Çağrı
Hastane odasına çıkarken pediatri katını geçtik. Odalardan kahkaha sesleri geliyordu. Buradaki hasta çocuklar için sıkıcı olan tedavi süreçleri biraz olsun eğlenceli hale geliyordu. İnsanlar eğlenmeye çıkmıştı. Babam ile birlikte yukarıdaki katlara çıktık ve yoğun bakım kısmına geldik. Kader Teyze, Umut, Derya Teyze, Ali, Arap, Mavi, Duru, Ege ve hatta Hazal bile buradaydı.
" Yılbaşına hep birlikte girelim istedik. " dedi babam. Gülümsedim ve Zeyno'ya baktım. Her geçen hafta hatta gün onun için umutsuzluk gibiydi. Asla kalkamayacağı bir uyku gibiydi. Keşke her şey masallardaki gibi olsa, bütün gerçek hayatta da insanlar öpülerek iyileşebilse. Derin bir iç çekmiştim.
Onun iyileşmesi benim bir öpücüğüme bağlı olsaydı bütün öpücüklerimi ona verirdim.
Daha sonra her şey sıradandı. Beklemiştik. Aradan baya bir saat geçmişti. Şu an bahçeden çıkmıştık Berk ve Ege ile sahilde oturmuştuk. İnsanlar mutluydu. Bir adam pamuk şeker satıyordu. Zeyno'da çok severdi. İkiside adama baktığımı farketti ve adama bakmaya başladı.
" Zeyno'da çok severdi. " dedim. Sonra ayağa kalktım ve adamdan pamuk şeker aldım. O yiyemiyorsa ben onun için yerdim. O uyanınca birlikte yerdik. Ne Ege ne de Berk sevmezdi pamuk şeker. Pamuk şekeri aldıktan sonra oturduğumuz banka geri döndüm. Pamuk şekerin paketini açtım.
" Onu çok özlüyorum. " dedim.
" İyileşecek. Eminim buna. O çok güçlü birisi. Kalbinden vurulmasına rağmen kimse onun kadar dayanamazdı. " dedi Berk. O kendini bu kadar yormasa belki de şu anda iyi olacaktı. Yanımda olurdu ve biz şu an burada değil çok farklı bir yerde yılbaşına sevdiklerimizle gülerek girerdik.
" Bazen düşünüyorum. Onun yerinde ben olsam daha mı iyi olur... "
" Elimin tersini görüyorsun değil mi? Sana buradan bir çakarım aklın götüne kaçar. " dedi Ege elinin tersini bana vuracakmış gibi kaldırarak. Pamuk şekerden bir parça koparıp ağzıma attım.
" Kimsenin suçu yok. Zeyno kendisi bir seçim yapmak zorunda kaldı. Seni seçemezdi. Sana çok aşık. " dedi Berk ve ben gülümsedim. Bana aşık olmasını bilmek bile kalbimin deli gibi atmasını sağlıyordu.
" Arap'ı da seçemezdi çünkü onu kardeşleri kadar seviyor. Senden önce Arap vardı. Bu yüzden kendini feda etti. Buradaki bütün suçlu o herif. " dedi Ege. Bütün suçlu oydu ve geberdi. Cezasını buldu.
" Beni seçmeliydi. " dedim.
" Sen olsan aynısını yapmaz mıydın? Bizden birisinin ve onun arasında kalsan seçim yapabilir miydin? " diye sordu Berk. Yapamazdım. En nefret ettiğim kişi bile olsa yapamazdım. Kimse öldürülmemeliydi. Tabii Giray hariç. Elimde olsa ben öldürürdüm onu. Bu sefer gerçekten katil olurdum.
" Seçim yapamazdım. " dedim. Ona o konuda hak veriyorum ama neden böyle olmak zorundaydı ki? İki türlü de beni bırakmak zorunda kalıyordu.
" O da bir seçim yapamadı ve kendini seçti. " Saate baktım. Saat 23.45'e geliyordu. Pamuk şekeri yerken Ege'yi hafifçe dürttüm.
" Hastaneye dönelim. " dedim. Yılbaşını kaçırmak istemiyordum. Zeyno ile olmak istiyordum.
" Tamam. " dedi. Ben pamuk şekerimi yerken birlikte hastaneye döndük. Biten çubuğu çöp kutusuna attım. Sonra da Zeyno'nun olduğu yoğun bakım ünitesine çıktık. Herkes buradaydı. Sadece Kader Teyze yoktu. Kader Teyze'de tam oradan çıkıyordu. Sürekli ağlıyordu çünkü kızı oradaydı. Sebebi de beni korumaktı. Bende ağlıyordum gerçi. Şu bir hafta 1 yıl gibi geçmişti.
" Sende mi gireceksin oğlum. " dediğinde gülümsedim.
" Evet abla. " dedim. Gülümsedi. Bende hazırlanıp onun olduğu odaya girdim. Saate baktım. 1 dakika kalmıştı. Herkes camın önündeydi. Zeyno'nun elini tuttum. 50 saniye geçti ve ben ondan geriye saymaya başladım. 3,2 ve 1. Telefonun ekranında 1 Ocak 2024 yazıyordu. Zeyno'ya baktım ve gülümsedim.
" Mutlu yıllar aşkım. " diye fısıldadım. Telefonu cebime koydum. Elini okşadım.
" Beni duyduğunu biliyorum çünkü biz birbirimizi hep duyarız değil mi? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbreaks And Spaces• Zeyçağ
Fanfiction@xyakamozx6 hesabımın şifresini unuttuğum için hikaye buradan devam edecek Zeyno Sarı × Çağrı Koçak