6.

720 76 16
                                    


Yüzüme gelen güneşle esnedim, elimi yan tarafıma attığımda boştu. Hızla gözlerimi açıp yanıma baktım, Fırat yoktu. Odaya baktığımda cam açıktı, büyük ihtimalle gitmişti.

Fazla üstelemeden yatakta oturur pozisyona geldim. Telefonuma uzanıp elime aldım ve saate baktım.

11:37

Nerdeyse öğlen oluyordu ve bu Fıratın gitme sebebini açıklıyordu

Büyük ihtimalle annemin odaya girmeye çalışcağını düşündüğü için gitmişti. Fazla üstünde durmadan ayağı kalktım ve kapının kilidini açarak odadan çıktım. Mutfağa girdiğimde mis gibi bir koku beni karşıladı, masaya baktığımda annemin kahvaltı hazırladığını gördüm. Büyük ihtimalle oda geç kalkmıştı.

"Oğlum günaydın" Gülümsedim "Günaydın annem, geç kalmışsın bakıyorum" Annem de güldü "Bugün saat 3 gibi işe gidicem o yüzden böyle rahatım"

Gülerek masaya doğru yürüdüm, tam oturcağım an annem beni durdurdu "Oğlum gidip ekmek alırmısın hiç kalmamış" Derin bi nefes alarak masadan uzaklaştım. Ve anneme baktım "Tamam anne"

"Çantamdan parayı al, 2 ekmek yeter" Kafamı sallayarak odama gittim. Pijamayla dıları çıkamazdım, öyle diğilmi.

Gardolabın kapağını açtım, hızla içinden siyah bir eşorfman ve grimsi bi tonda sweat çıkardım. Camı kapatıp perdeyi çektim ve hızla üstümü değiştirdim. Annemden parayı alıp evden çıktım.

Marketle ev arasında 1 sokak vardı yani yakın sayılırdı. Ancak ben fazla üşengeç olduğum için yakın olan markete bile kestirmeden gidiyordum. Kestirme dediğimde inin cinin top oynadığı evlerin görmediği boş ve sessiz ara sokaktı.

Fazla dar değildi sokak boyu duvarlar sprey boyayla yazılmış yazılarla ve yolun köşelerindeki boş bira şişeleriyle doluydu. Bazı yerlere gerçekten güzel bir şekilde grafitiler yapılmıştı, ama bu sokağın ürkütücü olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Korkutucu olmasının bi sebebiyse hiçbir evin camları bu sokağa bakmıyordu, yani biri ölse cesetini bile bulamazlardı. Tabi bende piskopat gibi bu sokaktan gidiyordum, ama napıyım tek yürüyünce canım sıkılıyordu. Aynı zamanda burda gündüz vakti kolay kolay insan olmazdı genelde geceleri olurdu o yüzden rahattım.

İlerde sokağın sonuna doğru bi yol ayrımı vardı ve bi başka sokağa çıkıyordu o sokak bu sokağın tıpkısının aynısıydı. Tek fark o sokak biraz daha dardı ama yinede çok dar değildi.

Sokağın çıkışına yakın olduğu için ordan geçecektim. Yol ayrımına yaklaşınca birkaç insan sesi duyunca durdum. Çünkü insan sesinden daha çok vurma sesleri geliyordu. Tabiki ben dururmuyum?

Tabiki dururum amk banane canıma susamadım her halde.

Yol ayrımının önünden geçerken merakıma yenik düşüp sese doğru baktım. 3 tane benim yaşlarımda çocuklar, yine benim yaşlarımdaki bi çocuğu sıkıştırıp bağırıyordu -pek bağırıyor gibi değillerdi ama neyse-. Çocuklardan biri çocuğu döverken diğerleride onu izliyordu.

Sanırım uzun bi süre onlara baktığım için izleyen çocuklardan biri hissedip benim olduğum tarafa bakmıştı. Benimle göz göze geldiğine anında kaşlarını çatıp bağırdı

"Lan!?" O bağırdığı an koşmaya başladım. İşte şimdi koşmazsam boku yerdim, hemde çok kötü yerdim.

