Sally hala baygındı. Mike onu misafir odasına taşımıştı. Holmes yorgun bir şekilde koltuğa oturmuş eline bakıyordu. Gri gözlerindeki sönüklükten olayın etkisinden çıktığını ve düşünme işine odaklandığı anlaşılıyordu.
Gidip yanına oturdum. Kafasını kaldırmadı ve düşünmeye devam etti. Mike içini çekerek yorgun bir şekilde içeri girdi. Holmes'un elindeki güç akışını kesmeye çalışırken onun gücünü de hissettim.
Çok fazla gücü bir anda kullandı ama hala ayakta. Holmesların bu sihir bilgisi ve tecrübeleri çok şaşırtıcı derecede mükemmel.
Bazen gerçekten normal bir insan olmadıklarını düşünüyorum.
Holmes ve Mike yorgun bir şekilde sessizliği korurken ben de Mike'ın Holmes'a uyguladığı güç anında yere yığılan kısa bir zaman için masa görevi gören kitapların üstünde bulunan parşömene yaklaştım.
Ona eğilmiş bakarken onu geri almaya yeltendim. Holmes bana eski sakinliği ile seslendi.
-Ona dokunmasan daha iyi Watson.
Ona baktığımda yavaşça başını salladı ve devam etti.
-Bugünlük yeter. Hepimizin kafasındakileri düzene sokmaya ihtiyacı var.
Yavaşça ayağa kalktım ve parşömenden uzaklaştım. Mike elini anlına dayamış çaresizce düşünüyordu. Gözlerini kapadı ve iç geçirdi.
Holmes elini savurdu ve yerdeki kitaplar raflarına geri döndü. Parşömen ise ortadaki sehpaya kapalı bir şekilde yerleşti.
Holmes iç geçirerek ayağa kalktı. Külle kaplı elini sırtının arkasına gizleyerek Mike'a yaklaştı. Diğer elini ona uzattı. Mike ilk başta Holmes'u süzdü. Sonrada elini tutarak ayağa kalktı.
Holmes odama gitmemi tavsiye etti. Tereddüt ederek dediğini yaptım ve odama çekildim.
*********
(İlahi Bakış Açısı)
Holmes, Watson'ın gittiğinden emin olduktan sonra Mike'a döndü. Mike buraya gelirken söylemek istediği şeyi tekrar aklına getirdi. Sonra ise bunun şuan zamanı olmadığını düşünerek söylemekten vazgeçti.
İşte o an bir şey daha "Sonra Söylenecek Önemli Şeyler Listesi "ne eklendi. Holmes, Mike'ı süzdü ve omu konuşturmaya karar verdi.
-Fazla yorgun görünüyorsun. Aura düzenini kontrol etsek iyi olacak. Durduk yere ölmeni istemeyiz.
Mike başını hayır anlamında salladı.
-Hayır iyiyim gerek yok sadece biraz dinlenmeliyim. Hem asıl seni kontrol etmeliyiz. Saldırıya uğrayan sensin.
Holmes pis bir sırıtışla cevap verdi.
-Bundan sağ çıkanda benim.
Mike yorgunlukla güldü. Holmes avını tuzağa düşürmüş bir avcı gibi bu boşluktan yararlanarak atağa geçti.
-Buraya neden geldiğini hatırlıyor musun?
Mike bir an afalladı ve Holmes'a baktı. Sonra atağı geç anlamış olacak ki geç olsa da savunmaya geçti.
-Watson'ın gittiğine emin miyiz?
-Mike!
Mike inatla Holmes'un dikkatini dağıtmaya ve pes ettirmeye çalışıyordu fakat Holmes iradeliydi.
-Bak gerçekten önemli değil sonra konuşuruz tamam mı? Şimdi çıkıyorum.
Holmes önünü kesti ve arkasına sakladığı kolunu da refleks ile omuzlarından tutarak Mike'ı durdurdu.
-Mike! Son kez soruyorum. Neden geldin?
-Ne yani seni öylesine-
-Mike!
Watson aşağıda duyduğu ses ile irkildi. Sessizce aşağı indi ve oturma odasında hala kavga eden ikiliyi kapalı kapının arkasından dinlemeye başladı.
-Gerçekten önemli değil. Sonra her şeyi anlatacağım. Şimdi lütfen beni bırak.
Holmes, Mike'ın omuzlarından tutmayı bırakmış bir kolunu arkasına saklar vaziyette duruyordu ama yolundan çekilmiyordu.
-Mike ben akılsız mıyım? Eğer önemli olmasaydı zaten şimdiye dek açıklardın. Şimdi söyle neden geldi- Watson içeri gel! Kapı dinleyeceksen bari sessiz ol. Dikkat dağıtıyorsun.
Watson, yakalanmanın başarısızlığı ile usulca içeri girdi ve içerde Watson'ın varlığından yeni haberdar olan Mike ile deminki sinirinden geriye hiçbir şey kalmamış gibi duran ama yine de ne yapacağı belli olmayan Holmes ile karşılaştı.
Kapıyı arkasından kapattı ve kapının orada durdu. İkili tekrar konuya daha sakin bir şekilde başladı.
-Evet?
-Annemiz ve babamız nasıl denir? Şeye karar vermişler: ölmeye.
**********
Yazar: Arima
Bu sıralar yazmak için motive olamıyorum. O yüzden biraz sarkıyor bu bölümler. Neyse umarım beğenmişsinizdir. Sizi seviyorum. Hoşçakalın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2 Kuşak Sonrası: Holmes &Watson
FantasíaDöneminin en ünlü dedektifi olma ünvanına sahip olan Sherlock Holmes ve vazgeçilmez dostu John Watson'ın torunları bir vasiyet amacıyla bir araya gelirler. Dedelerinden kalan bu vasiyetin sadece eskileri yadetmek için olduklarını düşünselerde bu bul...