Felix siyah saçlı oğlanın arkasından seslendiğini duyabiliyordu ama onu beklemek gibi bir niyeti yoktu. Kısa bir sürede tekrar yanında bitmişti. Kızgın bakışlarını oğlana çevirdi.
"Senin işin gücün yok mu?"
Hyunjin yüzüne bir gülümseme yerleştirdi.
"Benim işim şu anlık sensin. Aksi söylenene kadar peşindeyim sarışın."
Felix adımlarını hızlandırdı. Nereye gideceği konusunda da hiç bir fikri yoktu. Pencereden onu izleyen Hyunjin'i görünce bir anda dışarı çıkmıştı. Gitmesi gereken bir işi de yoktu. Eve dönsem daha iyi olacak diye düşündü.
"Ben eve gidiyorum. Bu günlük işin bitebilir bence." Dedi Felix, hala kuyruğu gibi peşinde gezen oğlana.
"Bir veda öpücüğü de mi yok?" Dedi Hyunjin, yüzünü asıp.
Felix çocuğun suratına baktı. Bu çocuk neden bu kadar arsız diye düşündü.
"Yok tabii ki. Düş yakamdan bekçi bozuntusu."
Hyunjin kahkaha atmaya başladı.
"Bekçi bozuntusu mu? İstesem seni yok edebilirim. Yaşına göre çok cesur konuşuyorsun ufaklık."
Felix tek kaşını kaldırıp karşısındaki oğlanı süzdü. Ona ufaklık demişti ama aynı yaşta gibi görünüyorlardı.
"Ufaklık derken pardon. En fazla 2 ya da 3 yaş vardır aramızda."
Hyunjin kolunu çocuğun omzuna attı. İkisininde gözleri mor renk ile parlamaya başlamıştı. Felix direkt gözlerini önüne çevirdi.
"Ben nerden baksan 450 yaşında falanım."
Felix şaşkınlıkla mor irislerini siyah saçlı oğlanın gözlerine sabitledi.
"450 falan mı?"
Hyunjin bir süre çocuğun gözlerine baktı. Sebebini bilmediği bir şekilde bu çocuk onu çok etkiliyordu. Know'un bu zamana kadar ona verdiği en güzel iş bu olabilirdi. Gözlerini parlayan irislerden Felix'in dudaklarına indirdi. Yüzleri arasındaki mesafe çok kısaydı.
"Şu veda öpücüğü konusunu tekrar mı konuşsak." Dedi, gülümseyerek.
Felix çocuğa göz devirdikten sonra yüzünü önüne çevirdi.
"Öpeceğin bir kız falan yok mu?"
Hyunjin kolunu çocuğun omuzlarından çekti. Önünde bağladı.
"Kızlar bizim için tehlikeli. Zaten ilgimi de çekmiyor." Dedi, umursamaz bir ifadeyle.
Felix bakışlarını tekrar siyah saçlı oğlana çevirdi. Kızlar açısından çok büyük bir kayıp diye düşündü. Çocuk gerçekten melek olabilecek kadar güzel bir yüze sahipti.
"Tehlikeli demek ne demek? Yanlışlıkla çocuğun olur diye mi korkuyorsun casanova." Dedi Felix gülerek.
"Tam üstüne bastın. Bizim insanlardan çocuğumuz olması yasak."
Felix başından beri çocukla dalga geçiyordu ama Hyunjin gayet ciddi gözüküyordu. Gerçekten bir melek falan mı bu acaba diye düşündü. İnsanlardan çocuğumuz olması yasak da ne demekti. Yüzünü önündeki eve çevirdi.Sohbet ederken eve kadar gelmişlerdi ama şu an ona sormak istediği başka şeylerde vardı.
"Neden yasak ki?"
"Bak bana sarışın, zaten sana anlatmamam gereken bir sürü şey anlattım. Bunları söylediğim bir duyulsa beni bitirirler. O yüzden artık soru sormayı kes." Dedi Hyunjin ciddi bir ifade ile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Guard Angels / Hyunlix
FanficFelix doğduğu günden beri sebebini bilmeden birilerinden kaçmıştı. Ta ki bir gün barda o siyah saçlı oğlana denk gelene kadar. Küçüklüğünden beri sakladığı güçleri artık sır olarak kalabilecek miydi? Canlılar aleminde nefes alması yasaklanmışken...