YENİ HAYAT

41. bölüm-korku

Songül telefonu kapattıktan sonra telefonu açmaya yeltendiğinde Busecik ağlamaya başlar. Songül ne yapsa susturamaz. Busecik avaz avaz ağlıyordur resmen. Telefon ısrarla çalınca Songül telefonunu eline alır ve mecbur açar. Numaradır.

Songül: Efendim?

Servet: Songül, Songül benim Servet. Songül neredesin?

Songül: Ya benim şimdi işlerim var da, sonra konuşalım mı?

Servet: Olmaz, Songül hemen in arabadan. Ne olursun hemen in. *Servet Buse Naz'ın ağlama seslerini duyuyordur ve resmen içi yanıyordur*

Songül: Ne-Ne? Ne oluyor? Korkutma beni.

Servet: Songül yalvarırım in o arabadan. Bomba koymuşlar. İn hemen. 4-5 dakikası kalmıştır. İn hemen!

Songül: Ne diyorsun sen Servet? Ne diyorsun! Bak yalansa?

Servet: Songül saçmalama! Ne yalanı?

Songül: Servet kızım arabada...

Songül ağlamaya başlar, ne yapacağını bilmiyordur. Hemen bir kestirme bulup hızla gider. Son hızla giderken bir inşaat alanı bulur, boştur. Hemen girer oraya. Arabayı durdurup kızını alır ve hemen koşarak uzaklaşmaya çalışır. Songül 20-25 metre uzaklaştığında araba havaya uçar.

Songül bombanın etkisiyle yere düşer ama kızını sımsıkı tutar, ona zarar gelmesin diye sarmalar onu.

Songül ayağa kalkmaya çalışır ama kalkamaz, sürünerek de olsa geri geri gitmeye çalışır. Çünkü arabanın benzini akıyordur, tekrar patlamasından çok korkuyordur.

Servet'in yanında ki polisler hemen emniyete haber verirler, ekipler Songül'ün yanına giderler hemen, ambulans ve itfaiye de yoldadır. Ekip haber alır almaz yola çıkmıştır.

Taylan: Bahri ne kadar kaldı?

Bahri: Abi, geldik sayılır.

Melike: Abi, abi Buse Naz da Songül ablanın yanındaydı. Abi bir şey olmamıştır değil mi?

Taylan: Olmaz, olmayacak. Songül korur onu, güçlüdür. Kardeşim güçlüdür.

Bahri: Abi, şey... Sadi abiye haber vermişler midir?

Taylan: B-Bilmiyorum. Deliye döner, nasıl söylenir ki?

-bir süre sonra Songül'ün olduğu yere gelirler. İlk onlar gelmişlerdir. Melike hemen koşar Songül'ün yanına.

Melike: Abla? Abla iyi misin?

Songül cevap veremez, şok içindedir, neler olduğunu idrak edemiyordur. Buse Naz'ın çığlıkları kulağında yankılanıyordur. Kızına sımsıkı sarılmıştır. Busecik çok korktuğu için annesinin kollarında sakinleşmeye çalışıyordur.

Taylan: Melike, sen Buse Naz'ı al, uzaklaşalım, benzin dökülmüş.

Melike: Abla, ver hadi Buse Naz'ı, gidelim hadi. Hadi abla, bak çok korkmuş o da, hadi abla.

Songül zor da olsa verir Buse Naz'ı, Taylan Songül'ün koluna girer ve hemen uzaklaşırlar. Ambulans gelir o sırada. Ardından da itfaiye.

Songül'ü hemen ambulansa alırlar ve ilk müdahaleleri yaparlar.

Doktor: Hastaneye gitmemiz lazım, burada olmayacak.

Songül: Kızım? Kızım nerede?

Doktor: Polis arabasında ilgileniyorlar onunla, merak etme hiçbir şey olmamış. Sadece çok korkmuş.

Songül: Kızımı getirebilir misin bana?

Doktor Songül'ün elini tutar.

Doktor: Bak anlıyorum, korkuyorsun ama gitmemiz lazım.