Günaydın👋🏻👋🏻
Yazmayı sevdiğim ve tepkilerinizi merak ettiğim bölümlerdeyiz sonunda😌 Sırf bu yüzden oturup art arda bir sürü bölüm yayınlamak istiyorum xkdmkxmdk
İyi okumalar dilerim~~~
..............
Taehyung, sabahı oldukça kasvetli ve sıkıntı dolu başlayan günün devamında, bulutların üzerinde geziniyormuş gibi hissetmekten kurtulamadı. Liderin sonunda teklifini kabul etmiş olması bir yana, ona karşı hissettiklerinin birazını bile olsa ona söylemiş olması, genç alfanın bulutların üzerine yükselmesine sebep olmuştu. Saat öğleden sonrasına gelirken hiç olmadığı kadar canlı bakan gözleriyle yanında oturan liderle birlikte raporlara bakıyordu.
Arkalarında yeniden kapatılmış olan perdeler vardı. Taehyung sandalyesini bu sefer lidere normalden daha çok yaklaştırmıştı ve bir dirseği masaya, eli de çenesine yaslıydı. Henüz raporda yazanları okuyup anlamaktan uzak olsa da, bazı harflerin hangileri olduğunu kestirebiliyordu. Emin olamadıklarını ise çekinmeden gösterip yanındaki adama soruyordu.
Bugün ilk girdiğinde sonuna kadar açık olan perdelere rağmen kasvetli bir havaya sahip olan oda şimdi çok daha ferah geliyordu ona. Çünkü lider sorularını cevaplamak konusunda hiç geride durmuyordu ve bugün dün ona hiç gülmemesinin acısını çıkartır gibi sık sık gülümsüyordu. Taehyung sırf onu lideri olarak kabul ettiğini söylediği için oluşan bu değişikliğe şaşırabilirdi, eğer durumdan çok memnun olmasaydı. Şu an huzurdan başka bir duygu hissetmek istediğinden emin değildi.
"Peki şimdi bu adama ne olacak?" Dün şehrin merkezinde uzakta bir bölgede yaşanan hırsızlık olayının kayıtlarına bakıyorlardı o anda. Taehyung şimdiye kadar Byeonwha'dan bu tarz olayların yaşandığını bilmiyordu. Bu yüzden lider raporun içeriğini söylediğinde meraklanmıştı. Gerçi, lider de ona bu tarz olayların zaten sık olmadığını söylemişti. Bu yüzden her bir vakayı ciddiyetle ele alıyorlardı.
"Hm, suçu işlediğine dair kanıtların yeterli olduğuna karar verilirse, artık burada kalamaz. Bir başkasının evine girip onu gasp etmek, kabul edilebilir bir davranış değil." Sarı saçlı adam raporu okumayı bitirdiği için dosyanın kapağını kapatırken söylediğinde, Taehyung biraz şaşırmış bir tonda, "Yani şehirden atılacak mı?" diye sordu ve lider yalnızca başını salladı. Bu, Taehyung'a yaşanan olaydan daha şaşırtıcı gelmişti. Lideri şimdiye kadar şehrindeki insanlara hep şefkatle yaklaşırken görmüştü. Onlara değer verdiği belli oluyordu. Bu sebeple böyle bir karar veriyor olması onu şaşırtmıştı.
"Neden öyle bakıyorsun? Yanlış bir karar mı yoksa?" Bakışlarını gördüğünde sandalyesini biraz ona doğru çevirdi ve sordu lider hafifçe gülümseyerek. Taehyung düşüncelere dalmışken yakalandığını fark ettiğinde hızlıca başını iki yana salladı. "Sadece şaşırdım." Çenesini elinden çekip devam etti. "Buradaki insanlara çok değer veriyor gibi duruyordunuz." Lider hak veriyordu onun bu çıkarımına. İnsanlarına değer veriyordu elbette ve onların güven içinde bir hayat sürmelerini kendisine görev bilmişti. Her ne kadar son yaşanan olayda şehrin güvenliğine tehlikeye atabilecek bir kararı sinirle vermiş olsa da, bu gerçeği hiçbir şey değiştiremezdi. Ve bu, şehrinde suçluları barındıramayacağı anlamına da geliyordu.
"Çürük elmaları sağlamların arasında tutarsam, ötekileri de çürütürler. Huzuru bozmamak adına bu kararları vermek zorundayım." Kendisini ilgiyle dinleyen Taehyung'a açıkladı ve onun üzerindeki parıldayan bakışları garip hissetmesine sebep olurken incelemesi gereken sonraki dosyayı elleri arasına aldı. Taehyung teklifini kabul ettiğinden beri kendisine aynı şekilde bakıyordu. Lider Jeon başlangıçta buna çok takılmamış olsa da üzerinden saatler geçmesine rağmen bakışlar hiç değişmediği için biraz utanmaya başlamıştı. Sanki şimdiye kadar kendini tutuyordu alfa ve sabah kırılma noktasına gelmişti. O andan beri gözlerini bir an olsun üzerinden çekmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
city of differences
أدب الهواةTaehyung kırsaldaki sürüsünden kaçıp ilk defa şehre geldiğinde, hiç kimse onun bu kadar kısa sürede şehrin liderinin biriciği olacağını tahmin edememişti. . *omegaverse* *taekook* *switch*