city of differences

27//"Göstereceğim."

Tünaydın👋🏻👋🏻👋🏻

Bitirmenin bu kadar uzun süreceğini düşünmemiştim xkdnkxmdk Bilsem o duyuruyu yayınlamazdım

5200 kelime ve oldukça önemli bir bölüm😌

İyi okumalar dilerim~~~

...........

   "Çünkü bana söz verdi." 

   Lider Jeon duyduğu cümleyi anlamlandıramadı bir süre. Sanki beyni durmuş gibi, hiçbir şey düşünemez olmuştu bir anda. Dizlerinin üzerine gelişigüzel bıraktığı ellerini sıkarken öylece kalakalmıştı. Bir an sonra, konuştuğunun farkında bile değilken, "Ne?" diye mırıldandı. Ancak sorusuna herhangi bir cevap alamadı Taehyung'tan. Çünkü o, söylediği cümleden sonra yeniden sızmıştı ve bu sefer uyanmaya niyeti varmış gibi de durmuyordu.

Lider Jeon sinirlerine hakim olmakta zorluk çektiğini hissederken uzanıp koltukta uzanan bedeni dürttü acımadan. Hasta birini dürtmek çok onurlu bir davranış değildi ama o an bunu umursamıyordu lider. Umursadığı tek şey Taehyung'un sözlerinin arkasına gizlediği anlamlardı. "Ne demek istedin?" dedi onu dürterken sert bir ses tonuyla. Taehyung yine uyanma belirtisi göstermedi. 

"Tanrım... Böyle şeyler söyleyip sonra uyuyamazsın." Onu uyandırmanın mümkün olmadığını fark ettiğinde elleriyle yüzünü sıvazlarken söylenmişti Lider Jeon. Biraz sakinleşebilmek umuduyla oturduğu sehpanın üzerinden kalktı. Taehyung'un uzandığı koltuktan uzaklaşırken bir an önce doktorun gelmesini dilemeye başladı. Doktor gelip ona ilaç falan yazarsa ve Taehyung yeniden ayılırsa, onu sorgulayabilirdi. Üstelik, bu sefer üzerine gideceği daha fazla kanıt olduğu için onu görmezden gelebileceğini de düşünmüyordu alfanın. 

Onun bir an önce uyanmasını istiyordu. Salonda bir ileri bir geri adımladığı süre boyunca sürekli Taehyung'un uyandığı zamanın hayalini kurmuştu. Ona nasıl sorması gerektiğini ve yine reddedilirse üzerine nasıl gitmesi gerektiğinin planını yapıyordu. Geçen yirmi dakikadan sonra kapı çaldığında, kapıya doğru resmen koşmasının sebebi buydu. Büyük ihtimalle gelen kişi doktorun ta kendisiydi. 

Kapıyı içeriye doğru açtığında, tahmin ettiği gibi olduğunu gördü. Karşısındaki orta yaşlı adam eğilip selam vermiş, "Bay Park doktora ihtiyacınız olduğunu söyledi liderim." demişti. Lider Jeon bu adamı daha önce görmemişti ancak sözlerinden sonra Jimin'den istediği doktor olduğu açıktı. Kenara çekilip adama geçebilmesi için yol açtı. Böylece doktor içeri geçmiş, büyük çantasını bir kenara bırakıp paltosunu çıkartmıştı. Lider Jeon o çıkardığı paltosunu astıktan sonra, "Hasta nerede?" diye sorduğunda, konuşmadan salonu işaret etti. 

Düşünceleri içerisinde o kadar kayıptı ki o anda, tek kelime edecek hali yoktu. Kelimeleri fiziksel olarak bir araya getirebildiğini düşünmüyordu. Bu yüzden mümkün oldukça karşılıklı konuşmadan kanışmış, doktora yalnızca kısa bilgiler verdikten sonra geri çekilmişti. Gelen doktor sonraki yarım saat boyunca koltuktaki Taehyung'u muayene etti ve o bir kez daha yarı uyanık gibi olduğunda iş çok daha hızlı ilerledi. 

En sonunda, doktor kendisini çok dinliyormuş gibi durmayan Taehyung'a daha düzgün beslenmesi gerektiği konusunda nasihat vermiş. Ateş düşürücü ve soğuk algınlığı ilacı yazdıktan sonra eşyalarını toplamıştı. Lider Jeon doktorun verdiği ateş düşürücüyü aldıktan sonra tekrardan başını yastığa gömüp uyuklamaya başlayan bedeni izliyordu. Dinlenmesi gerektiği açıktı ve bunun bilincinde olmak sinirlerini bozuyordu. Kaşları hafifçe çatıktı. Uyanmıştı ancak konuşmalarına fırsat kalmadan yeniden uyumuştu. Bir kez daha. 

"Bir süre dinlenmesi lazım. İlaçları alır ve düzgün beslenirse toparlanması en fazla iki gün sürer." Eşyalarını çantasına topladıktan sonra kendisine karşı konuşan doktorla başını salladı lider. Ardından zorlukla yumuşak tuttuğu sesiyle, "Buraya kadar geldiğiniz için teşekkürler. Ödeme için Park Jimin ile iletişime geçebilirsiniz." konuştu ve adama kapıya kadar eşlik etti. Onu uğurladığında ve evde bir kez daha tek kaldığında daha iyi hissetmişti. En azından artık ifadelerini kontrol etmek zorunda değildi.