43. Bölüm

122 9 0
                                    

Evin içinde Elsa'yı aradım. Önce odasına baktım ama orada yoktu. Onu salonda annem ve annesi tarafından etrafı çevrilmiş bir halde buldum.

"Oğlum sen neden hemen ayaklandın?"

"İyiyim." Elsa yanıma gelip elini alnıma koyarak ateşime baktı.

"İyi değilsin. Ateşin var. Serumun bitmeden neden çıkardın?"

"Ali nerede?"

"Dayısının odasında uyuyor."

"Tamam. Kimin arabasını alabilirsin?" Elsa sorgulayıcı bir bakış attı.

"Ne arabası? Bu halde bir yere gidemezsin!"

"Ben kullanmayacağım. Anne senin araban müsait mi?" Kayınvalidem kalkıp anahtarını getirdi. Öz annem kayınvalideme olan hitabıma bozulur gibi oldu ama bu konuda yapabileceğim bir şey yoktu. Bana en zor zamanlarımda anne şefkatiyle yaklaşarak hayatıma dokunmuştu. Anahtar'ı alıp Elsa'ya verdim.

"Anne bir sorun olursa Elsa'yı ararsınız. Benim telefonum Ateş'te."

"Dikkatli olun yavrum. Yanınızda birilerini götürseydiniz."

"Gerek yok. Olacak olunca bütün tedbirler boşa." Elsa'yı elinden tutup benimle gelmesini sağladım. Birlikte evden çıktık. Annemin arabasını bulup yolcu koltuğuna oturdum. Şoför koltuğuna ise Elsa oturdu. Elsa arabayı çalıştırıp evden çıkacakken güvenlik yol vermedi. Benim tarafımdaki cama yaklaşıp iki defa tıklattı. Camı indirip hayırdır dercesine baktım adama.

"Ateş Bey evden kimsenin ayrılmaması konusunda kesin emir verdi. Aren Bey lütfen zorluk çıkarmadan eve dönün."

"Saçma sapan davranmayı bırak ve çekil önümüzden."

"Efendim bu konuda kesin emir aldık." Elsa benden daha sakin davranmayı tercih ederek biraz daha kibar konuştu.

"Ben ağabeyimi arar haber veririm. Önemli bir durum yok." Güvenlik yine de Ateş'i arayıp sormadan yolu açmama konusunda ısrarcı oldu. Ateş ise telefonu bana vermelerini istedi.

"Aren durup dururken nereye böyle?"

"Kocaman insanlarız. Karımla bir yere giderken birilerinden izin almam gerektiğini bilmiyordum." Elsa direksiyona kafasını dayayarak benim konuşmamı bitirmemi bekledi.

"O halini gördükten sonra evet. Başka soru?"

"Gerçekten bir problem yok Ateş. Sadece evde boğuldum ve karımla birlikte biraz hava almak istiyorum. Boşuna güvenlik falan takma peşimize çünkü kimse kalabalık yapsın istemiyorum."

"Tamam. İşiniz bitince Demir'in evine gelin. Elsa adresi biliyor."

"Tamamdır." Telefonu kapatıp sinir olduğum elemana geri verdim.

"İzin aldık ama imzalı belgemiz yok. Umarım sizin için bir problem olmaz."

"Aren Bey için yolu açın." Eleman bana cevap vermeden arkadaşlarına yolu açtırdı. Elsa ise aracı çalıştırıp rotasız olan yola çıktı. O sormadı ben ise nereye gideceğimizi söylemedim. Öylece yollarda gezinmeye başladık. Başımı cama yaslayıp sıralı giden şeritleri izlemeye koyuldum. Bir süre yolu izledikten sonra başımı geriye yasladım. Bugünkü görüntüleri hafızamdan silmek istercesine alnını ovuşturdum. Bu defa başımı sola çevirip karıma baktım. Yanımda olmayan arkadaşımın hayatımda bıraktığı boşluğu düşündüm. Sonra karımı kaybetseydim... Düşünmek istemedim. En büyük korkum onunla imtihan olmaktı. Ruhumu ısıtan bakışlarının sıcaklığı olmasa kutuplarda donmaya yüz tutmuş bir adam olurdum.

Akasya ÇiçeğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin