Bembeyaz gökdelenlerden oluşan bu devasa uçan şehre attıkları ilk adımdan itibaren başlarına alışılmışın dışında olaylar geleceğini hissetmişlerdi.
Shiro, sol elini örten sargıları çözüp tamamen iyileşmiş eline baktı [Shiro: Mekadan kalan nitro gitmiş...]
[Rei: Ormanın Leydisi yapmış olmalı.]
[Lyla: Daha iyi hissediyor musun Shiro?]
[Shiro: Kafam biraz bulanık gibiydi... Şimdi daha iyiyim.]
[Rei: Öyleyse bunu alabilirsin.] cebinden, sargılarla sarılmış bir nesne çıkarıp Shiro'ya verdi [Rei: Yıldırım katanan bunun içinde. Kendine gelene kadar saklayayım dedim.]
[Shiro: Sağ ol Rei.] gözlerinden yaşlar damlıyordu [Shiro: Ben... her şeyi kaybettim...]
[Lyla: Elimizden geleni yaptık Shiro.]
[Shiro: Leonhardt diye birinin anılarına siz de sahipsiniz değil mi?]
[Rei: Evet, o da Ormanın Leydisinin işi olmalı.]
[Shiro: Sizce onu bulursak diğerlerini geri getirebilir miyiz?]
[Lyla: Ölümsüzlüğe ulaşıp ulaşmadığını bilmiyoruz. Ulaşmışsa bile ölüleri geri getirebilir mi?]
[Shiro: Denemeye değer.]
[Rei: Nereden başlıyoruz?]
[Shiro: Hiçbir fikrim yok...]
[Lyla: Vay canına! Buradaki arabalar çalışıyor!] az önce önlerinden geçen arabayı işaret etti.
[Shiro: Konumuz o değil...]
Kafasını kaşıdı [Lyla: Pardon... Sanırım şehirde biraz dolaşırsak bir şeyler bulabiliriz.]
Şehirdeki şaşkınlıklarla dolu gezintilerinden sonra hava kararmaya başlamıştı. Parktaki bir banka oturup nefeslendiler.
[Lyla: Çok garip bir şehir... Çok sessiz.]
[Rei: İnsanlar da öyle. Kimse kimsenin varlığına aldırış etmiyor.]
[Shiro: Bir kişi var ki, hepsinden garip.] arkalarındaki ağacın arkasından onları gözetleyen erkek çocuğuna baktı. Çocuk hemen kendini gizlemek için saklanmıştı.
[Lyla: Sanırım onunla konuşabilirim.] kalktı ve yavaşça ağaca yaklaştı [Lyla: Afedersin, bizi takip ettiğini gördük ve bir şey mi istiyorsun diye merak ettik. Korkma, sana zarar vermeyeceğiz.]
Ağacın arkasından fırladı. Beyaz saçlı, siyah gözlüydü [Çocuk: İşte! İşte! Diyerlerinden farklısıız!]
[Lyla: Ne anlamda?]
[Çocuk: Herkez kendi kendine yaşıyo ve kimse birbiriyle konuşmuyo ama siz farklısıız!]
[Lyla: Sen de onlardan farklı gibisin. Bunun özel bir sebebi var mı?]
[Çocuk: Ben aylemle aşada yaşıyom! Aylem ve ben onlar gibi deyiliz!]
[Lyla: Bizi ailene götürebilir misin?]
[Çocuk: Aşası kötü kokuyo ama gidebiliiz!] onlara kendisini takip etmelerini işaret etti ve koşup parkım ortasındaki bir rögar kapağını kaldırdı [Çocuk: Haydi!]
İçeri atladılar ve dar tüneller boyunca ilerleyip nihayet nehir gibi akan bir hatta çıktılar. Hat, boylu boyuna bir mahalle gibi inşa edilmişti ve iki tarafı birbirine bağlayan köprüler vardı.
[Ostad: Bura Ostad! Benim adım da Ostad biliyonuz mu?]
