DAĞ AYISI

**11.Özür Dilerim**

Multi: Duru 😜

Bulut'la salona girdiğimizde ağırlığını daha fazla taşıyamayarak kendimi koltuğa bıraktım. Tabi o da benim hemen ardımdan.

"Ehh. Birkaç dikiş dışında sağlamsın" diyen Giray'a gözlerimi devirdim.

"Kanka senin adına çok üzüldüm" deyip üzgün bir ifadeyle Bulut'un yanına oturan Deniz'e baktım. Yani sanırsam Deniz. Ben nerden bileyim?

"Tabi bende" deyip benim yanıma oturan Ediz'e de baktım. Yani sanırsam Ediz. Bu ikizleri karıştırmamanın bir yolunu bulmalıydım bir an önce.

"Sanki biz üzülmedik. Yavşamayın hemen benim sevgilime" dedi Arda.

Bulut "senin sevgili deyişine sıçayım" diye mırıldanınca kendimi tutamayıp ağzımdan bir kıkırtı kaçırdım. Ama neye ve kime kıkırdadığımı kendime hatırlatınca boğazımı temizleyip kendime geldim. Bulut elini omzumdan atabilmiş değildi henüz.Kendimi böyle rahatsız hissetmiyordum. Aksine şu an mükemmelim diyecek kadar iyiyim ama dışarıdan nasıl göründüğümüz ve başkalarının düşünceleri çok hoş olmayacağını az çok tahmin ederek bunun doğru olmadığını anladım. Bir bahane bulup kalkmam lazımdı.

"Ben çok susadım" deyip ayaklanacağım sırada Bulut kolunu çekmeyince tekrardan oturmuştum.

"Boş ver sonra içersin."

Bulut'un ayağının dikişli olduğunu bilmesem bundan fayda sağlayıp bana sırnaşmaya çalışıyor derdim ama işte elde var sıfır. Ben hiçbir şey bilmiyorum.

"Bir şey soracağım" dedim bakışımı salondakiler de gezdirirken.Hepsinin gözleri beni bulurken o çok merak ettiğim soruyu sordum.

"Siz Ediz ve Deniz'i nasıl ayırt ediyorsunuz?" Bulut güldü ve konuşmaya başladı.

"Aslında dıştan bakılınca gerçekten çok benziyorlar. Bazı konuşmaları aynı anda oluyor. Bazen aynı şeyleri düşünüyorlar ama bizim gibi sende onları tanıyınca konuşma tarzlarının çok farklı olduğunu göreceksin. Mesela Ediz Deniz'e göre daha mantıklı konuşur. Deniz'se fazla saçmalar. Olmadık senaryolar çıkarır.Hayal gücü çok geniştir Deniz'in. Yani bu durumda onları çok iyi tanıman gerekiyor. Dıştan bakınca aynı görünebilirler ama tamamen zıt karakterler."

"Vay canına! Şu an çok duygulandım Bulut" deyip Bulut'a sarıldı Deniz.

"Ve çokta duygusaldır" diye tamamladı Bulut.

Ediz"Ne! Bende duygusal olabilirim" deyip bana sarılınca Bulut bir eliyle Ediz'in yüzünü benden uzaklaştırırken diğer eliyle de Deniz'i uzaklaştırıp "tamam bu kadar duygusallık yeter!"dedi sinirle. Gülmekle yetindim.

Gerçekten çok güzel arkadaşlıkları vardı ve bende onlarla arkadaştım.Bulut hariç. Bulut'u kesinlikle arkadaşım olarak görmüyordum.Dünya üzerindeki dehalara söyleyeceğim artık bu duyguya bir isim bulsunlar.

Ne ara kalktıklarını anlamadığım Duru ve Eylül ellerinde mısır kaseleri ve kola tepsiyle salona girdiler. Arda hemen ayağa kalkıp mısır kaselerinden birini alıp Bulut'la benim çok az olan aralıktan faydalanıp aramıza oturdu. Tabi bunu yapmasıyla ben koltukta biraz kaymış ve Bulut'dan uzaklaşarak omzumdaki elini düşmesini sağlamıştı. Bulut birkaç tane küfür mırıldanırken Arda Bulut'un ağzına mısır tıkıştırıp susturdu.

"Ağzın boş boş çalışacağına benimki gibi bir işe yarasın" deyip tekrar Bulut'un ağzına mısır takıştıracağı sırada Bulut Arda'nın eline vurdu ve,

"Ağzına sıçayım senin ne yapıyorsun lan" dedi ağzındaki mısırla.Tabi cümlesi bu kadar düzgün çıkmadı ağzındaki o mısırlarla.

"Kızların yanında sana küfür hiç yakışmıyor aşkım."