52. Bölüm: Dolandırmak

5 1 0
                                    

Holmes yattığı soğuk zeminden güçlükle kalktı. Nefretini kontrol etmeye çalışıyor bir yandan da  dengesini korumaya, ayakta kalmaya ve dik durmaya kendisini zorluyordu.

Bir hapishane hücresine kapatılmıştı ve elleri arkadan bağlıydı. William'ın her ne kadar onu tutsak alsa ve işkence etse de ölmesini istemediğini biliyordu. Çünkü onu kullanacaktı.

Holmes büyük güçlükle demirliklere dayandı ve bir süre nefesini kontrol etti. Buradan çıkması için fiziksel gücünü koruması gerektiğini biliyordu. Bu sebeple az da olsa siyah aura kullanıp bazı ciddi yaralarından akan kanı durdurmuştu.

Bu ömrünü biraz daha uzatmıştı ama eğer burada biraz daha kalırsa bu işe yaramayacaktı. Buradan kaçmalıydı ama kaçmak aynı zamanda bu teşkilatı çökertme fırsatını kaçırmak demekti. 

O an ne yapacağına karar verdi ve kendini yere attı. Dizlerinin üstüne çöktü ve en iyi oyunculuk yeteneklerini kullanmak için William'ı beklemeye başladı.

Uzun zamandır istediği eğlence şuan hayatta kalması için en makul seçenekti ve aramızda kalsın bu Holmes için büyük bir eğlence ve zevkti.

O acılar için yaşıyordu.

---------------------

(Lowell Watson) 

Aldığımız çağrıdan yaklaşık iki gün sonra Sally telaşla Mike'ın ofisine geldi. Ona da aynı numaradan bir mesaj geldiğini söylediğinde mesajı sesli bir şekilde okudu.

-Birinin yerdeki kanları temizlemesi gerek. Yarın saat 23.00 nereye geleceğini biliyorsun. Misafir kabul edilmeyecektir.

Mike mesaj okunduğunda koltuğunda bir tur atıp oturdu ve düşünceli bir tavırla konuştu.

-Bu Holmes'un yapacağı bir davranış değil. Yeni bir düşman ile karşı karşıya olmalıyız.

Sally şaşkınlıkla sordu. 

-Kim olabilir ki?

-Bilemeyiz. Holmes'un işinden ve karakterinden ötürü pek çok düşmanı var aralarından birini seçmek çok zor.

Mike'ın dediği üzerine Holmes ile ilk dedektiflik yapmaya başladığımız zamanları anımsadım. Pek çok düşman... ama hangisi? 

O anda bir çıkarım yaparak bunu seslice dile getirdim.

-Yasadışı bir çete.

Mike bana merakla döndü. Sally ise sordu.

-Ne dediniz Bay Lowell?

O anda ayağa kalktım.

-Yasadışı bir çete Holmes ile ilk buluşmamızda saldırıya uğradığımız grup.

-Saldırı mı?

-Evet. İlk günlerde atlattığımızı sanmıştık ama şimdi...

Mike'ta hiddetle ayağa kalktı.

-Karşımızda tek bir kişi yoksa güvenliği arttırmamız gerek.

Sally sordu.

-Peki mesaj ne olacak?

Mike tekrar Sally'e döndü.

-O buluşmaya gideceksin ama bizde misafir olacağız.

Bu sözlerden sonra herkes yarın ki buluşma için düşünmeye başladı.

--------------------

(İlahi Bakış Açısı)

Holmes dizlerinin üstüne çökmüştü. Sessizdi ve hareketsizdi. William odaya girdiğinde Holmes'un bu halini görünce şeytani sırıtışıyla yanına yaklaştı ve demir parmaklıların dışından ona seslendi.

-Pes ederken bile bu kadar asil görünmen ne kadar güzel.

Holmes bir an için sırıttı ama sonra rolüne tekrar girdi.

-S-seni şeytan!

William suratına sahte bir üzüntü yerleştirdi.

-Öyle deme benim de duygularım var. Şimdi nerde kalmıştık? Evet doğru, pes ediyordun.

William tekrar o pis sırıtışıyla Holmes'a bakıyordu. Holmes'un başı yere dönüktü ve perişan görünüyordu. Tabi bunu bir de Holmes'a sormak lazımdı.

Holmes için bu sadece güzel bir zafere verilen fedakarlıktı ve çok önemliydi.

Sonunda William'a istediği lafları etmeye karar verdi.

-Benden ne istiyorsun?

-Bana çalışmanı, emin ol bu diğerlerinin hayatı için en önemli karar olacaktır ve tabi seninki de öyle.

-Beni öldüremeyeceğini biliyorsun.

-Kendini diğer insanlardan çok üstün görüyorsun ama değilsin. Sadece tek bir kurşun seni buradan sürmeye yeter.

-Diğerlerini rahat bırak.

-Şartı biliyorsun.

Holmes bir süre sessiz kaldı.

-Kabul ediyorum.

-Her şey bu kadar kolaydı.

William daha çok sırıttı ve sözüne devam etti.

-Sadece gururuna yediremeyecek bir aptalsın.

************

Yazar:Arima 






2 Kuşak Sonrası: Holmes &WatsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin