Yarın
Zeyno
Gözlerim kapalı bir şekilde ilerliyordum. Çağrı ellerini gözlerime kapatmıştı.
" Evet, az kaldı. " dedi ve gözlerimi açtı. Televizyonda bir film oynatılmayı bekliyordu. Ekranda bir orman ve göl vardı. Siyah beyazdı ekran. Yani baya eski bir film izleyecektik.
" Film izleyelim istedim. " dedi. Sehpanın üzerinde patlamış mısır vardı. Ona döndüm ve sarıldım.
" İyi yapmışsın. " dedim ve yanağını öptüm.
" Bu gece benimle kal. Lütfen, lütfen lütfen. " dedi.
" Tamam. " dedim. Bana kocaman sarıldı. Yanağımı öptü. Sonra elimi tuttu ve birlikte koltuğa uzandık. Daha sonra birlikte bir editten gördüğüm ve annemin en sevdiği yeşilçam oyuncusu olan Müşfik Kenter'in filmini açtı. Adam kadının resmine aşık oluyordu. Yeşilçam filmleri izlemeyi sevdiğini bilmiyordum. Filmin jeneriği bitti ve adam yemek yedikleri yerden çıktı ve yağmurlu bir havada bir eve doğru yola çıktı. Eve gizlice girdi ve gramafondan müzik açtı ve bir kadının resmine bakarak sigara içmeye başladı. Kadın arkadaşlarıyla birlikte eve geldi. Film ilerledikçe bizde mısır ve cipsi yarılamıştık. Romantik bir filmdi ama saçmaydı. Filmin sonunda kadının eski sevgilisi adam ve kadını teknede öpüşürken öldürmüştü. Adamın birlikte boyacılık yaptığı adam da bunları görüp filmin saçmalığına dayanamamış olacaktı ki bir ağacın dibinde kalp krizi geçirmişti. Hepsi ölmüştü. Film sonunda herkes uşağa tatında bitmişti.
" Ne saçmaydı ya? " dedi ve güldük.
" Filmin en komik sahnesi adamın seni görmek için geldim, seni görmek istemiyorum demesiydi. " dedim ve ikimizde kahkaha atmaya başladık. Birlikte uzunca bir süre filmdeki komik olsun diye yapılmayan komik şeylere güldük ve etrafı toparladık. Daha sonra da onun odasına gittik. Elimi tuttu. O geri geri giderken beni de elimden tutarak peşinden ilerletti. Yatağa oturdu ve bende ona sarıldım. Kafasını tam karnımın üstüne yasladı. Saçlarıyla oynamaya başladım.
" Lütfen ellerini çekme. " dedi beni belimden iyice kendine çekerken. Saçlarını parmağıma doluyordum. Sonra da kıvırcık olmasını sağlıyordum. Kafasını kaldırdı. Elleri belimden uzaklaştı.
" Kucağıma otursana. " dedi. Gözleri vücudumu süzdü. Beni belimden hafifçe tuttu ve kucağına oturttu. Kafasını omzuma yasladı. Sonra da boynuma öpücük kondurdu. Gülümsedim. Belime sarıldı.
" Sana sarılıp uyumayı özledim. " dedi.
" Bende. Seni görmediğim her an özlüyorum. " dedim. Şakağımı öptü.
" Bende. " dedim. Boynumu öptü. Kıkırdadım.
" Uykum geldi. " dedim. Sonra kafamı omzuna yasladım ve gözlerimi kapattım.
" İyi geceler. " dedi omzumu öperken. Gülümsedim.
" İyi geceler. " dedim.
Çağrı
Gözlerini kapatıp uyurken bende onun belini okşuyordum. Elimi onu rahatsız etmeden bacaklarının altına attım ve onu kucağıma aldım. Daha sonra da yatağa yatırdım. Üzerini örttüm. Sonra da yanına uzandım. Yatakta döndü ve kafasını göğsüme yasladı. Sarılıp yatmayı özlemiştim onunla. Onu her anımda özlüyordum. Onu özlemenin bir yolunu mutlaka buluyordum. Saçlarını öptüm. Saçlarını çok seviyordum. Saçları güzeldi. Çok güzellerdi hatta. İyiki hayatıma girmişti. Gözlerimi kapattım ve sadece ikimizi düşündüm. Uzun zamandır yaptığım gibi. Geleceğimizi hayal ettim.
Sabah gözlerimi açtım ve etrafa bakındım. Zeyno yoktu. Mutfaktan sesler geliyordu. Elimi yüzümü yıkadım ve saçlarımı düzelttim. Mutfağa gittiğimde üzerinde benim tişörtüm vardı. Bunu bana o olmıştı. Bu yüzden en sevdiğim tişörtlerimdendi. Ona arkadan sarıldım. Korktu ve bana baktı.
" Ödümü patlattın. " dedi gülerek. Omzunu öptüm.
" Bize kahvaltı hazırladım. " dedi.
" Ellerine sağlık. " dedim ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.
" Bir gün kendi evimiz olacak ve birlikte kahvaltı hazırlayacağız. En ufak fırsatta seni öpmenin bir yolunu bulacağım. " dedim ve tekrar dudaklarından küçük bir öpücük aldım.
" Sonra da olursa çocuğumuz uyanacak. Birlikte kahvaltı edeceğiz. Ben annem ve babamla çok nadir kahvaltı ettim ama biz ayrılmayacağımız için çocuğumuz annesiyle ve babasıyla kahvaltı edebilecek. " dedim. Yanağımı öptü.
" Çocuğumuz olursa çok şanslı olacak. " dedi gülümseyerek. Tabiiki de o harika ebeveynlere sahip olacak.
" Acaba bir tane yapsak mı? Hazırda bulunsun. " dedim ve karnıma dirseğini hafifçe yedim.
" Yavaş! " dedi. Güldüm.
" Şaka şaka, kızma hemen. " dedim. Kaşlarını sahte bir kızgınlıkla çattı. Sonra da gülerek bana sarıldı. Bende ona sarıldım.
" Sen çayları koy. Bende ekmekleri keseyim. " dedi. Çayları koydum. Ekmekleri kesti. Menemen yapmıştı ve ben çok severdim.
" Menemen mi yaptın? " diye sordum.
" Evet. " dedi.
" Bayılırım. " dedim. Oturup kahvaltımızı ettik. Sonra da etrafı toparladık. Biraz oturduk. Sonra da onu evine bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbreaks And Spaces• Zeyçağ
Fanfiction@xyakamozx6 hesabımın şifresini unuttuğum için hikaye buradan devam edecek Zeyno Sarı × Çağrı Koçak