[Lyla: Memnun olduk Ostad, ben Lyla. Şu beyaz saçlı abi Shiro ve ufaklığın adı ReIIIH!] ufaklık lafı yüzünden son anda Rei tarafından kıçı cimciklendi.
[Ostad: Gelin bakın bura benim ev!] evin kapısını açıp içeri daldı. İçerisi gayet şık görünüyordu ve ortadaki koltuk takımımda oturan yaşlı bir adam vardı.
[Shiro: Ş- Şu yaşlı adam.?!]
[Yaşlı Adam: Sen mi geldin Ostad? Yine yüzeye çıkmadın değil mi?]
[Ostad: Yanımda yabancılar getidim dede! Aynı bizim gibi aykırılar!]
[Yaşlı Adam: Onları hissedebiliyorum. Özellikle içlerinden biri çok tanıdık.]
[Shiro: Sen mağaradaki adamsın!]
Yaşlı adam ayağa kalktı [Yaşlı Adam: Doğru kişiyi seçmişim demek.] Shiro'ya yaklaştı [Yaşlı Adam: Kadim büyülü güçleri devraldığımda, kehanetteki kişinin ben olduğunu sanmıştım... Meğerse o kişiyi seçecek olanmışım sadece.]
[Lyla: Fargus'un bahsettiği, aşağıdaki şehre değişim getirmeyi deneyen kişi... O sensin...]
[Yaşlı Adam: O zamanlar gençtim elbet. Büyük bir savaşın fitilini ateşledim ve yaşlanana kadar savaştım. Savaşı kaybettikten sonra burada bir yerleşke kurmaya karar verdim. Seni seçtiğimde evlat, başaracağını biliyordum.]
[Shiro: Ama ben hiçbir şeyi değiştiremedim... Benim yüzümden bütün şehir yok oldu...]
[Yaşlı Adam: Değişim her zaman iyi yönde olmak zorunda değildir. Değişim, sonraki adımı atmaktır. Emin ol aşağıda kalan toplamalar bu değişimi hissedecek ve yarım bıraktığım iş tamamlanacak. Hepsi senin sayende evlat.]
[Shiro: Peki şimdi ne yapmalıyım? Leonhardt'ı bulup öldürmem mi gerekiyor?]
[Yaşlı Adam: Bu kararı ancak sen verebilirsin. Kaderin olan değişim, gittiğin her yeri kapsıyor.]
[Shiro: Öyleyse bana Leonhardt'ın yeri lazım.]
[Yaşlı Adam: Şehrin en uzun binasının tepesinde yaşıyor ama binanın her katı bambaşka bir şehir gibi. Üst katlara çıktıkça o katlarda yaşayanların statüleri de giderek artıyor.] elini Shiro'nun göğsüne koydu [Yaşlı Adam: Eğer en tepeyi hedefliyorsan, kadim güçlerimi sana aktarmak en doğrusu olacaktır. Bu güçlerin asıl sahibi sensin.]
[Shiro: Sana ne olacak peki?]
[Yaşlı Adam: Sen ve arkadaşların hariç herkesin hafızasından silineceğim.]
[Ostad: Dede! Nolur gitme!]
[Yaşlı Adam: Bol şans evlat.] gözlerini kapadı ve büyük bir parıltı belirdi. Göz açıp kapayıncaya kadar yaşlı adam kaybolmuştu.
[Shiro: Benimle olduğunu hissedebiliyorum...] yumruğunu sıktı [Shiro: Sağ ol moruk.]
[Ostad: Evime hoş geldiiz! İstediiniz kada kalabilisiiz!]
[Lyla: Sağ ol Ostad.]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kristal Gül Serisi 7: Eclipse of the Wonderland
Viễn tưởngÖNCEKİ KİTAPLARI OKUMADAN OKUYABİLİRSİNİZ AMA TAM KEYİF ALMANIZ İÇİN ÖNCEKİ KİTAPLARI DA OKUMANIZI ÖNERİRİM! Ne kendisi hakkında ne de nerede olduğu hakkında hiçbir fikri olmayan bir gencin kıyamet sonrası başkalaşmış topraklarda hayatta kalma ve ku...