38. Uzak Dur Benden!

282 34 13
                                    

Merhaba, canlarım.

İki bölüm arası biraz uzun oldu. Kusura bakmayın. Aynı hikayeyi yazmak birazcık sıktığı için yeni bir fictiona başladım. O da bir sardı. Buna bölüm yazamadım. :)) Bir de yorum yaparsanız sevinirim. Okuyorum hepsini. Neyse, çok konuştum.

İyi okumalar. 🦋
___________________________________________

Sessiz geçen bir ayın ardından Felix her zamanki gibi evin içinde mekik dokumaya başlamıştı. Aslında küçüklüğünden beri evde vakit geçirmeye alışıktı ama seslendiği zaman gelmeyen bir annesi olması arada bir aklına geliyordu. Geçen hafta yalvar yakar Hyunjin'i ikna ederek annesini aramıştı. Sesini duyması yaklaşık bir saat süren sessiz bir ağlama nöbetine sebep olmuştu. Hyunjin bir yandan ona sakinleştirmeye çalışmış bir yandan da bunu yapmaması gerektiğini yüzüne vurmuştu. Ne kadar anlayışlı bir sevgili değil mi?

İkisinin arasındaki bağ da bu süreçte daha da kuvvetlenmişti. Elly ara ara ikilinin yanına uğramış, öteki tarafta yaşananlar ve konuşulanlar hakkında bilgi vermişti. Bazen de sadece keyfine, ikiliyle dalga geçmek için gelirdi. Felix'in bu süreçte en sinirini bozan da Elly'in ona yeni bir lakap takmış olmasıydı. Hyunjin bir soyada sahip olmadığından, Elly onların evli bir çift olduğu iması yapabilmek adına Felix'e Bayan Hyun demeye başlamıştı. Arada Felix'i çıldırtmak için ben ne zaman yeğenimi kucağıma alacağım gibi salakça espriler de yapmayı ihmal etmiyordu.

Bir anda yumruklanmaya başlayan kapıyla Felix, başının belasının geldiğini anlamıştı. Bir ismi kırk kere anarsanız olacağı budur. Söylene söylene elindeki kahvesiyle kapıya doğru yürümeye başladı. Kapıyı açmasıyla yine bir vampir filminden fırlamış kan emici gibi gözüken kızla karşılaştı. 'Hayır hayır' dedi içinden 'kan emici değil, ruh emici'

"Kapıyı kırmak gibi bir niyetin mi var, diye sormak istiyorum. Fakat geçen hafta onu da yaptın, Elly."

Kıza göz devirdikten sonra kapıda bırakarak içeri yürümeye başladı. Elly ise Felix'in arkasından kahkaha atarak sallana sallana salondaki devasa koltuğa yayılmıştı.

"Bayan Hyun, kahvenize eşlik etmeye geldim. Hadi bana kahve yap."

"Zehir versem."

"Ben de seni seviyorum, tatlım."

Felix kıza son kez göz devirdikten sonra ağzı dolu olursa belki konuşmaz diye düşünerek kahve hazırlamak için mutfağa geçti. Mutfak ve salon aynı yerdeydi. Bu yüzden çenesi hiç durmayan kızı dinlemeye devam etmek zorundaydı.

"İkizim nerde bu arada, sarışın? Bak bu seni aldatıyor falan olmasın. Mahvederim onu."

Felix, elinde iki kahve bardağıyla kahkaha atarak Elly'in yanına oturmuştu. Elindeki kahvelerin birini Elly'e uzattı.

"Sence öyle bir şey olsa sana gerek kalır mı? Kontrolümü kaybetsem yeter. Bak bakalım nasıl siliyorum o azgın boğayı haritadan."

Elly yüksek bir sesle kahkaha atarak Felix'in omzuna bir darbe indirdi.

"Helal sana sarışın. O azgın boğanın hakkından anca sen gelirdin."

Felix, kıza karşı naif bir tebessüm takındı. Ne kadar onu düzenli aralıklarla sinir de etse Elly'i çok seviyordu. Bu ziyaretlerinin çoğunu Felix'in canı sıkılıyordur diye yaptığını biliyordu. Dış kapının açılmasıyla sonunda Hyunjin de gelmişti. Gün içerisinde düzenli aralıklarla çevrede gezerek ortalığı kolaçan edip herhangi bir sorun var mı onu kontrol ediyordu. Bu durumu birine yakalanmamak adına bir rutine çevirmişlerdi.

"Gelmiş bizim cadı yine. Ben sana sevgilimi rahat bırak artık demedim mi?"

"Sus sen Casanova, benim biricik arkadaşımı aldatmaya utanmıyor musun? Seni haritadan silecek şimdi." yüzünü, elinde kahvesiyle yaşanan bu saçma sohbeti izleyen Felix'e çevirdi. "Dimi Bayan Hyun?"

Guard Angels / HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin