[Shiro: Yine benim yüzümden!] kafasını duvara vurdu [Shiro: Aptal! Aptal!] tekrar vuracakken Lyla onu engelledi.
[Lyla: Ne yaparsak yapalım, onun bir ilüzyon olduğu gerçeğini değiştiremeyiz.]
[Shiro: Lanet olsun!] duvara yumruk attı ve ayağa kalktı [Shiro: Artık geri dönemeyiz.] kapınının dışında toplanan ordunun seslerini duyabiliyordu.
[Lyla: İnsanların biraz daha zamana ihtiyacı var Shiro.]
[Shiro: Taşları verir misin Lyla.]
[Lyla: Seni tekrar geri getiremeyebilirim... Başka bir yolu yok mu..?]
[Shiro: Savaşmazsak bizi köşeye kıstırıp yok edecekler.]
[Lyla: Ne olursa olsun gitmene izin vermeyeceğim.] taşları Shiro'ya uzattı.
[Shiro: Sizin için karşı koyacağım.] taşları aldı ve Lyla'nın göbeğini okşayıp dışarı çıktı.
Zırhlı küçük mekalara binmiş askerler ve zırhlı araçlar aralıksız ateş ediyordu.
[Shiro: RAAARGH!] karanlık enerjiyle kaplanarak belli belirsiz bir tazı misali hızlı bir şekilde mekalar ve araçlar arasında gezinip hepsini teker teker yok etti.
[???: Ortalığı bu kadar karıştırdığın yeter!] savaş alanının dumanları arasından çıkan bir adama aitti bu ses. Adamın askeri techizatı ve büyük bir plazma kılıcı vardı. Sol gözü yaralı, siyah saçlı ve sakallıydı.
[Shiro: LEONHARDT GELENE KADAR DURMAYACAĞIM!]
[???: Tanrı Leonhardt'ı istiyorsun demek. Onun muazzam gücü yerine senin gibilere kolayca yetecek mütevazı bir güç gönderdi.] sırtındaki plazma kılıcını çekti [Danmar: Anti Büyü Timi Komutanı Danmar!]
[Shiro: Afilliymiş!] su dalgalarına binerek Danmar'a ulaştı ve katanası ile saldırdı ama Danmar, kırmızı plazma kılıcı ile onu engellemişti.
[Danmar: Beni zahmete sokmayıp dibime geldiğin için teşekkürler!] karnının iki yanında bulunan mekanizmalardan ateşlenen kancalı zincirler, Shiro'nun bedenine saplandı [Danmar: Yok sana büyü kullanmak!]
Shiro, geri sıçradı ama zincirler uzayarak bedeninde kalmaya devam etti. Onlar kesmeye çalıştı ama başaramadı. Yerinden de sökemiyordu onları bir türlü çünkü bedenine saplanan kancalar açılmış ve bedenine sıkıca kaynamıştı. Zincirlerden salgılanan bir enerji yüzünden büyü de kullanamıyordu.
[Danmar: Her seferinde aynı surat! Ahaha!] zincirleri aniden sardı ve kendisine yaklaşan Shiro'nun suratına bir yumruk indirip onu yere çaktı.
[Shiro: Ah!] zamanı durdurmaya çalışmıştı ama o da çalışmadı.
[Danmar: Tanrımızın teknolojisine boyun eğ toplama!] ayağıyla Shiro'nun kafasına bastı [Danmar: İki üçkağıtçıdan yüz buldu diye aldığı sik kadar büyülerle Tanrımıza kafa tutan ahmakların sonu budur!] savaş alanına baktı [Danmar: Ama sende farklı bir şey var... Sadece hava ve su kullananlardan değilsin. Suyun yanında bir şey daha kullanıyordun. Yeni bir orospu mu türedi lan?!] daha sert bastı.
[Shiro: O ağzını...]
[Danmar: Ne oldu? O karanlıklı orospu yakının mıydı?] kılıcını Shiro'nun sırtına sapladı.
[Shiro: RRRAAAAAAGHHHH!]
[Lyla: SHIRO!] tabancasını ateşledi ve Danmar'ı sol kolundan vurdu. Ostad ile yüzeye çıkmıştı.
[Shiro: Hayır Lyla!]
[Danmar: Başka bir orospu daha.] Shiro'yu zincirlere dolayıp zinciri kopardı ve onu yerde, kılıç ile yere saplanmış halde bıraktıktan sonra Lyla'ya doğru yürüdü.
[Lyla: Yaklaşma!] birkaç el daha ateş etti. Danmar, yediği mermilere rağmen durmuyordu.
[Danmar: Sizin gibi orospular yüzünden acı hissimi kaybettim. Hayati noktalarımsa iskeletime kaynaklanmış dayanıklı plakalarla korunuyor.] Lyla'nın eline bir tokat attı ve silahını düşürttükten sonra kızı boynundan tutup yukarı kaldırdı.
[Lyla: Khh!]
[Ostad: Bırak!] Danmar'ın bacağını yumrukladı fakat yediği tekmeyle birlikte yere yapıştı.
[Shiro: LYLAAAAA!]
