KÖPRÜ SAVAŞI

8 1 0
                                    

Hazırlıkların 1. ayı...

[Xander: Hazırlıklar tamamlandı efendim.] parmaklıkların önünde durmuş, köprüyü seyreden Shiro'ya seslendi.

[Shiro: Beklediğimden erken oldu.]

[Xander: Bayan Lyla sayesinde silahlar hızlıca tamamlandı. Mühimmat üretmeyi bile birkaç kişiye öğretti.]

[Shiro: Kaç savaşçımız var?]

[Xander: Malzememiz kısıtlı olduğu için 10 kişi kılıç ve kalkan aldı. 15 kişi ateşli silahlarıyla birlikte savaşmaya hazır. 5 doktorumuz, 5 mühimmat üreticimiz var. 7 çocuk ve 4 yaşlı ise bizi en arkadan takip edecek. Onlara göz kulak olması için söylediğiniz gibi 3 kişi ayırdık.]

[Shiro: Güzel.] Xander'e döndü [Shiro: Başlayalım o zaman.]

[Xander: Emredersiniz!]

Kısa süre sonra herkes köprünün girişinde toplanmıştı.

[Shiro: Önceliğimiz, Xander'in bariyerlerinin arkasında kalmak ve ilerlemek. Köprü temizlenene kadar savaşçılar dışında kimse köprüye girmesin. Gelmek için savaşçıların karşıya geçmesini bekleyeceksiniz. Karşıya ulaştığımızda Xander ve Rei, geri dönerek sizi karşıya geçirecek. Köprüde yaralananlar olması durumunda Rei, yaralıları doktorlara götürecek. Şimdi son kontrolleri yapalım ve gidelim.] hazırlıklarını yapan insanların arasında yürürken Lyla ile karşılaştı.

[Lyla: Shiro.]

[Shiro: İyi misin Lyla?]

[Lyla: Biraz midem bulanıyor ama iyiyim.]

Lyla'nın yanağını okşadı [Shiro: İstersen seni kasabaya götürebilirim. Savaş bitince seni alırım.]

[Lyla: Hayır, seninle kalacağım.]

[Shiro: Emin misin?]

[Lyla: Arka tarafı organize eden biri olmalı.] gülümsedi [Lyla: Beni düşünme sen.]

[Shiro: Düşünmediğim bir saniye bile yok ki.] gülümsedi.

[Lyla: Seni seviyorum.] Shiro'nun dudağına bir öpücük kondurup çalışmaya döndü.

Dakikalar sonra herkes hazırdı. Shiro, Xander ve Rei öncülüğünde bütün savaşçılar köprüye akın etti.

Karşı taraftaki askerlerin cevabı hemen geldi ve mermi yağmuru başladı.

Xander'in 2 bariyeri büyük bir kısmı korumaya yetiyordu.

[Shiro: Ateş!] silahlı birlikler, bariyerlerin arkasına ateş etti. Suyun saydamlığı sayesinde önlerini görebiliyorlardı ve mermiler arka taraftan geçebiliyordu.

Köprünün çeyreğine ulaştıklarında, karşı tarafın kılıçlı ve kalkanlı askerleri taaruza geçti.

[Shiro: Geliyorlar!]

Kalkanlarıyla mermileri engelleyip bariyerleri aştılar.

[Xander: Akış!] elinde sudan bir kılıç yarattı ve askerlerle savaştı. Ön saflar birbirine girmişti.

[Rei: Kaçak var!] ön saftan sıyrılıp arkadaki tüfekli askerlere doğru koşan askerin peşine takıldı.

Beep Beep Beep...

3. biplemeden sonra koşan asker aniden havaya uçtu.

Tüfekli askerlerin çoğu patlamanın menzilindeydi. Bazıları şok dalgasıyla birlikte köprüden aşağı düştü ki bunların arasında ön saflarsaki askerler de vardı. Rei, istemsizce aktifleşen ablasının gücü ile kendisini korumuştu.

Kısa süren kulak çınlamasından sonra Shiro kendine geldi [Shiro: H- Hayır!] toz bulutu görüşünü kapatıyordu.

