Herkese merhaba,
Nasıl hikayeden memnun musunuz?
⚠️ Şimdi bir adet uyarım olacak ⚠️
Öncelikle bu bölümün baya bir kısmı smuttan oluşuyor. Bundan dolayı rahatsız olanlar ve okumak istemeyenler ünlem koyduğum yerden itibaren bölümü atlayabilir. Ayrıca 18 yaşından küçük olan tatlış okurlarımın da okumamasını rica ediyorum.
İyi okumalar, hepinizi öpüyorum.🦋🦋____________________________________
Hyunjin uzanıp arabanın çalma listesine açtı. Neşeli bir müzik çıkar diye ummuştu çünkü başı cama dönük dışarıyı izlerken usul usul ağlayan sevgilisinin biraz da olsa gülümsemesine ihtiyacı vardı. Ne yazık ki arabayı ayarlayan Elly olunca bir anda nefes sesiyle başlayan fazlasıyla erotik bir şarkı arabanın içinde yankılanmaya başlamıştı. Kapatmak için uzanacağı sırada Felix ıslak gözlerine tezat bir gülümsemeyle yüzünü Hyunjin'e çevirdi.
''Tam bir bahar şarkısı, Elly'in işi mi bu?''
Hyunjin bir saniye önce içinden Elly'e sövmekle meşgulken sarışının gülümsemesini görünce o da sıcak bir tebessümle karşılık vermişti.
''Başka bir zaman olsa benim de seçeceğim bir şarkı olurdu ama şu an biraz neşeli bir şeyler olmasını ummuştum doğrusu.''
Felix şarkının sözlerini dinlerken gözyaşlarını silmiş gülmeye başlamıştı. İkinci nakarat kısmı gelince biraz eğlenebileceklerini düşünüp içindeki yok oluşu hissederek irislerinin kırmızı renkle parlamasını sağladı. Ardından bakışlarını Hyunjin'e çevirerek şarkıyı söylemeye başladı.
''Çıldırmak üzereyim, kontrolümü kaybediyorum. Bütün gece ayaktayım yine. Gözlerimi kapattığım o an, tek gördüğüm kırmızı ışıklar.''
Hyunjin için normalde Felix'in kırmızı renkle parlayan irisleri tehlike çanları demekken şu an kırmızı parlamasına karşın gülümseyen yüzü içinde garip bir his uyandırıyordu.
''Kontrolümü kaybettim diyorsun Lix ama bakıyorum içindeki yok oluşu gayet iyi kullanıyorsun. Gülerken irisleri kırmızı parlayan hiç bekçi görmedim. Biz sadece öfkelendiğimizde ortamdaki etkimizi arttırmak için bu hareketi yapıyoruz.''
Hyunjin konuşurken Felix telefonunu arabaya bağlamış nispeten daha neşeli bir şarkı açmıştı. Bir yandan da Hyunjin'i dinliyordu. Söylediklerini düşündü, aslında doğru söylüyor olabilirdi. Felix yok oluşu sadece içinde hissetmek için tehlikesiz bir şekilde ortaya çıkarmıştı. Üstelik öfkeli falan değildi sadece artık adını bile bilmeyen arkasında bıraktığı annesi yüzünden üzgündü. Üzülmek ona bir şey kazandırmadığı gibi onun için ırkına hatta belki de tanrıya karşı duran çocuğu da üzüyordu. Ortamın havasını değiştirmek için gülerek konuşmaya başladı.
''Duygularımız yok diyorsunuz ama bence bütün bekçilerde ciddi bir ego problemi var ve kibir egoyu doğurur. Benden söylemesi.''
Hyunjin olumlu anlamında kafasını salladı. Güçlü olmalarının verdiği biraz egoları olabilirdi ama bunun kibirle bir ilgisi yoktu. Asıl sebebi duygusuz ve acımasız olmalarıydı. Kibir duygusunu hissedebilecek kadar insanları ya da birbirlerini umursamıyorlardı.
''Biraz egoist olmaktan zarar gelmez Lix ama bu durum senin düşündüğün gibi kibirle ilgili değil. İnsanları ya da birbirimizi pek umursamadığımızdan. Ben sadece seni ve Elly'i önemsiyorum.''
Felix bu konunun açılmasından mutlu olmuştu çünkü Elly'in onlara yardım etmesi pek mantıklı gelmemişti. Neticede dediği gibi duygusuz varlıklardı. Neden Hyunjin için kendini riske attığını anlayamamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Guard Angels / Hyunlix
Fiksi PenggemarFelix doğduğu günden beri sebebini bilmeden birilerinden kaçmıştı. Ta ki bir gün barda o siyah saçlı oğlana denk gelene kadar. Küçüklüğünden beri sakladığı güçleri artık sır olarak kalabilecek miydi? Canlılar aleminde nefes alması yasaklanmışken...