B. 1 ~ ATEŞ ~

6.5K 393 289
                                    

Gökyüzü tüm hâkimiyetini arttırmış adeta kirli bedenleri bir çırpıda yıkamak ister gibi yağıyordu, tabiri caizse bardaktan boşalırcasına. Neye ağlıyordu gökyüzü şahit olduklarına mı bundan sonra yakılacak ağıtlara mı?

Konağı andıran malikânenin avlusunda her yeri sis kaplamış göz gözü görmezken. Tek şey dikkat çekiyordu. Başlara dayanan özel işleme silahlar. Bir dudak arasından gelecek kelime ile hayatları söz konusu olan iki genç. Ya öleceklerdi ya da ömür boyu istenmeyen bir hayatın sessiz çığlıkları olacaktı. Hangi kadın isterdi ki hayatı boyunca ağıtlar yakıp yüreğine pranga vurmayı?

Gelir, geçer ve yakardı. Onların ki tam tersiydi. Genç kadın yanacaktı, geçecekti, sevecekti. En acısı da mahkûm olduğu bu hayatın bir sinirle söylenmiş iki kelamıydı.

Kaçan kızın haberi tüm Iğdır'ı ayaya kaldırmıştı. Halk kan davalı iki aşiretin birbirinden alınacak canlardan korkuyordu.

Redki ve Celali aşireti. Iğdır'ın en kalabalık ve güçlü aşiretlerindendi. Yıllar önce alınan candan bu yana birbirlerine kan davalı olmuşlardı. Ne kız alırlar ne de kız verirlerdi.

Iğdır'ın dillere destan güzelliği olan Asiye Celali. Bu zamana kadar hiç bir erkekle konuşmaz iki kelam dahi etmezdi. Çünkü o böyle yetiştirilmişti. Büyük dededen kalma gelenekler devam ederdi.

Hozan Celali atasından kalma gelenekleri daha devam ettirir bir tanesini bile atlamazdı. Atalarından gördüklerini kendi çocuklarına göstererek onlarında aynı yetişmesini sağlıyordu. Kızlarını okuyup iyi yerlere getirmişti. Babasının bunca hakkını kan davalı olduğu aileye kaçarak mı ödeyecekti bu kız?

Alınan canlar yüzünden canları yanmıştı iki aşiretin. Bir kayıp daha kaldıra bilecekler miydi?

Kızının biricik Asiye'sinin gözünden sakındığı evladının canına kıya bilecek miydi? Bir baba kızına kıyamazdı, kıydırtmazdı. Kan davalı olduğu aileye kaçarak babasının kıymasına mecbur bıraktı genç kız.

Yağmur dinmiş sis hâkimiyetini azaltmıştı. Yaşlı gözler iki gencin üzerindeydi. Ya öleceklerdi ya da istemedikleri hayatın iki mahkûmu olacaklardı.

"Sık artık ikisinin de kafasına. Yaptıklarının cezasını ölümle ödesinler. Hüküm bellidir görmez misin? "

"Yapamam ben Asiye'ye kıyamam "

"Yapacaksın Hozan ağa. Görmez misin gururunu ezip geçtiğini? Seni ezerek hiç düşünmeden Azur ağaya kaçtı. Sen almayacaksan ben alacağım canını "

"Durun ağam etmeyin. Aşiret toplandı hüküm için sizi bekler. Varılan hükümden sonra ne olacağı bellidir. "

Giren kâhya ile adam öfkeli gözlerini diğerlerine çevirdi. Bir bakışla hepsi çıkmıştı avludan. Verilecek karar alınacak hüküm. Bu iki gencin hayatıydı. İkisi de yere diz çökmüş kaderine teslim olmak için bekliyordu. Ya hepti ya da hiç.

Genç kızın gözyaşları oluk oluk akıyordu. Yanmamıştı ciğeri bu kadar deşilircesine yanmamıştı. Anasının babasının en küçük kızlarıydı Asiye el üstünde tutulan kendini iyi yerlere gelmesini sağlayan bu ailenin en küçük kızı. Anasının babasının yüreğine bıraktığı ateş ne dinerdi ne de geçerdi. Kızdırılmış demirle kalplerine işlemişti bu haberle. Neler olmuştu neler bitmişti?

≋≋≋≋

Aşiret toplanmış verilecek hüküm bekleniyordu. Herkes her şeyi biliyordu da içi yanan bu adamın dermanını bilmiyorlardı. Kavga çıkmasın diye iki ağayı karşılıklı oturtmuşlardı. Diğeri kızı düşman aileye kaçtığı için gururu ayaklar altında, bir diğeri ise düşman ailenin kızını konağına kabul ettiği için.

BERDELDEN GERİYE KALANLAR ( RAFLARDA )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin