Haneler!

Yeni görev

Balaban Bey

Hiç umudum yok, bence gelmeyecek. Görev - iştima derken vakti olmayacak bile, yine onu göremeyeceğim. Burdan ev alacağım yine göreve gidecek sonuçta burdayız diye kalacak değil ya... Yine gidecek, askerlik kolay değil!

Gonca H - Ne düşünüyorsun hayatım?

Dedi elimi tutarak, oteldeydik. Böyle kral dairesi- 3 gün... Bayağı bir tutacaktı, kalamazdık. Tamam zenginiz ama parayı gereksiz yere harcayacağız diye birşey yok. Hem zaten bizimde işimiz var, kalmamız mümkün değil! Bugün yarın yine şirkette toplantı olacak, gitmek zorunda kalacağım. Şirketime bir zaman sonra sahip çıkmam gerekecek, yine yoğunluk olacak. Bu yüzden işimi kardeşlerimden birine devretmek istiyorum. Çünkü yoruldum, daha fazla ilgilenecek halim yok. Sağlık durumum ciddiye bindi, kalbimin durumu kötüye gidiyor. En iyisi emeklilik, kafa dinleme zamanım geldi.

Gonca H - Balaban!

- Böyle olamaz Gonca'm, Ferkan haklı kalamayız. Iş - güç var, gitmezsek onlar aksar.

Gonca H - Ama Ferkan...

- Asker o, hemde iyi bir asker! Elbet kendini korur, savaşmaktan geri durmaz, vatana hizmetten kaçmaz benim oğlum. Hem burda kalsak bile ona bir faydamız olmayacak sadece ayak bağı olacağız. Hemde sırf burdayız diye saat başı yada günde 1 kez gelemeyecek, aksine hergün göreve gidecek.

Gonca H - Gidiyoruz öyle mi?

Dedi mırıldanarak, aklından ne geçiyorsa bir aydınlanmış gibiydi. Kesin yine alış veriş düşünüyordu, zaten aklı fikri ordaydı, maşallah başka bir derdi yoktu.

Ferkan'ım keşke kalabilsem, keşke biri bana burda kalınca seni daima göreceğime dair bir söz verse... Görebilsem, keşke zamanında seni Yaver'den koruyabilseydim de benden kopmasaydın. Ben sana tam olarak doyamadım ki, tez ayrıldık. Bu sefer aramıza mesleğin girdi. Peki alerjik durumun, hiç bu nedenle tekrar fenalaştın mı? Sana soramadığım, içimde kalan o kadar çok sorular var ki anlatamam. Tek umudum kendine iyi bakıyor olmam, ben seni ve diğer askerlerimizi allah'a emanet ettim. Ben senden razıyım, allah'ta senden razı olsun.

- Kalmanın bir faydası yok sadece bu otele boş yere para kaptırmış olacağız.

Gonca H - Haklısın, hem ben burda isteğim kadar alış veriş yapamam. Isteğim marka ayakkabılar burda olmaz.

- Pes atrık Gonca, ben ne diyorum sen ne diyorsun? Aklın fikrin alış veriş!

Gonca H - Zaten kalmayacağız ki bana neden kızıyorsun? Ben sadece kendimi oyalamaya çalışıyorum, hem Ferkan'a da yeni şeyler alır odasına koyarım.

Ne saçmalıyor bu ya? Ne eşyası ne kıyafeti? Ulan sanki benim çocuğum sırf onları aldı diye gelebilecek. Böyle boş işle uğraşacağına namaz kılıp oğluna dua etse sanki ölecek. Ne güzel ilk zamanlarda birlikte namaz kılardık ama sonra hep bir bahane buldu. Hep bahane üreterek vazgeçti.

- Boş işle uğraşmak yerine git dua et Gonca, zira oğlunun mala mülke ihtiyacı yok. Onun tek ihtiyacı var, o da dua!

Gonca H - Haklısın özür dilerim, hey nereye?

- Abdest alacağım.

Dedim lavaboya yol alarak, oğlum için yapabileceğim tek şey allah'a dua etmekti. Gerisi cidden yalandı, yok ağladım yok üzüldüm.... Bunların Ferkan'ıma hiçbir faydası yoktu, onun tek ihtiyacı dua idi. Onu allah'ım koruyacaktı.