77. Bölüm

13 0 0
                                    

Ben geldimmmm.

Bölüm şarkısını medyaya ekledim. 

Keyifli okumalar....

İnstagram:_arikubra

77. Bölüm

2 Yıl Sonra

Gözlerimi kırpıştırarak açarken elimin altında Tan Emir'in kalbinin atışları saklıydı. Yeşil gözlerimin uykudan tamamen arınması dakikaları alırken netleşen görüntü dudaklarımda küçük bir gülümsemeye neden oldu. Evimizin önündeki ağaçlardaki elmalar ve kayısılar dikkatimi çekerken derin bir nefes aldım. Nisan aylarındaydık. Güneş evimizin camından direkt içeriye sızıyordu.

Dışarıdan baharın geldiğini belli edercesine kuş sesleri geliyordu. Başım Tan Emir'in göğsündeydi. Kolunu boynumun altından geçirmiş, bedenini bana dönmüştü. Yüzünü ise saçlarımın arasına gömmüştü. Diğer kolu belimi sararken verdiği nefeslerin sıcaklığı içimi ısıtıyordu. Evliliğimizin ikinci yılındaydık. Düzenli giden bir hayatımız vardı.

Kızım üçüncü sınıf öğrencisi olmuştu. Ben artık yirmi sekiz, Tan Emir ise otuz dört yaşındaydı. Arkadaşlarımızla aramız çokça iyiydi. Evsa ile düğünümden sonra bir kez daha bir araya gelmiştik. O da doğumundan sonraydı. Evet, artık Evsa da bir anneydi. Bunun yanında geçen yıl Hayal ve Semih de evlenmişlerdi. Evet, Hayal sonunda tüm o güvensizliklerini bir nebze olsun yıkabilmişti.

Dergiyi ise yurt dışına taşıyabilmiştik. Yurt dışında da ciddi okunmalarımız bulunuyordu. Bunun yanında ben hala yazılar yazmaya devam ediyordum. Banu'nun büyümesiyle dergiye daha çok zaman ayırabilmiştik. Serhat Tekyürek artık rakibimiz bile değildi. Buna rağmen ülkede de kitlesini korumaya devam ediyordu. Eskiden okurlar bölünürken şimdi bizim dergi okurlarımız aynı zaman da Serhat Tekyürek'in de dergisinin okurları olabiliyordu.

Her ne kadar Serhat Tekyürek'in kitaplardaki gibi düşmanlığını başka boyutlara çekeceğini düşünsem de onun tek hırsı Tan Emir'in dergisinin üzerinde bir dergi olabilmekti. Bunu başaramamış olsa da okunma konusunda ciddi bir başarı sağladığını söyleyebilirim.

Tan Emir'e gelecek olursak...

Bu iki yıllık süreçte kalbimi kıracak ya da ona güvenmeme engel olacak hiçbir harekette bulunmamıştı. Banu'yla sürekli ilgileniyordu. Onunla beraber konuşuyorduk.

"Sabah sabah ne düşünüyorsun bu kadar?"

Tan Emir'in uyku mahmuru sesini duyduğumda başımı göğsünden kaldırmadan sadece yüzümü ona doğru kaldırdım. Dişlerimi göstererek gülümsedim.

"Günaydın."

Tan Emir'in belimdeki eli yüzüme çıkıp önce yanağımı okşamış, ardından rotasını belirleyerek saçlarıma uzanmıştı. Her telimi müthiş bir özenle okşarken "Ne düşünüyordun bu kadar?" diyerek sorusunu yeniledi.

Üzerinde herhangi bir şey yoktu. Kalbinin üzerine yasladığım elimi kaldırdım ve işaret parmağımı yavaşça teninin üzerinde gezdirdim. Gözleri büyük bir dikkatle yüzüme bakarken "Evliliğimizi..." dedim.

Dudağını şakağıma yaslayıp ıslak bir öpücük bıraktığında dudaklarının şakağımla temasını kesmeden "Nasılmış evliliğimiz?" dedi.

Uykudan kalkmış hali öylesine masum ve sakindi ki... Tan Emir gerçekten hayatımda tanıdığım en sakin insanlardan biri olabilirdi. Bazen beraber hayaller kuruyorduk. Kızım, ben ve Tan Emir... Genelde bu hayaller ileride beraber yapacağımız şeyler oluyordu.

TAN DÜĞÜMÜ (Tamamlandı)(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin