Jisung:
Aradan bir hafta geçmişti ve mide bulantılarım artmaya başlamıştı. Hâlâ doktora gitmemekte ısrarcı olsam da bir ara soluğu orada alacağımı biliyordum. Tabi bu bir hafta içinde Minho'nun da yanımda olmasını isterdim ama ne aramalarıma dönüyor, ne de mesajlarıma cevap yazıyordu.
Artık endişelenmeye başlamıştım. Yine bir akşam diğerleri ile otururken midemin bulanmasını unutmaya çalışıyordum. Ama bu imkansız gibi bir şeydi. Oturduğum yerde kıvranıp duruyordum resmen.
"Ben lavaboya gidiyorum. "
Diye mırıldanarak kalktım en sonunda. Son günlerde mide bulantılarımın artması diğerlerini de endişelendirmeye başlamıştı.
"Artık doktora gitsen mi?! "
Dedi sesini yükselterek Jeongin.
"Bağırma lan çocuğa! "
Diyerek Hyunjin ensesine yapıştırdı bir tane.
"Vurma ulan sevgilime! "
Felix de onun ensesine yapıştırdı.
"Vurmayın birbirinize! "
Bangchan bunu derken konudan alakasız olan Changbin ve diğer yanındaki Hyunjin'in ensesine vurdu.
Arkamda böyle bir kaos bırakarak lavaboya yöneldim. Fakat bu sefer haftalardır yapmayı istemediğim bir şey yapacaktım.
Kapıyı açtıktan sonra arkamdan kapattım ve çekmeceleri karıştırmaya başladım.Fakat istediğimi bulamayınca Seungmini çağırmam gerektiğini anlamıştım.
"Seung! "
Lavabo'dan çıkmam ile Seungmin'in kapıda belirmesi bir olmuştu.
"Bana mı seslendin? "
"Sana şeyi soracaktım... "
Bir an için sormamayı düşünsem de meraklı gözlerle bakmaya devam edince direkt sordum.
"Hamilelik testlerini nereye koydun? "
Ağzı açık kalmış bir şekilde bana bakmaya başladı.
"Neden istiyorsun? Deneyecek misin?! "
"Mecburen, hadi söyle artık. "
"Bekle, "
Beni kenara itterek içeriye girdi ve çekmecelerden birini açarak hamilelik testi çıkardı. Sonra da elime tutuşturarak kapının önüne kuruldu.
"Ben seni burada bekliyorum. "
Kapıyı hızla kapattım. Kalbim nedense deli gibi çarpmaya başlamıştı. Beş dakika boyunca test ile bakıştığımı Seungmin'in kapıya vurması ile anlamıştım.
~~
Testi uygulayıp kapıyı açtığımda direkt ona verdim.
"N'oldu?! "
Dedi bana heycanla bakarak. Buda amma meraklıymış!
"Senin bakmanı istiyorum. "
Kafa sallayarak teste baktığında bakması ile ağzının açık kalması bir olmuştu âdeta. Tam ne oldu diye soracaktım ki derin bir oh çekti.
"Merak etme, negatif. "
Bende rahatlayarak yüzüme bir gülümseme yerleştirdim.
"Al sen bunu, "
Dedi testi bana uzatarak.
"Ben diğerlerinin yanına gidiyorum. "
Onaylayarak testi elinden aldım ve Seungmin'in gidişini izledim. Sonunda testi çöpe atmak için yeltenmiştim ki teste ilk defa baktım. İki çizgi vardı. Fakat ne anlama geldiğini normal olarak bilmiyordum çünkü hamilelik testini ilk defa görmüştüm hayatımda.
Omuz silkerek lavabodan çıktım ve salona gittim.
"Ee, ne çıktı? "
Diye sordu beni görür görmez Jeongin. Sanırım denediğimi Seungmin anlatmıştı.
"İki çizgi, sanırım negati-"
"NE?! "
Herkesin bir anda ayağa kalkması ile yerimden sıçramıştım âdeta.
"Ama ben orada tek bir çizgi gördüm! "
Bangchan hızlı adımlarla yanıma gelerek beni lavaboya doğru iteklemeye başladı.
"Chris ne olu-"
Diğerleri de arkamızdan gelmişlerdi.
"Bir test daha yap, tamam mı? "
"Tamam ama neden-"
"Jisung soru sormayı bırakıp başka bir test uygula! "
Şaşkınlık ile lavaboya girerek kapıyı arkamdan kapattım. Seungmin'in açtığı çekmeceyi karıştırarak elime bir tane daha test aldım.
~~
Kapıyı açar açmaz Felix testi elimden kaparak aldı.
"İki çizgi var, pozitif! "
Duyduklarım ile gözlerim kocaman olurken nefesimin kesildiğini hissediyordum.
"Jisung iyi misin?"
Dışarıdan da kötü göründüğümü Hyunjin'in sorusu ile anlamıştım.
"Bilmiyorum... "
Diye mırıldandım.
"Nasıl olduğumu bilmiyorum... "
Hayatımın mahvolduğunu hissettiğim o an Minho'ya yanımda olmadığı için içimden de olsa söylenmeye başladım.
"Yatmak istiyorum... "
Dedim gözlerimin dolmasını umursamadan. Biraz kafa dinlemeye ihtiyacım vardı.
Seungmine bakmıyordum ama onun da şaşkınlıkla bana bakakaldığını hissetmiştim."Peki, Minho'ya haber vereyim m-"
"HAYIR! "
Diye yükseldim bir anda.
"Bunu sakın Minho'ya söylemeyin! "
Seungmin onaylayarak elimden tutarak beni odama kadar götürdü. Yatağa yavaşça yattığımda Seungmin de yanı başıma oturmuştu.
Diğerleri gelmeseler bile sesleri buraya kadar geliyordu. Bu konu ile ilgili tartışıyorlardı...Başımı kucağına koyup uyumayı beklesem de bir türlü gözüme uyku girmiyordu. Hoş, böyle bir durumdan sonra kimin gözüne uyku girebilirdi ki?
"Ama bu imkansız... "
Diye mırıldandım ağlarken. Seungmin'in de benimle aynı fikirde olduğunu biliyordum, fakat o beni üzmemek için konuşmamayı tercih etmişti. Minho, nerdesin? Niye beni yalnız bırakıyorsun?
Kendimi uykunun kollarına bırakmadan önce elimin istemsizce karnıma gitmesini önleyememiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Soulmate / Minsung
RomanceOkul ortamında pek heycanlı ve enerjik biri olmayan Han Jisung aynı zamanda pek de sevilmez. O sırada arkadaşları ile iddaya giren Lee Minho, Han Jisung'u biraz zorlamaya karar verir ve gerçekte nasıl biri olduğunu öğrenmeye çalışır. ****** J: Delir...