[Xander: Efendim...] Shiro'ya yaklaştı [Xander: İyi misiniz..?]

[Shiro: Bariyerlerini açık tutmaya devam et! Toparlanmalıyız!] toz bulutunun içinden çıkan askeri katanasıyla ikiye böldü [Shiro: Gelmeye devam ediyorlar!]

[Xander: Özür dilerim... Efendim...] yüz üstü yere kapaklandı. Sırtı kanlar içerisindeydi ve her tarafına ince iğneler saplanmıştı.

[Shiro: Xander!] etrafına baktığında kendi bulunduğu yer hariç her yerde iğneleri görebiliyordu [Shiro: B- Beni korumak için!] başka bir askeri kesti. Gözleri dolmuştu [Shiro: Kendini feda ettin!] yere eğildi ve Xander'in belinde asılı duran su taşını alıp boynuna astı [Shiro: Bunu onlara ödeteceğim... Ödeyeceksiniz!] bağırmasıyla birlikte havadaki nem tanecikleri bir araya gelerek yağmur gibi yağdı ve toz bulutu temizlendi.

Yüzüne damlayan yağmura elini uzattı [Rei: Kapalı alanda yağmur..?] arkasına baktı ve Shiro ile Xander'i gördü. Askerler savaşmaya devam ediyordu [Rei: Bunu Shiro mu yapıyor..?]

Köprüyü tamamen kaplayacak bir bariyer yarattı ve zamanı durdurup kalan düşmanları temizledikten sonra birliği tekrar topladı. 4 savaşçı, 6 tüfekli asker kalmıştı. Hepsi yaralıydı.

[Rei: Özür dilerim, benim yüzümden oldu...]

[Shiro: Bunun tek suçlusu karşımızdakiler.]

[Asker: Kimsenin devam edecek hali kalmadı efendim... Ne yapacağız..?]

[Shiro: Rei, herkesi doktorlara ulaştır.]

[Rei: Tek başına mı devam edeceksin?]

[Shiro: İhtiyarın bana verdiği güç buydu. Kutsal varlıkların gücüne hükmetme gücü. Xander bu taşın gücünü kullanıyordu ama ben, taşın gücüne hükmediyorum. Taşın koyduğu sınırları aşabiliyor ve onu istediğim gibi kullanabiliyorum. Xander, Suyun Leydisinin yarattığı ve gerçek varisini bekleyen bir ilüzyondu aslında.]

[Rei: Nasıl yani..?]

Xander'in suya dönüşüp köprüden aşağı akan bedenini gösterdi [Shiro: Suyun Leydisi başından beri Xander'di.] boynuna asılı taş, bedeniyle bütünleşerek kayboldu.

[Rei: Burayı sana bırakıyorum o zaman.]

Boynunu kıtlattı [Shiro: Ekip işine hiç alışamadım zaten.] bariyerden dışarı fırladı ve sudan yarattığı bıçakları askerlere fırlatıp zamanı durdurduktan sonra önüne geleni kesip biçti ve zaman tekrar aktığında bir yığın cesedin arasında buldu kendisini.

4 kollu mekanik askerler çıkageldi ancak hepsine ince havadan yarattığı su toplarıyla kısa devre yaptırdı. Peş peşe gelen askerlerin hepsinin ayaklarının altındaki zemini suyla kaplayıp yıldırım katanasının yıldırımlarını suya sokarak hepsini kızarttı. Artık bu savaş, tek taraflı bir katliama dönmüştü. Askerlerin kanı, suya karışıp gidiyordu. Yağan yağmur, incecik iğneler halinde yağıyor, askerlerin zırhlarını delip geçiyordu.

Karşıya geçtiğinde, yüzlerce ceset ve devasa bir kapı vardı önünde. Üstünde 2. kat yazan bu kapıyı gördüğünde anlamıştı Shiro. Çoktan Leonhardt'ın kulesinin 1. katını tamamlamıştı.

Kristal Gül Serisi 7: Eclipse of the WonderlandHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin