64. bölüm

336 25 24
                                    

Elinde ki bilgiler savcı Yağız Öz'ü uzun süre hapiste tutmaya yetecektir. Ama öncelikle Osmanoğlu holding ile ilişkisini daha anlaşılır delillerle ispatlamalıdır. Onu tekrardan takip etmeye başlar.

Songül evin arka tarafına bırakır arabayı ve bahçeye girebilmenin bir yolunu arar ama etrafta bir sürü adam vardır, tabi bir sürü de kamera. Bu sırada Yağız ve Giray bahçeye çıkarlar. Songül hemen telefonunu çıkartır ve kayda almaya başlar. Giray ve Yağız bir süre konuşup tokalaşırlar ve Yağız gider, arkasından elleri bağlı, ağzı yüzü kan içinde bir adamı çıkartırlar bahçeye, Giray ona birkaç şey söyler ama duyulmuyordur, sonrasında adamı bahçede ki kulübe gibi bir yere götürürler. Giray içeriye geri girdiğinde Songül de kaydı sonlandırır. Sırada burada ki rehine kişinin kim olduğunu bulması gerekiyordur, hızla emniyete gider.

Melike: Abla, iyi misin?

Songül: Bir şey buldum galiba.

Melike: Ne buldun abla, valla yüzünde güller açıyor.

Songül ve Melike Songül'ün odasına giderler, Songül kapıyı kapatır.

Songül: Savcıyı bitirecek bir şeyler buldum galiba.

Songül videoyu açar.

Songül: Bana burada ki adamın kim olduğunu bulabilir misin? Yüzü tam belli olmuyor ama...

Melike: Bulurum, bana yarım saat ver.

Songül: Tamam.

Melike hızla kendi bilgisayarına gider, bir süre araştırdıktan sonra bir şeyler bulur, hızla Songül'ün yanına gelir.

Melike: Bu adam cinayet şubenin de peşinde olduğu birisiymiş. İki cinayete şahit olduğu geçmiş dosyaya. Necip Kar.

Songül: E süper bir bilgi bu. Cinayet şubede Pars vardı, akademiden arkadaşım, ben onunla konuşayım bi.

Melike: Dosya başkomiseri olarak onun ismi var zaten.

Songül: Sonunda şansımız yaver gidiyor. Yaver demişken, Yaver'i gördün mü?

Melike: Yok, görmedim.

Songül: Peki, görürsen beni bulmasını söyler misin?

Melike: Söylerim, sen hiç merak etme.

Songül gider dosyayı alıp, cinayet şube bir üst kattadır, Songül yukarıya çıktığında odasında bulur Pars'ı, kapıyı tıklayıp içeriye girer.

Songül: Müsait miydin?

Pars: Gel Songül, müsaitim.

Songül: Noldu ya? Karadenizde gemilerin mi battı?

Pars: Gemim de yok ki...

Gülerler.

Pars: Bir adamın peşindeyiz, 1 hafta oldu ama hiçbir iz yok.

Songül: Hmm, bende işine yarayacak bir şeyler olabilir.

Pars: Nasıl? Adamı sizin şube mi aldı yoksa? *heyecanlanmıştır*

Songül: Yok, o kadar da değil de. Aradığın kişi Necip Kar mı?

Pars: Evet.

Songül adres yazılı bir kağıt uzatır Pars'a, Pars'ta alır kağıdı, şaşkındır. Songül telefonundan çektiği videoyu da Pars'a izletir.

Pars: Songül seni bana Allah gönderdi, nasıl buldun bu adamı? Muhbir falan mı edindin orada?

Songül: Yok, ben gidip çektim. Aslında başka birisinin peşindeydim, tamamen tesadüf oldu.

YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin