Bir kızın babasına güvenişi!

503 40 53
                                    

Ferkan Kurtuluş

  Eve geldim ama bu defa dostum, devrem yoktu. Hâlâ görevdeydi, komutanın dediğine göre de gelmelerine daha çok vardı. Ev boştu, tahminen birkaç güne timle bana da görev çıkardı. Ne de olsa biz dursak bile kalleşler asla durmazdı yoksa itlere rahatlık batardı. O şerefsiz piç kurularını tek tek öldüreceğiz, biliyorum yine yeniler gelecek. Ama en azından şehitlerimizin kanı temizlenecek, ne de olsa şerefsiz piç kurularının elinde çok kan var. Çocuk mocuk demeden herkesi öldürüyor...

- Düşüncem bile küfürbaz, en iyisi yemek yiyeyimde kendime geleyim.

  Off kesin dolapta boştur, zaten en son ben memlekete gittim Uraz'da göreve gittiydi. Hadi bakalım Ferkan dolapta 2/3 tane zeytin bulsan yine iyidir. Isteksizce dolabı açıp boş dolaba ba... Ananı kuzu incik mi la o? Oha pilav - ezo gelin - börek bile var. Hayal mi görüyorum la gece gece?

- Allah'ım bu nasıl rüya? Kim yaptı bunları? Ev boş değil mi?

  O anda guruldayan karnımla göz devirerek temiz bi tabak ve çatal aldım, şimdilik şu güzel kuzu incikten alayım. Sabah ne olduğunu bakarız, ne de olsa aç ayı dahi oynamıyor. Bense açken ben olmaktan çıkıyorum. Neyse ben susayım da karnım doysun.

Ertesi gün 8.10...

- Bayağı uyumuşum ha, çoktan 8 :10 olmuş.

  Güzelce elimi yüzümü yıkadıktan sonra uykum azda olsun açılmıştı, askeriyeye gitmem lazım. Bi üstte bizim timden 4 kişi vardı, arada bi yaramazlık yaparlardı ama nedense bu defa sessizlerdi. Neyse hele bi askeriyeye gideyim, bensiz ne ettiler diye bakarım. Kim bilir belki bugüne görev gelir. Yavaşça dolabı açtığımda üniformalarım karşıma çıktı, dolabımda yedeklerde vardı. Kurşun yarası aldığımda maf olanlarda vardı, acaba boş bi anda bi terziye mi gitsem? Belki terzi o yırtıklara çere bulur. Hemen üniformamı giyip odadan çıktım, zaten yeterince uyudum. En iyisi gideyimde birde laf yemeyim.

Yazar:

   Hemen bi taksi çevirip arkaya tarafa geçti, zaten asla yan tarafa binmezdi. Gerek yoktu, arka koltuk her daim iyiydi. O sadece babasının veya abisinin kullandığı araçta yan tarafa binerdi. Başka türlüsü imkansızdı, en azından taksici de tanıdıktı, bu taksiciye arada bir denk gelirdi. Tek kötü yanı dedikoduyu vede sorgulamayı çok severdi. Ağzı çok boş laf yapardı.

Taksici - Günaydın komutan.

Ferkan - Günaydın Abdullah amca.

Abdullah - Sizin lojmana bi misafir bıraktım, geldi mi?

  Evet bu taksici dün Manolya'nın bindiği taksinin söförüydü. Ferkan bu adama arada bi denk girdiği için adını, ne olduğunu iyi bilirdi. Fakat şuan ne demek istediğini anlamamıştı, bu nedenle kaşlarını çatarak lafa girmişti. 

Ferkan - Ne misafiri?

Taksici Abdullah - Kız kardeşinizmiş.

Diyince Ferkan'ın çatık duran kaşları daha çok çatılmıştı. Onun kız kardeşi yoktu sadece amca kızları vardı, onlarda zaten en son gördüğünde Istanbul'daydı. Peki gelen kişi tam olarak kimdi? Işte bunu bilmiyordu, acaba diyordu, acaba Aşkım yenge mi geldi? Çünkü dolapta da bir sürü güzel yemek vardı. Hemde yenge hanım hamarattı, elinden her iş gelirdi.

Ferkan - Benim kız kardeşim yok ki, erkek kardeşim var.

Taksici Abdullah - Affet yanlış hatırladım, zaten kızda senin için "abim değil ama allah izin verirse kocam olacak!"  gibisinden şeyler dedi.

Haneler!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin