"Anne?" diyerek girdim mutfağa. Masada oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Ben girince kafasını kaldırdı ve "Kızmış!" dedi.
"Kim kızmış?"
"Kimse kızmamış salak, teyzenin kızı oluyormuş." dedi. Gözlerim büyürken "Ne?" dedim şokla.
"Evet! Kızmış. Demin öğrendiler." dedi.
"İyi de daha erken değil mi?"
"Neredeyse dört aylık çocuk Hazan. Ne erkeni? Ben seni üçüncü ayda öğrenmiştim hop diye. Hemen açmıştın maşallah." dedi. Güldüm.
"Ne koyuyor adını? Hazal koyuyor mu?" dedim heyecanla.
"Bu sefer kimseyi karıştırmayacak Deniz koyacakmış. Yanına isim de eklemiyormuş Mehmet'te olduğu gibi Bora'yı kimse kullanmazsa diye kafayı yermiş." dedi. Güldüm.
"Ararım bir ara."
"Ara evet." dedi. Sonra durdu. "Sen niye geldin?" dedi.
"Tankut nerede?" dedim merakla.
"İş arkadaşlarıyla maç izlemeye gittiler. Niye?"
"Hiç. Merak. Ben Ferdalara geçeceğim." dedim.
"Tamam. Gece gelirsin değil mi?"
"Gelirim."
"Tamam." dedi. Bakıştık. Garip davranmıyordu. Biraz bile soğuk yapmıyordu. Garipti bence.
"Aileye bir Hazal gelemiyor yani?" dedim birden.
"Candan sen doğduğun an çocuklarının isimlerini belirlemişti. Değiştirmez fikrini." dedi. Derin bir nefes aldım.
"Aslında bir Hazal iyi olabilirdi."
"Ne yapayım kaç yaşına gelmiş kardeşimi mi döveyim kızının adını Hazal koysun diye?" dedi. İnatla mı anlamıyordu acaba?
"Yoo. Gerek yok dövmene teyzemi. Sadece söylüyorum. Hazal güzel bir isim."
"Eh yani, berbat bir isim değil. Sonbaharda doğmasan ve o yıl bir türlü kar yağmamış olsa adını Hazan yerine Hazal koyabilirdik."
"Öyle mi? Başka isim tercihleri mi vardı?"
"Baban Aylin istiyordu. Ay parıltısı mıymış neymiş. Benim de aklımda Ceyda falan vardı. O zamanlar internet o kadar yaygın değildi ve tek kaynak doktorun ofisindeki küçük kitaptı. Bilinmedik isimler gibi bir şeydi adı da. Orada öyle gezerken beğendik. Doğumun da kasımda oldu, bir tık gecikti ama daha erken olabilirdi tabi. Neyse kasım da sonbahar ayı zaten falan derken öyle koyduk işte." dedi ve omuz silkti. Sonra da "Hayırdır adından mı memnun değilsin?" dedi.
"Yo bence güzel gayet. Sadece Hazal da güzel bir isim diyordum."
"Kendi çocuğuna koyarsın gelecekte." dedi ve telefonuna bakmaya devam etti.
"Ya da o kadar gelecekte olmaz." dedim. Annem bana baktı.
"Hazan bana bak, böyle saçma sapan konuşup duruyorsun birkaç aydır. Hamile değilsin biliyorum daha yeni regl oldun ama bu bana evlenmeden çocuk yapacağım demek falansa seni öldürürüm." dedi.
"Anne çok uğraşıyor musun anlamamak için? Niye kendimden bahsedeyim ya, senden bahsediyorum işte."
"Ne?" dedi şaşkınca.
"Birden sordun ve daha önce düşünmediğim için düzgün tepki veremedim ama düşündüm. Yani olabilir. Kardeş mevzusu...Hem teyzemle senin kardeşliğini seviyorum. Ayrıca Toprak ve Çimen abla da var. Hoş bir şey. Belki gelecekte çocuklarımın havalı bir teyzesi ya da dayısı olur işte. Sorun etmem." dedim. Ayağa kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİKENLİ TELLER (TAMAMLANDI)
Teen FictionHazan ve en yakın arkadaşı bir gün Hazan'ın çizdiği bir resmi arkadaşına dövme yaptırmak için bir dövmeciye giderler. Gittikleri dövmecideki Toprak, Hazan'a dövme salonu için çizimler yapıp onlara satabilir mi diye sorar ve Hazan da kabul eder. Böyl...