4

1.9K 167 119
                                    

"Ah Jeon... Bu çok güzeldi."

Siyah saçlı adam karşısındaki bedene bakarken kaşları çatıldı. Dağılmış ve terlemiş saçlarını karıştırıp yavaşça ona yaklaştı. Yanında yatan genç çocuk ona beklentiyle bakıyordu. Bu haline alayla gülüp elini birden ince boğazına doladı. Çocuk şaşkınlıkla ona bakarken yumuşak deriyi sertçe sıktı.

"Ne dedin sen bana?" Genç çocuk nefesinin kesildiğini hissederken ona ölümcül bakışlar atan adama baktı.

"Ben... Neyi yanlış yaptım?" Zorla konuşmuştu. Bu adamı sadece güldürdü. İnce deriyi sıkan eline engel olmaya çalışan parmaklar kolundaydı. Sinirle soluyup daha çok sıkmaya başladı.

"Bana ne dedin dedim!"

"Nefes... Alamıyorum." dedi genç zar zor. Fakat adam bunu umursuyor gibi görünmüyordu.

"Bana Jeon deme hakkını nereden buluyorsun küçük sürtük?!"

"Özür... dilerim. Lütfen bırak." Yüzü kızarmaya başlamıştı. Bırakması için yalvarıp ellerinin altındaki kolu daha sıkı kavradı. Adam gözlerini devirip elini nazik olmayan bir şekilde çekti.

Genç çocuk anında oksurmeye başlamıştı. Yanındaki beden bunu yine umursamayıp yataktan kalktı. Terli bedeni rahatsız edici derecede iyi görünüyordu. Altına calvin klein marka baksırını geçirip üstüne siyah gömleğini giydi fakat önünü açık bırakmıştı. Komidinin üstündeki viski şişesini ve bardağı ellerine aldı.

Hala öksüren sarışın çocuğa bakıp gözlerini tekrar devirdi.

"Abartmayı kessen diyorum Felix." Sarışın olan kaşlarını catarak doğruldu. Gözlerindeki büyük nefret görülebiliyordu.

"Kafayı yemiş gibisin." Adam tekrar güldü. Kendine doldurduğu viskiyi yudumlarken odasındaki deri kanepeye yerleşti.

"Haklısın... Bana 'cehenneme git' diyebilir misin?"

Çocuk şaşkınlıkla yapılı bedene bakıp yeni düzelen nefesleriyle yutkundu.

"Ne?" Adam sarışına bıkkınlıkla baktı.

"Haydi. Bir kere söyleyeceksin sadece. Ve sonda 'Jeon' demeni istiyorum."

"Ama sen az önce..."

"Söyle dedim. Uzatmanın bir anlamı yok. Ve içten söylersen sevinirim."

Genç ona inanamayan bakışlar atıp yataktan hızla kalktı. Yerdeki elbiselerini toplarken içinden küfürler sayıyordu. Yerden doğrulunca direkt olarak siyah gözlere baktı.

"Dememi istiyorsun öyle mi?!"
Kanepeye yayılmış beden sadece kafasını sallayıp sırıttı.

"Cehenneme git Jeon! Bencil herifin tekisin. Ayrıca manyaksın da."

Adam sadece dudaklarını büzüp hımladı. Bir şeyleri tartıyor gibi bir hali vardı. Viskisini yudumlayıp derin bir nefes aldı.

"Yok. Aynı şekilde olmuyor. Az önce seni becermeme rağmen kasıklarımda bir kaşıntı hissetmedim."

Sarışın ona son kez tiksintili bir bakış atıp kapıya koştu. Kapı kulpunu tuttuğu anda birisi ondan önce davranıp kapıyı dışarıdan açtı.

"Hey! Sen..." Tanıdık sesi duyan Adam oflayıp viskiyi dikledi.

Sarışın çocuk ise kapıda dikilen bedenin yanından süzülüp sessizce gitti. Kanepeye daha çok yayılmış adam önce kapının kapatılma sesini duydu. Sonra git gide ona yaklaşan topukluları.

"Biricik kardeşim tae."

"Sus Jungkook. Bunun ne işi vardı burada?"

Jungkook iyice sıkıldığını belli edecek şekilde tekrar ofladı. Bardağını doldururken yanına oturan kardeşine kısa bir bakış atmıştı.

Light in hellHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin