Aslında beslenmemde radikal bir değişiklik olmadı. Sadece yeme saatlerim değişmiş oldu. Önceden sabahtan aksam altiya kadar yiyordum. Şimdi ise aksam yediden 11 e kadar falam yiyorum. Yine günün belli bir kısmı yiyorum. Sadece zaman dilimi farklı. Kendimi bu sekidle adapte etmeye çalıştım. Su tüketimim normalden az oluyor ama yapacak bir şey yok. Daha fazlasını içemiyorum. Midem zaten tika basa dolu ve sindirmekte zorlanıyor. Evet evet, midem tıka basa dolu oluyor. Ben kendimi ac bırakmayı sevmiyorum. Yani şunu demek istiyorum. Kendimi kisitlamak ve az yemek bana göre değil. Ben daha büyük porsiyonlarda yemeyi seviyorum. Örneğin sebzeler, meyveler, az yağlı yemekler, çorbalar, beyaz et, tatlı kaçamakları, kahve keyfi bütün bunlar benim vazgeçilmezim. Midemde doymayan bir boz ayı olduğuna eminim. Yavru falan diyemicem bu boz ayı bildiğin erişkin bir ayı ki bu kadar yiyorum. Maşallah! Sübhanallah.
Sonsuzluğu tartışılır iştahımdan sonra biraz şuana dek nasıl beslendigimden bahsedeyim. Her iftarda mutlaka sebze yani ot salata falan filan yiyorum. Bu zaten lif alımı, bağırsak çalışması için olmazsa olmaz, bunun yanında nerdeyse her gün yeterince protein alabilmek için haşlanmış tavuk ve bol limonlu tavuk suyu tercih ettim. On gün falan oldu. Net 7 gün iftarda haşlanmış tavuk yedim diyebilirim. Hem sağlıklı, hem protein açısından zengin bu yüzden bunu denemek istedim. Üstelik suyundada kollojen var. Kollojen de cilt için önemli ve yaşlanmamak ona ihtiyacım oldugu kesin işte bu sebeplerden tavuga sardım. Şuana dek iyi gitti. Protein olduğu için tok tutmada da oldukca başarılıydı. Tavuk yemediğm günlerde de ot yemeği, sebze yemeği ya da haşlanmış yumurta yemeye çalıştım. Protein almaya ozellikle dikkat ediyorum. Olmayan kaslarimin erimemesi, metabolizmamın yavaşlamamması için bunu deniyorum.
Spor yapmasam da ş ara protein alımım üzerinde denemelerde bulunuyorum. Önceden yaptığım yanlış sürekli kalori saynaktı sanırım. Bu bir ise yaramıyor. Kendini kısıtlıyorsun ve yiyecekler sayı olmaya başlıyor. En azindan ben de öyle oldu. O yüzden kalori saymıyorum. Artık ne kadar protein aldım? Bugün C vitamini aldım mı? Lifli bir şeyler yedim mi? Falan diyr kendime soruyorum. Bugune dek her şeyi deneme yanilma ile öğrendim. Simdi de o yoldan gidiyorum. Günlük protein alımıma dikkat ederek bu süreci tamamlamayo düşünüyorum. Bakalım neler değişecek
Protein almak o ladar da kolay değilmis bu arada. Kilo başına 0.8 gr ya da 1 gr almamiz gerekiyormus. Protein miktarıma dikkat etsem bile en fazla 40 yapabiliyorum. O da ekstra özen yani? protein takip ettigimde vucumdaki değişimleri görmek istiyorum. Şunu soyleyebilirim ki? Gerçekten de almam gereken protein miktarında aldığım zaman daha zinde , tok ve iyi hissediyorum. Bu ruhsal da olabilir ama bunu bir süre deneyeceğim.
Besinlerin protein içeriklerine baktığımda sporcuların neden tavuk yediğini anladım. Protein değeri en yüksek olan besin haşlanmış tavuk göğsü. Benim icin de en iyi protein kaynağı haşlanmış tavuk çünkü kirmizi et yemiyorum. Bir de bitkisel kaynaklı proteinler de o kadar yüksek değil. Yani nohutta muz da falan da protein var ama o kadar az ki protein miktarları günlük almam gereken protein goz önünde bulundurdugumda nohut, muz ya da yoğurt yiyerek proteini tamamlamam mümkün değil. Bakalım gözlerimi paylaşacağım. Neler değişecek görelim.
