Ben geldimmm.
Bugün çok zevk alarak yazdığım bir bölümle geldim. Bölüm şarkısını medyaya ekliyorum.
İnstagram:_arikubra
67. Bölüm
Güneş ışıkları evrene sıçrarken hava oldukça güzeldi. Saat öğle vakitlerine yaklaşırken bir arabanın içerisindeydik. Sürücü koltukta Tan Emir oturuyordu. Kızım arka koltukta oturuyordu. Sırtında kelebek kanatları vardı ve öne doğru eğilerek bize bakıyordu. Bense Tan Emir'in yan koltuğundaydım. Radyodan bir şarkı açmıştık ve dans ediyorduk. Kızıma bakarken Tan Emir'le beraber şarkıyı söylemeye başladık.
"Amman ha adımına dikkat kayar düşersin yolunda/ Amman ha adamına dikkat oyuna gelirsin sonunda"
Tan Emir çok sevdiğimi bildiği için 90'lar Türkçe popunu açmıştı. Elimi havaya kaldırıp bileklerimi kıvırarak şarkı söylüyordum. Banu'da arkada beni taklit ederken bu sefer Tan Emir önce arkadaki kızıma sonra da bana bakarak şarkıyı söyledi.
"Hey benim paşa gönlüm yılları çürüttün mü? Bunca zaman sonunda kendini büyüttün mü?
Önümüzde birkaç araba vardı. En öndeki arabada Hayal ve Semih vardı. Arabayı Hayal kullanıyordu. Hayal genç bir kızdı ancak çok azimliydi. Çabalıyordu. Semih'le aralarındaki ilişkide dışarıdan çok tatlı görünüyordu. Onun bir arkasındaki arabada Yeter abla ve kocası Erhan abi vardı. Tabii ikisi de erkek olmak üzere iki çocuğu vardı. Neyse ki kızımdan sadece iki ve üç yaş büyüktüler. Sezgin abi ve Yunus da bizim arkamızdaki arabanın içindeydiler. Sezgin abinin eşi ailesini görmek için Mersin'e gitmişti. Banu arada kanatlarını oynatırken bağırarak konuştu.
"Tan abi bak, kanatlarım hareket ediyor!"
Tan Emir kırmızı ışıkta arabayı durduğunda yavaşça arkaya döndü. Kızımın kanatlarını oynatışını gülerek izlerken gözlerini kızımla benim gözlerimin arasında gezdirdi. Sonra heyecanla arabanın içinde bağırdı.
"Bugün çok eğleneceğiz."
Banu'yla gözlerimiz kesiştiğinde ikimiz de az önce Tan Emir'in yaptığı gibi çığlık atmıştık.
"Olley!"
Arabalar bir süre sonra şehrin çıkışına geldiğinde piknik alanına da vardığımızı anlamıştım. Arabalar sırasıyla piknik yapacağımız parkın otaparkına girmişti. Sırasıyla tüm arabaları park ettikten sonra ilk arabadan çıkan kişi ben olmuştum. Tan Emir de arabadan indiğinde diğerlerinin de arabadan indiğini görmüştüm.
Tan Emir güneş gözlüğünü aralarında beyazlar olan siyah saçlarının üzerine geçirdi. Arabanın üzerinden bakışlarımız kesiştiğinde ikimizin de dudaklarında gerçek bir gülümseme belirmişti. Sonra Tan Emir yeşil gözlerinden birini kırptı ve o tok sesiyle konuştu.
"Sen kelebeği al, ben de bagajdakileri çıkarayım."
Resmen mutluluktan yerimde duramıyordum. Hep hayal ettiğim şeylerden birini yaşıyordum. Onun göz kırpmasına karşılık dişlerimi gösterircesine gülümsedim. Sonra heyecanla konuştum.
"Tamam, o zaman."
Dediği gibi Tan Emir bagajdaki piknik için getirdiğimiz şeyleri eline almıştı. Ben de Banu'yu elinden tutarak arabadan çıkarmıştım. Banu bir an sonra elimi bırakıp bağırarak koştu.
"Ferhat! Can!"
Ferhat ve Can elbette Yeter ablanın oğullarıydı. İkisi de kızımın bağırışıyla birlikte yönlerini Banu'ya çevirdiler ve koşarak yanımıza geldiler. Sonra ikisi de kızımı kollarının arasına aldılar.
![](https://img.wattpad.com/cover/326436088-288-k353531.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAN DÜĞÜMÜ (Tamamlandı)(+18)
Teen FictionKitapların içinde yaşayan Ayşin Birce, bir gün kitapların içinden çıkmış gibi davranan bir mafyayla karşılaşır. Ve Ayşin Birce hep hayal ettiği gibi bir aşk romanın baş kahramanı olduğunu sanır. Peki hayat... Gerçekten kitapların içindeki gibi midi...