[Danmar: Siz var ya... Acı çeker gibi yapıp zevk alırsınız. Tabii, beyninizi deşmediğim sürece-] arkasındaki zincir sesini duyup kafasını çevirdiğinde Shiro'yu ayakta dikilirken gördü. Ostad ise yanındaydı [Danmar: Koduğumun veledi...]
Tuttuğu plazma kılıcını, kancaların saplandığı yerlere saplayıp iyice deşti ve kancaları çıkarıp kılıcı kapattıktan sonra kabzasını beline astı [Shiro: RRRAAAAAARRRGHHHH!] zamanı durdurup karanlığa karıştı ve Danmar'ın önünde belirip Lyla'yı elinden aldıktan sonra kafasını yere çarpıp zamanı tekrar başlattı.
[Danmar: Guh!]
Adamın kafasını yerden kaldırıp defalarca kez yere çarptı [Shiro: OROSPU ÇOCUĞU!]
[Danmar: Aargh!] kafası yere tekrar çarpacaken kollarından destek alıp Shiro'nun beline sarıldı ve kollarında bulunan, zincirlerle aynı malzemeden yapılma dikenleri ona saplayıp onu yere düşürdükten sonra yüzünü yumrukladı. Dikenler, Shiro'ya saplı kalmıştı [Danmar: Senin gibi kaç tane harcadım ben be!]
[Shiro: Gah!] Danmar'ın yumruklarını tutup mekanik kolunun avucundan bir bıçak çıkarıp adamın elini deldikten sonra adamın elini bükerek kafasının soluna sapladı. Adamın kafası yerine kolundaki bıçak, derisini yardıktan sonra bükülmüştü.
[Danmar: Haaahahaha!] Shiro'nun mekanik elini kavrayıp çekti ve dirsek hizasına tekme atarak kolu söküp attı [Danmar: Diğerini de halledelim!] diziyle Shiro'nun göğsüne bastırıp iki eliyle Shiro'nun sol kolunu kavradı ve çekti.
[Shiro: Arrrgh!]
[Lyla: SHIRO!] Danmar'ı sırtından tutup çekmeye çalıştı.
[Danmar: Siktir git orospu!] tek dirsek darbesiyle Lyla'yı bayılttı.
[Shiro: AAAAARRGHHH!]
[Ostad: Shiro abi!] yerden Lyla'nın tabancasını alıp Danmar'a ateş etti. Yine işlememişti.
[Danmar: Kopmuyorsa kırarım!] tek hamlede Shiro'nun kolunu kırdı.
[Shiro: AAAAH!]
[Danmar: Sizi solucan gibi kıvranırken izlemeye bayılıyorum!]
[Shiro: Ostad! Lyla'yı aşağı taşı!]
[Ostad: Taam!] Lyla'ya doğru koştu ve kızı omuzlarından tutup sürükledi.
[Danmar: Şu halde onu mu düşünüyorsun? Şu orospunun mal baya sağlam olmalı.]
[Shiro: Şimdi!]
[Ostad: Haaaah!] kendisi kadar olan plazma kılıcını Danmar'ın sırtından sapladı. Danmar'ı delip geçen kılıç, Shiro'nun karnına da saplandı.
[Danmar: Onu ne ara aldı şu piç?!]
[Shiro: Lyla kendini tehlikeye atıp kılıcı çaktırmadan benden aldı.]
[Danmar: Beni çekmeye çalışmıyordu demek şu orospu...]
[Asker: Efendim!] aşağıdaki askerler yüzeye çıktı ve Danmar'ın etrafını sardılar.
[Shiro: Uzak durun!]
[Danmar: Siz de tavşan gibi üremişsiniz!] kılıcı tutup kapattı ve ayağa kalkıp tekrar açtı [Danmar: Kılıcımı getirdiğin için sağ ol evlat.] Ostad'a bir tekme daha attı.
[Shiro: Senin işin benimle! Bırak onları!]
[Danmar: Kendileri kaşındı.]
[Shiro: KAÇIN!] askerler kıpırdamadı [Shiro: BU BİR EMİRDİR!]
[Asker: Bize savaşma cesareti veren efendimizi terk etmeyeceğiz!]
[Shiro: HEPİNİZ ÖLECEKSİNİZ!]
[Asker 2: En azından özgürüz efendim!]
[Shiro: HAYIIIR!]
Danmar, kılıcı etrafında bir kere çevirerek bütün askerleri ortadan ikiye ayırdı. Askerlerin kanları, üzerlerine yağıyordu.
[Shiro: HAYIIIIIIIIIIIIIR!]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kristal Gül Serisi 7: Eclipse of the Wonderland
FantasyÖNCEKİ KİTAPLARI OKUMADAN OKUYABİLİRSİNİZ AMA TAM KEYİF ALMANIZ İÇİN ÖNCEKİ KİTAPLARI DA OKUMANIZI ÖNERİRİM! Ne kendisi hakkında ne de nerede olduğu hakkında hiçbir fikri olmayan bir gencin kıyamet sonrası başkalaşmış topraklarda hayatta kalma ve ku...