34.

175 20 35
                                    


-
-
-

"Azına sıçayım Barış kalksana!" Gözlerimi aralayıp kafamı kaldırdım. İlk önce nerdeyse yarısı boşalmış sınıfa, ardından başımda zebellah gibi dikilen Efe'ye baktım.

"Ne var lan?" Kaşlarımı çatarak konuştuğumda zorla kolumdan tutup beni kaldırdı. Ee ben uyuyordum ama!

"Bok var mal. Kantine incez hadi!" Göz devirerek beni sürüklemesine izin verdim. Proje ödevini öğrenmek için okula gelmiştik. Ve hoca bildiğiniz bok gibi proje ödevi vermişti.

Keşke gelmeseysimde hoca ödevi sorduğunda ben yoktum diyebilseydim. Ama hoca yemezdi bence. Çünkü aynı hocaya 9. sınıfta öyle yapmıştım. Kesinlikle yemezdi.

Kantine indiğimizde o sırayı bekleyemiyeceğimden masalardan birine oturdum. Efe yemek alıp yanıma geldiğinde karşıma oturdu.

"Ben bu hocanın vereceği projeyi sikiyim ya!" Kafamı salladım "Dimi ya, bok gibi proje verdi şerefsizim." Efe kafasını sallayarak yemeğini yemeye başladığında bir yandan benimle konuşup bir yandan tostunu yiyordu.

"Bu arada dün gece sen benim sütümü içtin ya." Kafamı salladım. "Hani Özgür'ün bana hazırladığı süt." "Eee Efe, nolmuş süte?" Güldü "Özgür meğersem onun içine libido yükseltici katmış. Sen içince olan sana oldu."

Kaşlarımı çattım. "Ciddimisin lan?" Kafasını salladı "Ee artık gece Fıratla ne yaptınız bilmiyorum yani." İmalı konuşmasıyla gözlerimi kıstım.

İki pezevenk bir araya geldi bizim özel hayatımıza karışıyor demek? "Ulan sen daha sevgili olmadan seviştin o adamla amına koyayım?" Tam tosttan bir ısırık alacakken durdu kafasını kaldırıp bana baktı.

"Mahremiyetimizden sanane be! Biz en azından 'Normal İnsanlar' gibi tanıştık lan. Sende ilk günden emdirdin ona bakılırsa!?" Kaşlarımı çattım "Ulan piç! İhtiyacı vardı diye emdirdim yoksa ben müptelasımıyım!?" "Belki bizimde seks ihtiyacımız vardı sanane!"

Göz devirerek güldüğümde sinirle tostunu yemeye devam etti. Şaka maka bu çocuk iflah olmazdı.

Efe tostunu bitirdiğinde kavga ede ede sınıfa çıkmıştık. Biz geldikten 15 dakika sonra zil çalmıştı. İyi en azından 3 ders kalmıştı.

Hoca boş bıraktığı için Efeyle dedikodu moduna girmiştik. O bana mahalledeki dedikoduları anlatırken ben gülerek onu dinliyordum.

Ulan yeminle kızlara bin basardı bu çocuk dedikoduda!

20 dakika geçmişken birden kapı çalınca herkes sus pus olarak kapıya odaklandı. İçeri nöbetçi öğrenci girdi. Evet son hafta bile nöbetçilik yaptırıyorlardı.

"Şey hocam Barış Yesari ve Efe Turga burdamı?" Herkes bize döndüğünde ayağı kalktık. "Evet biziz?" Efenın konuşmasıyla çocuk bize döndü. Ardından tekrar hocaya baktı. "Hocam Erdem hoca ikisini çağırıyorda kulüpler için." Hoca kafasını salladı.

"Tamam, gidebilirsiniz çocuklar." Kafamızı sallayarak sınıftan çıktığımızda içimden spor Kulübü'nü seçen beynime küfürler ediyordum.

Ne olurdu sanki başka kulüp seçseydim!

Belliki Efe'de spor kulübündeydi. Onuda öğrenmiş olduk. Kulüp odasına ilerlerken çocuk durdu. "Hoca spor salonunda." Önden bize yol vererek merdivenlerden inmeye başladık.

Bu sırada Efeyle birbirimize kaçamak bakışlar atıyorduk. Hoca kulüp için çağırıyorsa nasıl spor salonuna çağırıyorduki? Oldukça garip.

Spor salonunun önüne geldiğimizde kapıyı açarak önden içeri girdik. İçerisi boştu. Kaşlarımı çatıp etrafa bakarken çocuğun sesini duyduk "Özür dilerim." Biz ne olduğunu anlamadan kapı kapanıp arkamızdan kitlendiğinde şok içinde Efeyle birbirimize baktık.

Sen Başkasın Yesari  BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin