Irk Online - Sanal Dünya (Wattys2017)

16. Bölüm, Eski Bir Dost

Shangri-La'dan ayrılıp 30-45 mob alanına gittikten sonra titan bölgesinde TP kasan on kişilik bir parti buldum. Onlara seviye almama çok az kaldığını söyledikten sonra partide olan Loofen isimli suikastçı "seviye atlayana kadar benim yerime partiye girebilirsin." Dedi. Onlarla beraber mob öldürmeye başladım. Birkaç bölgede mob öldürdükten sonra seviyem 45 oldu. Seviye atladıktan hemen sonra önümde seviye 45 zindanı yazan uyarı penceresi çıktı. Pencerede ki onay butonuna hayali bir dokunuş yaptığımda zindana girme süresi aktifleşti. Süre 45 dakikadan geriye doğru düşerken partiye teşekkür ederek oradan uzaklaştım.

Karanlık çölü gökyüzünde parlayan milyonlarca yıldız ve devasa büyüklükte görünen dolunay aydınlatıyordu. Bir kaktüsün yanına giderek yere uzandım. Yıldızların içindeki kocaman Ay'ın yüzeyindeki kraterleri çok rahat görebiliyordum. Sessizlik ve bu güzel görüntü beni içine çekiyor gibiydi. Hiçbir şey düşünmüyor sadece manzaranın keyfini çıkarıyordum. Zamanın nasıl geçtiğini fark bile etmeden zindana giriş süresi 10'dan geriye doğru yanıp sönerek düşmeye başladı. Derin bir nefes alıp ayağa kalktım.

Işınlandıktan sonra "İşte buradayım." Dedim. Karşımda üç büyük kapısı olan bir odadaydım. Yere baktığımda kırmızı ile beyaz renklerinde, kılıç, balta ve kalkan simgeleri olan, iki savaşçının itemlerini çarpıştırırken öfkeli gözlerle birbirine baktığı figürler gördüm.

"Evet buradasın. Kih kih" büyük odada yankılanan bu ses çok tanıdıktı. Arkamı döndüm.

"Elgifer."

"Selam yakışıklı." Diyerek üzerime doğru koştu ve atlayıp boynuma sarıldı. Kollarından tuttum ve birkaç tur döndükten sonra onu yere indirdim.

Hala şoktaydım "Beni nasıl oluyor da hatırlıyorsun?"

"Kim bilir? Kih kih" Bu şekilde konuştuğunda sağ elini ağzına götürüp gözlerini kapatırdı. Mavi saçları, yeşil gözleri, narin bir fiziği olan, beyaz elbisesinin eteği fırfırlı ve beyaz ayakkabıları olan Elgifer bu sefer kuşandığı turuncu beyaz takım zırhı, mat siyah mızrağı ve çapraz kılıç simgesi taşıyan siyah kalkanıyla karşımda duruyordu. Uzun bir sapı olan mızrağın keskin ucundan yukarıya doğru, sağı ve soluna fazladan aralıklı olarak yerleştirilmiş çentikler bulunuyordu. Her çentiğin üzerinde kan kırmızı parlayan bilyeler vardı. Keskin ucun en altından başlayıp sonuna kadar uzanan, gövdesinin tam ortasında geçen ve bilyelerin rengini taşıyan düz ek bir aparatın içinde kırmızı ışıklar dans edercesine süzülüyordu.

"Burada karşılaşmamızı hiç beklemiyordum. Seni gördüğüme çok sevindim Elg."

"Harika bir macera bizi bekliyor yakışıklı." Dedi kafasını sağ tarafa doğru yatırıp içten yaptığı bir gülümsemeyle.

"Hadi bir kapı seç." Dedi karşımızda duran kendimi karınca gibi hissetmemi sağlayan kapıları göstererek. ve ekledi "Şaka! Şaka! Sadece sol tarafa girmeliyiz. Diğerlerinin yanına bile yaklaşmak istemezsin. Kih kih" dedi. Yanıma geldi ve sol tarafta duran kapıya doğru yürüdük.

Her kapının solunda duran demirden bir kol bulunuyordu. "Eee durma hadi indir şu kolu." Dedi. Böyle bir kapıyı açmanın zor olacağını düşünerek iki elimde tutup kolu indirmeye başladım. Kapı kolu kuş kadar hafifti. Kol tamamen indikten sonra kapı içeriye, iki yana doğru açılmaya başladı. Zaten aydınlık olan odanın içi daha parlak bir ışıkla doldu. Kapı gürültülü bir şekilde tamamen açıldı.

Odaya dışarıdan baktığımda içeride bulunan kayalar simsiyahtı ve yerde bulunan bazı kaya parçalarının üzerinde mavi ışıl ışıl parlayan, içinde bir sıvı barındıran mineraller vardı. Elgifer sağ elinde tuttuğu mızrağıyla beni içeriye ittirdi. İçeriye girdiğimizde odanın sonundaki karanlık noktada şekilsiz bir tahtın sadece kolları yaslama yerini gördüm. Başımı kaldırıp yukarı yaptığımda rengarenk mineraller gökyüzündeki yıldızları andırıyor gibiydi. Bir adım daha attığımızda kapı büyük bir gürültüyle kapandı.

"Eğer burada ölürsen oyundan kopamayacaksın ve kapının dışındaki odada yeniden doğabileceksin. Bunu sadece bu oda için söyleyebilirim. Partiyi kabul et." Dedi. Elgifer'in sesi ciddi bir hal aldı. Gönderdiği parti isteğini kabul ettim. Onu görünce yaşadığım şok yüzünden sahip olduğu puanlara bakmak hiç aklımdan geçmedi. Partiyi kabul ettikten sonra parti bilgileri bölümünde 10.000 CPsi ve 5.000 YPsi olduğunu gördüm. Onunla beraber bir macera yaşamak hayal edemeyeceğim bir durumdu ve ikimiz bu maceraya hazır görünüyorduk.