Venüs Kızı

...mevsimler...

Allah'ım herseyi bir çırpıda unutuyordum bu adam yüzünden. Toparla kndini ela dedim kndime.
"Be. Benn biriyle uyumaya alışık değilim" dedim neden kekeliyordu ki onun karşısında offf.
"Benim içinde yeni bu durumlar ama herseyin ilkini beraber yaşayacağımiz için mutluyum" yaa yapma işte yapma böyle kötü ol bagir çağır ki sana ihanet ettiğimde pişmanlıtan Gebermeyim.
"Herşeyi beraber ogrenicez aşkı sevgiyi sadakatı tutkuyu ve şeyi" dedi ve gülümsedi. Galiba domates gibi kızarmıştim. Elimi tuttugunda ilkkez ellerinin bu kadar yumuşak olduğuna sahit oluyordum genelde çenemi tutmak için sert olduğundn bu yumuşaklıgiyla daha bi sersemledim. Yukarı çıktığımız da ben aptal aptal etrafima bakinirken o koltuğa oturup sehpadaki kitabima göz gezdiriyordu.
"Şey ben giyinmem gerekiyor" dedigimde kitaptan gözlerini kaldırıp bana öyle bir baktı ki alev aldım.
"Giyinmen için önce soyunman gerekiyor galiba bu kitaptan daha eglenceli olacak" dedi ve kitabı kenara koyup ukalaca gülümsedi.
" ben peki tamam banyoda giyinirim" dedim ve geceligimi alip banyoya kapattim kndimi arkamdan kikirdadigini duyabiliyordum. Ellerim titriyordu hemde öyle böyle değil resmen kalbimde ve vucudumda depremler oluyordu. Nefes al ela nefes al dedim kndime. Dişlerimi fırcaladim giyindim ve odaya girdiğimde elinde anka Kuşu maketi vardı. Baştan aşağıya beni süzdu. "Him daha seksi bir gecelik bekliyordum" dedi Uzerimdeki geceliğe baktım fazla cocuksuydu.
"Seni hayal kırıklığına uğratdığım için Üzgün değilim"dedim gulumsemesi dünya üzerindeki herseyi alt üst edecek kadar etkiliydi. Yatağın ucuna oturup on baktım bu adamin hayaliyle uc yıl geçirmiştim kimi cok masum kimi çok edepsizdi hayallerimin. Onu mevsimlere benzetiyordum. Sonbahar gibiydi sinirlendiginde gözlerindeki yaprak dökümü arkasının kış olacağını söylüyordu. Kış gibiydi bazen öyle sert ve çetin geçiyordu ki korkuyordum.
İlk bahar gibiydi yumuşak serin bir meltem gibi sarıyordu benliğimi. Ve yaz gibiydi dokunuşu tadı dudakları kavuruyordu insani.
susuz bir şekilde çöl de kalmak gibiydi. O çöl de öleceğini bilsen de yürümeye mecbur olduğun bir çöl.
"Sen böyle baktıkça korkuyorum" dedi. Hadi canım sende bnden mi korkuyosun git işine.
"Bana en son böyle baktığında bana ihanet etmiştin taşı alarak" ahh sanki aklımı okuyor gibiydi.
"Hadi sabah oluyor nerdeyse"dedi ben yatağa uyandığımda uzerime pikeyi örttü. Bensen uzaklaşmak için adım arttığında elini tuttum şaşırmışti bi eline bi gözlerime bakti
"Kalmayacak mısın" dedim gülümsedi ve yatagin yanina diz çöküp saçlarımı çekti ve alnima sıcak dudaklarini bastırdı.
"Bi gecede ikinci kez yanında Yatamam kndime ve irademe o kadar da guvenmiyorum kndimi durduramayabilirim" dedi ve elimi öpüp ayağa kalktı.
"Buda güzel inan seni seyretmekte mükemmel" dedi ve kndini koltuğa bıraktı. Kndini bu kadar kasmasini sıkmasini anlamıyordum. Isterse herseyimi avuclarina verebilirdim
Ona dogru dönüp tıpkı onun beni seyrettiği gibi bnde oni seyrettim. Keskin yüzü iceriye dolan ay ışığında daha bi belli oluyordu. Bir kac yüzüne şahit olduğum bu adam yüzünden kasık ağrılari kalp çarpıntılari Parkinson hastalığı bulacaktim ah zatem bulmuştum
"Kapat gozlerini yoksa sabah kalktığında pişman olacağın şeyler yaparım sana iradem kaybolmak üzere" dedi. Ah bir bilsen bu hayatta pişman olacağım tek sey sana ihanet etmek olacak. Uyku gözlerime benliğime girdiğinde bilinçle bilinçsizlik arasında Mırıldandim
"Seni seviyorum...