KAMP

25 3 0
                                    

Ağaçların arasında ilerlerlerken Shiro, bazı ağaçların üzerinde oyulmuş çeşitli şekiller gördü ve sordu:

[Shiro: Şu şekiller...]

[Aisha: Kampımın yolunu bulabilmek için sadece benim anlayabileceğim işaretler çiziyorum gittiğim yollarda. Eğer şekilleri belirli bir sıraya göre göre takip edersek kampıma varacağız.]

Sağ ve solda iki şekil gördü Shiro, Aisha sağa dönmüştü [Shiro: O yönden gelmedik mi?]

[Aisha: Eğer işaretleri tek yöne doğru takip edersen tuzaklarıma gidersin. Düşmanlardan böyle koruyorum kampımı.]

[Shiro: Ya ben de düşmansam?]

[Aisha: Burada kimsenin niyetini anlamak mümkün değil Shiro. Kimse uyandığında iyi ya da kötü olması konusunda direktifler almıyor. Herkesin tek istediği hayatta kalmak, bu yüzden bütün fırsatları değerlendiriyorlar. Şu an hayatta kalabilmek için bana ihtiyacın var.]

[Shiro: Senin hayatta kalman için beni kurtarman gerekmiyor.]

[Aisha: İki kişi olursak birbirimizin arkasını kollayabiliriz. Bak.] ağaçların arasındaki açıklıkta kurulmuş çadırları ve ortadaki sönmüş ateşi işaret etti [Aisha: Geldik!]

[Shiro: ...]

[Aisha: Fazla zaman kaybetmeden yeni bedenini toplayalım.] çadırlardan birine girdi ve Shiro'yu yapraklarla örülmüş yatağa yatırıp dışarı çıktı.

Birkaç dakika sonra çadırın kapısı aralandı ve saplardan yapılma kızağın üstüne yığılmış içi vücut parçalarıyla dolu kavanozlarla içeri girdi Aisha.

[Aisha: Elimdeki bütün erkek parçaları bunlar.] kucağına içinde bacak bulunan bir kavanoz alıp onu dikey şekilde yere oturttu ve üstündeki etiketi gösterdi [Aisha: Aldığım parçaların muhtemel yeteneklerini üstlerine yazıyorum. Bu yetenekleri anlamanın yolu, savaşırken onları gözetlemekten geçiyor. Öldürmesi ne kadar zorsa o kadar iyi parçalar alabilirsin.] etiketi kendine çevirip okudu [Aisha: Hmm... Bu arkadaş hızlıymış. Elimde yükseğe zıplayan birinin bacağı da var, hangisini istersin?]

[Shiro: Hız.]

[Aisha: Net bir karar.] aynı bacağın diğer çiftini de çıkardı [Aisha: Şimdi kollara bakalım...] bir çift kol kavanozunu da yere indirdi [Aisha: Elimdeki en iyi kollara bakıyorsun! Tutuşları çok kuvvetli. Sana bir de gövde lazım tabii.] içinde insan gövdesi olan kavanozu da yere indirdi [Aisha: Hız istediğin için ciğerleri gelişmiş bir gövde seçtim. Boşaltımla ne alakası var bilmiyorum ama dokununca sertleşen şu hortumsu organ biraz büyük görünüyor, umarım savaşlarda rahatsız etmez. Ee, hazır mısın?]

[Shiro: Evet.]

[Aisha: Öyleyse seni uyutacağım, böylece acıyı hissetmeyeceksin.] çantasından bir iğne çıkardı ve Shiro'nun boynuna enjekte etti [Aisha: Normalde bunu ölmemekte ısrar eden avlarımın üstünde kullanıyorum, onlara acı çektirmeden öldürmek için. Merak etme, öldüren şey ilaç değil. Yalnızca bedenini uyuşturacak ve birkaç saatliğine uyuyacaksın.] sözcükler giderek bulanıklaşıyordu Shiro'nun kulaklarında. Gözleri kapandı ve uykuya daldı.

Her şey bir anda olup bitmiş gibiydi. Narin bir sesin fısıldaması esti kulaklarına.

[Aisha: Shiro. Shiro.]

Tanımadığı bir içgüdüyle uyarılıyordu sanki. Bilinci geri gelirken tanımadık bir zevk hissediyordu.

[Aisha: Ne garip bir yapı...]

Gözlerini yavaşça açtığında bacaklarının arasından sertleşmiş hortumu inceleyen Aisha'yı gördü.

[Shiro: Hortum...]

[Aisha: Sonunda uyandın! Açıkçası işe yarayıp yaramayacağı konusunda hiçbir fikrim yoktu ama yaradı! Sen bebek gibi uyurken bütün işi hallettim!]

[Shiro: Ne yapıyorsun orada?]

[Aisha: Şu hortumu inceliyordum. Kadınlarda aynı noktada sizin hortumunuz yerine bir delik olduğunu biliyor muydun? Sanki birbirlerine geçebilecek gibi yapılmışlar... Acaba özel bir güç falan mı uyandırıyor. Deneyelim mi?!] heyecanla ayağa kalktı.

[Shiro: İyi bir fikir gibi gelmedi.]

[Aisha: Haklısın. Bu şeylerin bir savunma mekanizması varsa birbirimizi öldürebiliriz. En iyisi biraz daha keşif yapmak.]

[Shiro: Evet.]

[Aisha: O zaman ayağa kalkıp yeni bedeninle selamlaş, hadi!]

Aisha'dan destek alarak yavaşça ayağa kalktı Shiro.

[Aisha: Nasıl?]

[Shiro: Garip.]

Kristal Gül Serisi 7: Eclipse of the WonderlandHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin