Evet, yeni bir bölümle daha geldim.
Bölüm şarkısını medyaya ekliyorum.
İnstagram: _arikubra33. Bölüm
Evsa'nın elleri saçlarımın arasındaydı ve saçlarımı okşuyordu. Onun bana kendimi anne gibi hissettirmesi hoşuma gitmişti. Evsa için telaşlanmıştım.
"Evsa üzerine kuma gelme durumu falan olmaz, değil mi?"
Evsa derin bir nefes almıştı. Bu nefesinin içindeki sıkıntılar gün gibi ortadaydı. Ellerimle dizlerine sımsıkı sarılmıştım. Onun varlığı gerçekten yanımda ailem varmış gibi hissettirmişti. Yalnız değil de çok kalabalık hissetmiştim kendimi.
"Ayşin ne olacağını, neler yaşayacağımızı asla bilemeyiz. Behram'ı seviyorum ancak ondan çok kendime güvenmek zorundayım."
Gözlerimden birer damla yaş düştü. Belki de ben bu düşüncede olmadığım için bu kadar çok acı çekmiştim. Evsa bu şekilde davranarak yıkımının şiddetini azaltıyordu. Hatta belki de sırf böyle davrandığı için yıkılmıyordu.
"Çok güçlüsün Evsa. Bir de bana baksana... Ne kadar da eziğim. "
"Hşşt!"
Evsa'nın kızgın ses tonu kulaklarıma dolduğunda fısıldadı.
"Sen sadece bir hata yaptın. Ayşin Birce. Ve o hatanın bedelini de çok ağır bir şekilde ödedin. Ayrıca sen şu yaşadıklarına rağmen hayattasın. Hayatına devam ediyorsun. Herkes bunu başaramaz."
Başımı dizlerine yaslasa da yüzümü ona döndüm. Şimdi ona alttan bakışlar atıyordum. Evsa'nın elleri saçlarımdayken konuştum.
"Evsa bebeğim benim yüzümden öldü."
Evsa başını söylediklerimi kabul etmediğini belirtircesine iki yana salladı. Şimdi gördüğüm Evsa o kadar çok güzelleşmiş, değişmiş ve olgunlaşmıştı ki... Gerçi o hep olgun olanımızdı. Hayatın farkında olan taraf hep o olmuştu.
"Ayşin Birce düşmanımın bile yaşamasını istemeyeceğim kadar ağır şeyler yaşadın. Yaşadıklarını kabul et ve lütfen önüne bak. Bırak hayat seni akışında götürmek istediği yere götürsün. Ve lütfen artık kimseye değil kendine güven."
Hıçkırdım. Kalbim acıyordu. Canım yanıyordu. Yaşadıklarımdan daha çok acıtan şey ise inandıklarımın yanıldıklarım olmasıydı.
"Ben nasıl devam edeceğimi bilmiyorum. O gece yaşadıklarım aklımdan çıkmıyor. Ben kendime bunu nasıl yaptım, demeden duramıyorum."
Evsa bir süre gözlerini yumdu. Eli saçlarımı okşamaya devam ediyordu. Bir süre sonra gözlerini açtığındaysa onun da yaşlarının benim gibi gözlerinde hazır beklediğini gördüm.
"Biliyor musun, Ayşin Birce. Aslında sana hayallerin konusunda kızarken içten içe hep haklı çıkmanı istemiştim. Çünkü eğer sen haklı çıkarsan benim de pembe hayaller kurabilmek için bir umudum olacaktı."
Evsa'nın dizlerinden başımı kaldırdım. Şimdi ikimizde koltukta yan yana oturuyorduk. Ancak yüzlerimiz kesinlikle birbirimize dönüktü. Poyraz ve Behram hala eve girmemişlerdi. Elimi uzatıp Evsa'nın elini, elimin içine aldım. Ondan ilk defa böyle bir itiraf almıştım. İçinde bir yerlerde benim hayal ettiğim hayatın gerçek olmasını isteyen bir kız çocuğunu yaşatıyordu. Sanrım bebeğinin olmamasını sorun ediyordu. Onu rahatlatmak için konuştum.
"Bebeğinin olmaması senin sorunun değil. Ayrıca henüz ikinizin de yaşı genç. Elbet bir gün olacaktır. Evsa ya hamile kalıp benim gibi düşürseydin. Belki de senin için hayırlısı bu olduğu için hayat sana bebek vermiyordur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAN DÜĞÜMÜ (Tamamlandı)(+18)
JugendliteraturKitapların içinde yaşayan Ayşin Birce, bir gün kitapların içinden çıkmış gibi davranan bir mafyayla karşılaşır. Ve Ayşin Birce hep hayal ettiği gibi bir aşk romanın baş kahramanı olduğunu sanır. Peki hayat... Gerçekten kitapların içindeki gibi midi...