yapmıştı. Ben sevmiyordum ama Altay'ı. Hem bir kere yakışıklıydı Altay. Anıl'cığımdan bile uzundu.
Oturduğum yerden kalktım. Anıl'cığımı bulup ona Altay gibi olmadığını söylemem gerekiyordu.
"Nereye kız?" Diye bağırdı ablam. Omuzlarımı kaldırıp indirdim.
"Anıl'cığımın yanına!" Dedim gülerek. Çok seviyordum ya hu! Dümbelekti ama yine de çok seviyordum. Kerataydı benim Anıl'cığım kerata!
Koşa koşa evden çıktım. Okuldan geldikten sonra uyuyordu hep. Çok yoruyorlarmış okulda. Okul çok dümbelek bir yerdi. Ben gitmek hiç istemiyordum ama gidiyordum işte.
"Hoş geldin kız cimcime!" Dedi Şenay teyzem. Elime öpücük kondurup el salladım.
"Ay hoş buldum hoş buldum!" Dedim. Mervidenleri çıkmaya başladım. Zaten kime geldiğimi bildiği için sormamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARDELEN
Teen FictionSonbaharın gazabına uğrar ağaçlar, çiçekler. Kışın toparlanamazlar. Kış müsaade etmez onların canlanmasına. Üzerine yağan karlar altında boyunları bükülür çiçeklerin. Biri hariç: kardelen. Kardelene hiçbir kar tanesinin sözü geçmez ve kışın ayazına...