Venüs Kızı

...sen...

Rüya mı Hayır hayır ruya değil gerçekti dokunuşu tadı gözleri. Amam allahim ben dün gece ne yapmıştım ona olan tüm kızgınlıgim kırgınlıgim anneme yaptıkları birden uçup gitmisti aklımdan. Ahh ela ne düşünüyordun haa onun dudaklarina esir olduğunda onu koynuna cektiginden güçlü kollarinda tarif edilemez kokusunda uykuya dalmak ve herseyi unutmak bu kadar kolay mıydı aptalsin sen aptal. Tamam bunları yapmıştım ama benim onu terk ettiğim gibi oda beni bırakıp gitmisti uyandığımda yoktu ama dudaklarımda ki tat işte o vardı ve gideceğe benzemiyordu. Ellerimde bile teninin kokusu vardı. Tekrar ediyorum ben bu kokuyu tarif edemem kelime dağarcım yetmez. Hadi ela topla kndini dedim ve duşa girdim aslında önce kararsız kaldim Uzerimdeki kokusunun geçmesini istemiyordum ama mecburdum. Dustan sonra borda eteğimi beyaz şifon gömleğimi siyah ceketini siyah topuklularimi giyip makyajımi yaptım iki tane anka Kuşu maketi yine makyaj masamda duruyordu. Arifin sürekli kornaya basmasiyla zar zor tamamladim makyajimi. Babamla asliya veda edip dışarıya çıktım.
"Ağaç oldum kurudum be kızım"
"Sizlanmayi bırak geldim iste" dedim baştan aşağıya beni süzdu ve yüksek sesle ıslık çaldı.
"Harika görünüyorsun" dedi ve elimi öptü gülüp arabaya gidecekken yine taş kestim. Neden onu her gördüğümde taş kesiliyorum ki kndimi kontrol etmeliyim. Komur gozlerinden çıkan ateşle her an kule dönebilirdim. Yürü ela hareket et. Anneni düşün ela dedim kndime ve karşı kaldırımda ki banka oturan batıyı görmezden geldim. Dikiz aynasından ona baktigimda yoktu. Yol boyu arif tatil planindan bahsetti bende onu dinliyormuş gibi yaptim.

"Günaydın Şule" dedim hastaneye girdigimizde arif hala susmamisti.
"Günaydın ela hanım Şefika hanim sizi odasında bekliyor" dedi aklıma delice şeyler gelmişti resmen paronyak biri oluo çıkmıştım
"Anneniz iyi ela hanim endişelenmeyin" dedi. Çantamı ona verip topuklu ayakkabilarimi sertce yere vurarak hızla Şefika hanimin yanina gittim.
"Günaydın hocam beni görmek istemişsiniz" dedim odaya girince ama yine taş kesildim. Bu adamın Uzerimdeki etkisine sinir oluyordum
"S.. se... senn" diye bildim üçüncü defada.
" Günaydın" dedi gülerek ahh o kadar uzun zaman olmuştu ki onu gülerken görmeyeli içim yandı.
"Burda ne işin var senin hemen çık git hocam nerdeyse gelir" dedim panikle o ise benim bu halimden oldukça eğleniyor gibiydi.
" sağır mısın yaa cik diyorum sana" diye usteledim. Oturduğu sandalyeeden kalktiginda ağzım bes karış acik kaldu. Siyah bir takım giymisti. Gomlegi ve kravati bile siyahtı. O mükemmel omuzlarına cuk diye oturmustu elbisesi. Bu adam yirmi dakika once sefil bir halde bankta oturuyordu simdi ise karşımda tam bir beyefendi gibiydi.
"Neden titriyorsun" dedi gülerek
"Ne hayir titremiyorum" dedim
" kirpiklerin bile titriyor" allahim ne olur bu bir kabus olsun.
"Neden avuclarin terliyor neden kekeliyorsun" dedi ve aramizda bir nefeslik mesafe kalana kadar yaklaşti. Uzun parmaklarıyla kahkülümu kulagimin arkasına atti. "Neden tepeden tırnağa ürperiyorsun" dedi. Parmaklari saçlarımdan yanagima ordanda dudaklarima dokundu. Kasiklarimdaki ağrı yine ortaya çıkmıştı. Gozlerimi kapatıp ona teslim oldum silahi dokunuşlariydi. Ve ben çoktan vurulmuştum. Parmaklari dudaklarimdan boynuma indigimde sah damarima dokundu
"Neden kalbin bu kadar hızlı atıyor kanın alev alev yanıyor"
"Yapma lütfen" dedim sesim fısıltıyla çıkmıştı ona yakarıştı bu ama durmayacagini biliyordum onu durduramayacagimida biliyordum. Bu anim bitmesinide istemiyordum. Herşey aklimdan uçup gidiyordu.
Kapinin birden açılmasıyla birbirimizden kaçarak uzaklaştık
"Tamam buse ben hallederim" dedi Şefika hanim asistanıyla konuşuyordu ki allahtan bizi görmemişti. O kısacık anda kndime ceki düzen vetdim ne kadar toparlayabilidiysem artik. Bati kndini pencere kenarina atmış bana bakmıyordu.
"Günaydın ela nasılsin"dedi hocam
"İyiyim hocam beni çağırmışsiniz" dedim sesimim titrememesi için kndimi yiyip bitirdim.
"Ahh batı'yla tanıştınız mi ela batı benim yegenim kiz kardeşimin oglu" dediği anda batı bana dönüp gülümsedi. ahhh ben bittim