İz

296 21 1
                                    


Uçaktan inip havaalanında bizi bekleyen siyah arabaya doğru sert adımlarla ilerlerken gecenin en karanlık saatlerinde olduğumuzun farkındaydım.Eric esen sert rüzgarla deri ceketinin önünü boynuna dek kapattı.Ellerini cebine koyduğunda ben etrafı gözetlemekle meşguldüm.Hala bu kadar kolay kurtulduğuma inanamıyordum.Sonunda siyah arabanın yanına vardığımızda Eric ön taraftaki koltuğa oturmuştu.Vallance arka kapıyı açtığında yerime geçmiştim.Klasik müzik arabayı doldururken bende telefonumla uğraşıyordum.Gelen mesajla kaşlarım çatıldı.

-'Krallığına hoş geldin güzelim.'Kırmızı kutu her zamanki alaycılığıyla bana gülümserken telefonu koltuğa gelişi güzel bırakıp camdan dışarıya bakınmaya başladım.

-'Herkes uyanık değil mi?'dedim gülerek.

-'Neden en sevdiğiniz adamınız olduğumu hatırlıyorsunuz değil mi?'dedi neşeyle.

-'Ne kadar büyük bir parti?'dediğimde Vallance omuz silkti.

-'Yılbaşı partisi.'dediğinde derin bir nefes verdim.

-'Çok gürültülü bir giriş yapmak istemiyorum.'dediğimde Eric kıkırdadı.Bizim evin bulunduğu sokağa girdiğimizde etraf son hatırladığımdan daha fazla ışıklandırma doldurulmuş ve gürültü seviyesi yükselmişti.

-'Bunun için biraz geç kaldık bence.' Eric'in kaşıyla gösterdiği yere bakınca polis arabalarını gördüm.

-'Bunlar burada ne arıyor?'dedim buz gibi sesimle.

-'Seni.'dediğinde ciddi misin? dercesine homurdanınca devam etti.

-'Katil sen yokken seri cinayetler işledi.Hepsinde de minik imzalar attı.'dediğinde nefesimi yavaşça verdim.

-'Evim evim!İşte ben geldim!Eski stabil hayatıma geri döndüm.'dedim.

-'Tam olarak eski denemez.'dediğinde dişlerinin arasından çıkan tıslamayla bakışlarım tam bizim evin önünde demirlere dayalı duran Arthus'a kaydı.Asi saçları rüzgar yüzünden birbirine girmişti.Vallance içeri girmek için dikiz aynasından benden onay beklediğinde tek kaşımı kaldırdım.

-'Bu gece kimse polis merkezine gitmeyecek.'sesim taviz vermiyordu.

Vallance itaatkarca başını salladığında yavaşça devam ettim.

-'Vallance başımızdan sav.'dediğim gibi Eric'in camı tıklatıldı.Yavaşça küçük bir miktarını açtığında polis memuru arabanın içini bakışlarıyla tarıyordu.

-'Bay Black iyi günler.'

-'Pek iyi gözükmüyor.'Vallance asabi bir tonda.

-'Birkaç soru sormam gerek merkeze kadar gelir misiniz?'

-'Konu nedir?'

-'Polis merkezinde daha rahat konuşabiliriz.'dedi adam.Vallance sinirle derin bir nefes verdiğinde

-'Çocuklarımı alıp geliyorum ve siz durduk yere bizi rahatsız ediyorsunuz.Bunun ciddi bir suç olduğunun farkında mısınız?'

-'Lütfen zorluk çıkartmayın.'polis memuru yavaşça konuştuğunda artık sinirlerime hakim olamıyordum.Eric anlamış olacak ki camı kapatıp Vallance'a başıyla işaret verdi.Hızla içeri girdiğimizde polis ekipleri hala evin önünden ayrılmamıştı.Vallance arabayı park ederken Eric'te polis memurlarıyla sağlam bir kavga etmeye gitti.Bu sırada bende arabadan inip evin kapısından kendimi attım.İçeri girdiğimde kendimi hazırladığım büyük kalabalıktan ziyade zifiri karanlık görmek beni ürkütmüştü.Bütün perdeler çekilmişti.Kaşlarımı çatıp çevreme bakınırken girişteki kapının az önce bizzat benim tarafımdan sertçe kapatılmasıyla iyice karanlığa çöktüğümü fark ettim.Klişe bir şekilde karanlıktan herkesin bana doğum günü şarkısını söyleyecek olması sinir bozucu olsa da kimsenin keyfini kaçırmayacaktım.Birkaç dakika içinde ışıklar aniden açıldığında görmeyi beklediğim manzara bu değildi.Salondaki tekli koltuğa dimdik oturmuş,her zamanki siyah takım elbisesini ve parıldayan gözlerini gizleyemeyen deri maskesini giymişti.Göz göze geçirdiğimiz birkaç saniyede nefes sesi dahi duyulmuyordu.Oturduğu yerden öylece bana bakıyordu.Öldürücü bir yavaşlıkta yerinden kalkıp takım elbisesini düzeltti.Gömleğin yakalarını dikleştirdikten sonra onun sağında kalan iri şömineye bakıp yavaşça nefesini verdi.Tekrar bana döndüğünde hızlı ve büyük adımlarla yanıma gelmişti.Aniden bana sıkıca sarıldığında boşta kalan ellerim göğsünün hizasında sıkışmıştı.Kalp atışı elimin altında düzensizce ilerlerken deri maskesinin altından –mümkünmüş gibi- saçlarımı kokladı.

LABIRENTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin