Hyunjin yana kayıp Felix'e oturması için yer açtı. Sarışın Hyunjin'in açtığı yere oturmuştu. Bakışlarını Hyunjin'e çevirdi. Ne olmuş buna diye düşündü. Sanki dünyası başına yıkılmış gibi gözüküyordu.
''Merhaba sarışın, biz de tam senden bahsediyorduk.'' dedi Jisung.
Felix yüzüne sorar bir ifade yerleştirdi. Hala sabahki konuyu konuşuyor olamazdılar. Kaç saat olmuştu. Hyunjin acaba o zamandan beri azar mı işitiyor diye düşündü. Çocuk adına biraz üzülmüştü.
Know bir anda elini uzatıp Felix'in elini tuttu. İkisinin de gözleri mor ışıltıyla parlamaya başlamıştı. Felix otomatik olarak gözlerini saklamak için bakışlarını masaya çevirdi.
''Gözlerini saklamana gerek yok, biri görürse bunu halledebiliriz.'' dedi Know.
''Nasıl yani?'' dedi Felix.
Know el işareti yapıp garsonu yanına çağırdı. Garson hızlıca masaya geldi.
''Bir şey mi istemiştiniz?''
Know'un gözleri kırmızı ile parlamaya başladı. Felix sabah izlediği şov gibi gözünü bile kırpmadan lideri izliyordu. Çocuk Know'un irislerini görünce bir iki adım geri attı. Korktuğu yüzünden rahatlıkla anlaşılıyordu. Kısa bir süre sonra Know'un gözleri normale döndü.
''Biraz önce hiçbir şey görmedin. Sadece bir isteğimiz var mı yok mu onu öğrenmek istedin.''
Garson iyi eğlenceler dedikten sonra gülümseyip işine geri döndü.
Felix ağzı açık bir şekilde olanları izliyordu.
''Sabah söylediklerimin sonuna kadar arkasındayım. Aşırı havalı bir adamsın.''
Know'un yüzüne bir gülümseme yayıldı. Onlar için oldukça normal olan şeylere bu çocuğun bu kadar aşırı tepki vermesi çok komik geliyordu.
''Ben bu sarışını çok sevdim.'' Dedi Jisung.
Felix bakışlarını Jisung'a çevirip yumruğunu uzattı.
''Duygularımız karşılıklı yakışıklı.'' Dedi, gülümseyerek.
Hyunjin şaşkınlıkla Felix'i izliyordu. Konu Hyunjin olduğu zaman bırak iltifat etmeyi terslemeden bile konuşmuyordu. Daha bu gün tanıştığı Jisung'a yakışıklı diyordu. Felix'in uzattığı yumruğu tutup masaya vurdu. Öfkeli bakışlarını sarışın oğlana çevirdi.
''Beni sinirlendirmeye falan mı çalışıyorsun?''
Felix çocuğa göz devirdikten sonra bakışlarını Jisung'a çevirdi.
''Bunun derdi ne?''
Jisung Hyunjin'in sinirden kızaran yüzüne baktı. Siyah saçlı oğlanı ilk defa böyle görüyordu. Birden kahkaha atmaya başladı. Yıllardır Hyunjin ile uğraşmıştı ama hiç bu kadar sinirlendirmeyi başaramamıştı. Felix'e karşı olan sevgisi an be an büyümeye devam ediyordu.
''Reddedilmeyi kendine yediremiyor ondan.''
Hyunjin öfkeli bakışlarını Jisung'a çevirdi.
''Kimsenin beni reddettiği yok, istersem alırım. İstemiyorum sadece.'' Dedi Hyunjin, umursamaz bir tavırla.
Know sessizce konuşan üçlüyü izliyordu. Fakat esas hedefi Felix'ti. Bu çocukta bir gariplik vardı ama ne olduğunu anlayamıyordu. Kahin, içinde onu kurtaran bekçiden enerji taşıyor olabilir demişti ama bu durum onun kafasına pek yatmıyordu. Çocuğun enerjisini hissedebiliyordu ve bu enerji bir bekçide olması gereken kadar yoğundu. Hyunjin'e onu kontrol etmesi gerektiğini söylemişti ama belli ki kendisi kontrol etse daha iyi olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Guard Angels / Hyunlix
أدب الهواةFelix doğduğu günden beri sebebini bilmeden birilerinden kaçmıştı. Ta ki bir gün barda o siyah saçlı oğlana denk gelene kadar. Küçüklüğünden beri sakladığı güçleri artık sır olarak kalabilecek miydi? Canlılar aleminde nefes alması yasaklanmışken...