18. Bölüm

159 10 0
                                    

Evvvettt yeni bir bölümle daha karşınızdayım. 

Keyifli okumalar

İnstagram: _arikubra

18. Bölüm

Yalnızlık güzel bir şeydir ona mahkum bırakılmadığınız sürece. Yalnızlık güzeldir birileri tarafından içine itilmediğiniz sürece. Yalnızlık güzeldir kendiniz tercih ettiğiniz sürece... Sessizlik güzel bir şeydir ona mahkum bırakılmadığınız sürece. Sessizlik güzeldir birileri tarafından içine itilmediğiniz sürece. Sessizlik güzeldir kendiniz tercih ettiğiniz sürece.

Aslına bakarsanız ben hiçbir zaman ne yalnızlığı tercih ettim ne de sessizliği. Ama insanlara hep kendim tercih etmişim gibi davrandım. Zira diğer türlüsü bilinirse hem kendim için hem de çevremdeki insanların bana olan bakışı için çok sağlıklı bir durum ortaya çıkmazdı.

Ben Ayşin Birce Alpman... Artık on sekiz yaşına gelmiş, genç bir kızım. Takvim yaprağından bir yaprak daha kopardığımda aylardan nisandı. Mezun olmama yalnızca iki ay kalmıştı. Malkoç'la evliliğimize yalnızca iki ay kalmıştı.

Hayatın tüm acımasızlıklarını kabullenmiş bir genç kızdım. Ve hayatın tüm acımasızlıklarına karşın hayalleri savunmaktan asla vazgeçmeyecek o kızdım. Ne yaptığımı soruyorsanız dolabımın karşısında kıyafet seçimi yapıyorum. Telefonum ise tam karşımda duruyordu. Evsa'yla görüntülü konuşuyorduk. Ona kıyafetler gösteriyordum.

"Evsa bu nasıl?"

Evsa sabahtan beri gösterdiğim her kıyafeti beğendiğini söylüyordu ve bu çok sinir bozucuydu.

"Ya Ayşin bu da çok güzel. Seçsen ya artık birini."

Oflayarak elimdeki diğer elbiseyi de yatağımın üzerine bıraktım. En iyisi önce saçımı yapıp sonra elbiseyi seçmekti. Saçımı yapmak için gerekli olan tüm malzemelerimi yatağımın üzerine bıraktıktan sonra Evsa konuşmuştu.

"Nasıl hissediyorsun kendini?"

Malkoç'la buluşmamıza uzun zaman vardı ancak sabahtan beri büyük bir telaşla hazırlanıyordum. Bugünün özel bir gün olacağını söylemişti. Bu yüzden de en üst düzeyde özen gösteriyordum. Derin bir nefes alırken saçlarımla uğraşmayı bırakıp Evsa'nın görüntüsü olan telefonumu elime alarak yatağıma oturdum. Evsa da yaş aldıkça güzelleşmişti. Aile hayatı oldukça iyiydi. Oysa onun evliliği ilk başta çok kötü bir şeymiş gibi görünmüştü ancak sonrası  çok güzel olmuştu. Onun için çok mutluydum. Benim de mutlu bir evliliğim olacaktı. Biz gerçek mutluluğu hak eden insanlardık ve yaşayacaktık.

"Evsa nasıl anlatacağımı bilemiyorum. Bir insanın sanki yanında doğup büyüdüğün bir ailenmiş gibi hissettirmesi normal mi?"

Evsa'nın dudaklarında silik bir tebessüm belirirken başını sallayarak "Normalmiş." dedi.

Derin bir nefes alırken gözlerimi Evsa'nın siyah gözlerine diktim. Zaman onu güzelleştirmişti. Perçem kahküllerimi refleks olarak düzelttikten sonra konuştum.

"Hiçbir zaman aile sıcaklığını yaşayamamış bir insan, sence kendi ailesini kurabilir mi Evsa?"

Gözlerim anında dolarken ağlamamak için kendimi tuttum. Ben kitapların içinde yaşayan bir kızdım. Gerçek hayatta yaşamaya başladığımda sudan çıkmış balığa dönüyordum. Her ne kadar Malkoç beni bu hayata alıştırmaya çalışsa da bu dünyaya kendimi ait hissetmiyordum. Evsa derin bir nefes alırken beni en iyi anlayan insan olarak konuştu.

TAN DÜĞÜMÜ (Tamamlandı)(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin