51.

146 14 16
                                    

"Sen beni korkudan öldürmek mi istiyorsun anlamıyorumki!?"

Duyduğum sert sesle mümkünmüş gibi gözlerimi kapatıp başımı daha çok eğdim. "Barış yüzüme bak!" Yutkundum ve başımı kaldırmadan kafamı olumsuz anlamda salladım.

Kucağımda hâlâ çocuk vardı. Artık kollarım uyuşmuştu ama çocuk korkudan kimseye yaklaşamadığı için bana yapışmış durumdaydı.

Adam bana koşarken arkadaki sarışın adam onun bacağına sıkmış ve yere düşmesini sağlamıştı. Zaten ondan sonra olan olaylar çok hızlı gerçekleşmişti.

Esmer ve sarışın adam meğersem askerlermiş silah sesini duyunca anında bize doğru gelmişler. Tabi silah sesini tek onlar değil Fıratlarda duymuş. Fırat anında çeşmeye koşmuş ve orda yerdeki boş pet şişeleri görünce aklı çıkmış.

Anında Efe'lerle bizi bulmuştu sonraki olaylar malumunuz. Sarışın adam diğer adamı bir şekilde bağlamış ve polise haber vermişti. Polisler gelidiği için şuan adamı onlara teslim etmekle uğraşıyordu.

Fırat'sa; Efe, Özgür ve esmer adamla birlikte beni azarlıyordu. Ama ben kötü bir şey yapmamıştımki sadece küçük bir çocuğu kurtarmıştım.

"Ona kızmayın."

Duyduğum sesle gözlerimi açtım ama kafamı kaldırmadım. "O-o adam beni zorla götürüyordu, abi beni kurtardı." Saatlerdir kucağımda çıtı çıkamayan çocuk konuşunca kafamı kaldırarak ona baktım. Gözleri kıp kırmızıydı. Çok korktuğu her halinden anlaşılıyordu.

Fırata döndüğümde çatık kaşlarıyla çocuğa baktığını gördüm. Ona baktığımı anlayınca bana döndü. Yutkunarak gözlerimi kaçırdım.

"Özür dilerim, ben sadece onu kurtarmak istedim. Sizi korkutmak istemedim." Üzüntülü sesimle konuşunca Fıratın derin bir nefes aldığını duydum.

Birden belimden tutulmasıyla irkilerek kafamı kaldırdım. Fırat tek hamlede kucağımdaki çocuğu umursamadan beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Kafasını saçlarıma daldırıp derin bir nefes aldı.

"Yemin ederim," Saçlarıma bir öpücük kondurarak devam etti "Sen benim aklımı kaçırmam için ant içmişsin." Cümlesini tamamlayınca kafama öpücüklerini sıralamaya devam etti.

"Özür dilerim." Kafasını kaldırarak bana baktı "Dileme. Özür dilenecek birşey yapmadın." Ona gülümsediğimde o da gülümsedi "Ama lütfen bir daha böyle birşeyde ilk bana gel. Aklımı kaçırmak istemiyorum."

Gülümseyerek kafamı salladığımda o da gülümsedi hızla ona sokulduğumda ellerini sıklaştırdı. Kucağımdaki çocuğu sıkmamak için ondan ayrılıp diğerlerine baktım. "Sizi korkutmak istememiştim üzgünüm." Efe kafasını salladı "Aklımız çıktı ama olsun ya, ne olcak Efe ve Özgür kim ki değilmi!?"

Kaşlarımı çattım "Olurmu öyle şey!? Sizide çok korkuttum." Özgür Efeyi dürterek konuştu "Sorun değil Barış. Ama bizede yetti bu kadar kaos ya." Ağzımdan bir kıkırdama kaçarken esmer adama döndüm. "Sizede teşekkür ederim, şey..." Adam gülümsedi "Göktuğ." Gülümsedim. "Göktuğ bey." Dediğim şeyle yüzünü buruşturdu "Bey'i atsak?" Kafamı salladım.

Yanımıza yaklaşan sarışın adamla oraya döndük. Yanında başka adamlarda vardı. Yanımıza vardıklarında sarışın adam konuştu. "Sosyal hizmetlerden geldiler çocuk için." Arkadaki adamlar gülümsediler.

Kucağımdaki çocuk korkuyla bana baktığında ona döndüm "Korkma, onlar iyi insanlar. Sana zarar vermeyecekler." Çocuk yutkunarak bana daha çok sarıldı. Korkuyordu.

Derin bir nefes alarak eğildim ve onu yere bıraktım. "Bak bakayım bana." Çocuk korkmuş gözlerle bana baktı. "Sakın korkma tamammı. Bu abiler şimdi seni alıp çok güzel bir yere götürcekler. O adam bir daha sana yaklaşamayacak."

Sen Başkasın Yesari  BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin