Sabah olduğunda kalede kaldıkları odasından çıktı Shiro. Başı birazcık ağrıyordu ve zihni bir şeyleri atlıyormuş gibi hissediyordu. Kendi odasının yanındaki odanın kapısını çaldı ama kapıyı kimsenin açmadığını ve kapının zaten açık olduğunu gördüğünde "İçeri geliyorum!" diye seslenip kapıyı açtı. İçeride, dağınık bir yatak ve yerdeyse sarı, tüylü bir şapka vardı. Birden odaları karıştırdığını fark etti ve kapıyı kapatıp diğer odanın kapısını çaldı.
Kapı, Hulg tarafından açıldı [Hulg: Hazırlanmışsın bile.]
[Shiro: Yan odada kim kalıyordu?]
[Hulg: Bilmiyorum. Sorun mu var?]
[Shiro: Hayır...]
Odadan çıktı ve koridor boyunca yürümeye başladılar [Hulg: Zehir hakkında bir şey bulabildin mi?]
[Shiro: Hiçbir şey bulamadım. Belki de zehrin kaynağına, Gilgenroam'a gidip soruşturmalıyım.]
[Hulg: Orası artık sınırlarını tamamen kapattı diye duydum. Yanında Gilgenroam soylusu gibi üst mertebe biri olmadığı sürece içeri girebileceğini sanmıyorum.]
[Shiro: Öyle birini nasıl bulabiliriz?]
[Hulg: Bulamayız.]
Artık kaleden çıkmışlardı. At arabalarının yanına gidip birkaç şey atıştırdıktan sonra oturup biraz daha kafa yormaya çalıştılar ama büyük bir çıkmaza sürüklenmişlerdi.
Sohbetlerine devam ettikleri esnada ağlayarak gelen bir kız çocuğu gördüler.
Shiro hemen kalkıp kızın yanına gitti ve iyi olup olmadığını sordu ama kız konuşmuyordu.
[Hulg: Sorun nedir evlat?]
Kızın arkasından bir kadın koşarak geldi [Kadın: Ah, kusura bakmayın lütfen! Kendisi sağırdır ve bazen böyle kaçar.] kızın elini tuttu.
[Shiro: Bir sorunu olmadığına emin misiniz?]
[Kadın: Ben de ne olduğunu anlayamıyorum. Bazen babasının eski kıyafetlerini bana gösterip ağlıyor ve bazen de hortlak görmüş gibi kaçıyor. Babası o doğmadan önce savaşta öldüğü için ona yetemediğimi anlıyorum ama...]
Shiro, eğilip kızın kafasını okşadı. Kız ise Shiro'nun, kafasını okşayan elini tutup onu çekiştirdi.
[Kadın: Saygısızlık yapıyorsun kızım!]
[Shiro: Beni bir yere götürmek istiyor gibi.] kızın peşine takıldı.
[Kadın: Gerçekten zahmet etmenize gerek yok.]
[Shiro: Sorunu görmek isterim. Hulg, sen burada kal, ben birazdan burada olacağım.]
[Hulg: Tamamdır.]
Küçük kız ile şehir meydanına kadar geldiler ve bir eve girdiler. Kız, Shiro'ya yemek masasına oturmasını işaret etti ve başka bir odaya gitti.
[Kadın: Çay alır mısınız?]
[Shiro: Zahmet olmasın teşekkürler.]
Kısa süre sonra kız elinde birkaç kıyafetle geri geldi ve kıyafetleri masanın üstüne koydu.
[Shiro: Bunlar babasının mı?]
[Kadın: Evet.]
Kız, masadaki paltoyu koklayıp Shiro'nun burnuna uzattı. Paltoda ağır bir tütün kokusu bulunuyordu.
[Shiro: Eşiniz tütün kullanır mıydı?]
[Kadın: Evet.]
[Shiro: Eşiniz uzun zaman önce öldüyse bu kıyafetler nasıl hâlâ bu kadar sert bir şekilde tütün kokabiliyor?]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kristal Gül Serisi 7: Eclipse of the Wonderland
FantasíaÖNCEKİ KİTAPLARI OKUMADAN OKUYABİLİRSİNİZ AMA TAM KEYİF ALMANIZ İÇİN ÖNCEKİ KİTAPLARI DA OKUMANIZI ÖNERİRİM! Ne kendisi hakkında ne de nerede olduğu hakkında hiçbir fikri olmayan bir gencin kıyamet sonrası başkalaşmış topraklarda hayatta kalma ve ku...