Koşa koşa markete girdim. Markete girdiğim an gizlice dışarı baktım, siktir, peşimden gelmişlerdi. Büyük ihtimalle son anda içeri girmiştim de beni görmemişlerdi. Onlar etrafa bakarken derin bi nefes alıp reyonlara doğru yürüdüm, onlar gidene kadar burda oyalansam iyi olurdu.

Bi süre sonra onları göremeyince rahatlayarak ekmek alıp kasaya doğru gittim. Ben kasaya doğru giderken az önceki çocuklardan birini markete girdiğini gördüm, farkettirmeden kasaya koştum. Şansıma kasa boştu, hızla ekmeğin parasını ödeyip çaktırmadan marketten çıktım. Eve koşarken kendime küfürler etmeyide ihmal etmedim.

Salak kafam ne olurdu sanki bi kerecik kestirme kullanmasam!?

"Kimden kaçıyorsun?" Duyduğum sesle anında yerimde durdum. Korkarak arkamı döndüğümde rahat bir nefes verdim.

"Kimseden kaçmıyordum" "Delimi sikti o zaman olm bomboş sokakta koşuyorsun" Efe gülerek konuşunca bende güldüm. "Deli sikmedi merak etme"

Ama koşmasam 3 kişi tarafından sikilcektim orası ayrı konu

"Niye koşuyon o zaman" Elimdeki ekmeği gösterdim "Açlıktan gebermemek için olabilirmi?" Aydınlanmış bigi bana bakarak 'hee' diye bi nida fısıldadı.

"Sen ne yapıyon burda?" Omuz silkti "E evim burda" "Aaa nerde" Merakla sorduğum için gülerek biraz ilerdeki apartmanı gösterdi.

"Orda en üst katta oturuyorum" Ev sokaktaki en uzun evdi, artı bide en üst katta oturuyormuş. Bizim ev 4 katlıydı, bizde en üst katta yaşıyorduk ve benim odamın olduğu taraftaki binalar genelde 2 katlı olduğu için çok güzel manzarası vardı.

Benimkinde böyleyken onların evindeki manzarayı düşünemiyordum.

"Şimdi ne güzel manzarası vardır" Kendi kendime mırıldanmıştım. "İstersen gel bize" Sorduğu soruyla tekrar ona döndüm. Sanırım biraz fazla sesli mırıldanmıştım.

"Yok gerek yok, hem annem bekliyor kahvaltı için" Kafasını salladı "İyi o halde daha sonra gelirsin"

Bir an aklıma gelen soruyla konuştum. "Sen bize gelsene" Afallayara bana baktı "Bilemedimki şimdi?" Gülümsedim "Merak etme annem çok sevecen bir kadındır, babam evde değil zaten."

Hâlâ tereddütte gibi bana bakıyordu. "Hadi ama annem çoktan sucuklu yumurtayı yapmıştır, soğumasını istemiyordum" Sucuklu yumurtayı duyunca anında elini omzuma attı.

"Ev ne tarafta, hadi gidelim bak annen beklıyor" Ufak bi kahkaha attığımda boştaki eliyle omzuma vurdu. "Ya hadi yürü annen beklıyor"

Gülerek yürümeye başladık, evlerimiz arasında fazla bi mesafe yoktu. Yoldayken Efe annesini arayıp haber vermişti. Bende ilk defa -Fırat hariç- bi arkadaşımı eve götürdüğüm için heycanlıydım. Umarın babam olan sığır eve gelip bütün huzurumuzu kaçırmazdı...

-
-
-

Evet 3 haftadır bölüm atmıyorum, ama elimden geldiği kadar yazıp bölüm atıcam.

Atmamamın bi sebebi ise önceki bölümün 3 hafta boyunca sadece 31 okuma olmasıydı. Okumalar artarsa yb o kadar hızlı gelir

Lütfen bol yorum yapın ve vote verin seviliyonuz💋💗

Sen Başkasın Yesari  BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin