FİNAL....

3.1K 182 81
                                    

herşey için teşekkür ederim..... ayrı ayrı sevgi ve saygılarımla.....zeynep sibel akdağ.....





ELA......

geçmişimin karanlık dev gövdesi üzerime yıkıldı. altında ezildim mahfoldum öldüm.....


doğru ellerini ellerimden çektiğinde evin yanında duran arabaya doğru gitti, onun arkasından gideceğmi biliyordu, ne olmuştu bu çocuğa neden böyle davranıyordu, 

ailem sevdiklerim için doğuyu orda bırakarak koşarak ahıra girdim, ve gördüklerim tanrım gördüklerim, korku filmi değildi gerçekte değildi, 

olamaz, diye bağırdım, bunu sen değilsin dedim. 

annem babam arif, korkudan gözlerini kapatmışlar titreyerek homurdanıyorlar çırpınıyorlardı, ahırın kilitlediğim kapısını tartaklayan doğru anne diye bağırıyordu ama şu anda oğlumu düşünemezdim, o bu vahşetin dışarısında kalmıştı bende tam ortasında, 

karşımda etten kemikten deriden kandan olmayan bir yaratık vardı, bu bir kabus bir film olsaydı daha çok korkamazdım herhalde, 

daha önce gördüğüm bana sahip olurken bacaklarımın arasında bana gerçek yüzünü gerçek batıyı göster dediğim adam bu adam değildi, bu adam tam bir iblisti, 

''batı'' diye bağırdığımda bana dönmesini beklemiyordum ama döndüğünde midemde ki safraları yine ayaklarımın dibine dökmüştüm,

midemi temizleyip başımı kaldırdığımda burnumun önündeydi, damarlarını görebiliyordum, bu o değildi bu adam hala deliler gibi aşık olduğum adam değildi, bu, bu adam gerçekten şeytanın kölesi olmuş bir iblisti. 

korkumun yerini bir umut aldı, biz neler başarmıştık, nelerin kimlerin üstesinden gelmiştik, bunuda başarabilirdik

''başaramayacağız, bu kez umut yok''dedi, ses bile ona ait değildi. ayaklarının dibine diz çöktüm, yüzüne bakamıyordum, korkuyordum, öyle korkunç bir iskelet vardı ki yüzünde derisi tamamen yok olmuştu damrlarını görebiliyordum kan akmıyordu, bir alev topu vardı yüzünde ve heryerinde. 

''bu sen değilsin yapma, sana ihanet etmedim, asla etmedim bunu en iyi sen bilmelisin batı, yalvarırım dur'' diye fısıldadım, konuşamıyordum, ağlıyordum, bitkindim, böyle olsun istemdim. 

''bir kez daha güven bana, yüzünü bana dön kalbini bana dön'' diye fısıldadım. 

"Artik cok geç venus kizi" dediginde kemiksi derisi olmayan elini tuttum sikica. Kemikleri tutusumun sıkıligiyla birbirine girdi. Basimi kaldirip iskelet yuzune baktim. Gozleri hala asik oldugum yesilliğini koruyordu ama cokkk geriden bakiyordu bana

"Oglumuz icin benim" diye fisildadim.acık olan bacaklarının arasından alacakaranlık ahırda yansıyan metalik ışığı fark ettim, kılıç...gördüğüm şeyi bana daha çok göstermek için havaya kaldırıp iyice görmemi sağladı, 

''yapma'' diye fısldadım, ''pişman olacaksın, bunu bize yapma'' diye yalvardım ama dinlemedi, kemiksi elini tuttuğum elimi elinden kurtarıp arkasını döndü,  iki adım attığın gözleri kocaman olan üç kişi korkuyla homurdandı, sürünerek yanına gidip emik torbası olan bacaklarını sarıldım. 

''beni al, ne istiyorsan bana yap tüm suç benim, lütfen batı yalvarırım bunu yapma bu sen değilsin'' diye bağırdım, ağlamaktan sesim çıkmıyordu ama son bir gayretle bağırdım. 

Venüs Kızı  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin