**43-Part1.Çok Komik!**

5.9K 249 20
                                    


Bölüm geciktiği için üzgünüm ama bunu telafi etmek için yeni bölüm hemen yarın gelecek. İki bölüm toplamda word'de 26 sayfa oldu. Yarını sabırsızlıkla bekleyin. Sizi çok seviyorum. Yorumlarınızı bekliyorum. 

 "Senden bir açıklama bekliyorum," dedi sert sesiyle konuşmaya devam ederken Giray.

"Ne hakkında?" dedim duymamış olma ihtimaline karşı.

"Ne zamandır sevgili olduğunuz hakkında mesela." O ihtimal de bu sözlerle yok oldu işte.

"Daha çok yeni," dedi Bulut araya girerek.

"Bana söylemeyi ne zaman düşünüyordunuz? Başkalarından öğrendikten sonra mı?"

"Aşk olsun. Ben başkası mıyım?" dedi Arda araya girerek. Gergin havanın farkındaydı ve bence ortamı yumuşatmaya çalışıyordu anladığım kadarıyla. Ama başımıza bunları açan da Arda'ydı.

"Eğer yanımda olup bana abilik görevini yapsaydın şu an bunları sana heyecanla anlatmamı dinliyor olurdun. Ya da seninle şu an sevgili yaptığım için gıcık kavgalar yapardık. Ama bunların olma olasılığını sen mahvettin. Başkalarından duymak senin tercihindi." İlk defa 'abi' lafını kullanmıştım. Sözlerim karşısında aramızda sessizlik olurken odadakiler ful dikkat bizi izliyordu.

"Bunu anneme söylemem gerek," dedi sessizliği bozarken.

"Anneme söyleyeceksin çünkü annem öğrendiğinde bizi o ayırır ve sana gerek kalmaz, öyle değil mi? Bu mu geçiyor aklından?"

"Abini nasıl da tanıyorsun?" dedi alaycı sesiyle.

"Sen benim abim değilsin. Sen benim ikizim de değilsin. Sen benim bundan sonra hiçbir şeyimsin."

"Saçmalıyorsun şu an."

"Neden bir kez olsun sevgili yaptığında ailesinden saklamaya çalışan kardeşler gibi olamadık ki?" dedim sesimdeki kırgınlığı ortaya koyarak. "Şimdi çık odadan." Bana baktığında bakışlarındaki tarif edilmez duyguyu adlandıramamıştım. Neşe veya ona benzer duygulara hiç benzemiyordu. Bu sanki hüzün ve eş anlamlıları gibiydi. Birden fazla duygu yaşama ihtimali bir olasılıktı. Ya da ne düşüneceğini bilmeyen bir bakış.

Aramızda kısa bir bakışma yaşanırken ona duygudan yoksun bakmıştım. Bana baktığında her seferinde alacağı bakış buydu çünkü. Alışması gerekti.

Odadan çıkmak için ayaklarını harekete geçirdiğine ona "Bu arada, anneme söylemene gerek yok. benden duymasını tercih ederim. Ama içimde sana olan birazcık da olsa duyguyu kaybetmek istiyorsan karar senin," dedim. Bir şey demeden odadan çıktığında dakikalardır dikleştirmeye çalıştırdığım ve başarılı da olduğum omuzlarım düştü.

Arda'ya döndüğümde onunda bana baktığını gördüm. O ve odadakiler demeliydim. Herkes bana bakarken bavulumun kapağını kapatıp fermuarını çektim.

"Miray, ne yapıyorsun?" Bulut'a kısa bir bakış atıp tekrar işime geri döndüm. "Eve dönüyorum."

"Onun yüzünden tatilini berbat mı edeceksin?"

"Bulut, lütfen. Daha fazla burda kalmak istemiyorum." O da bavulunu çıkarttığında ona şaşkınlıkla baktım.

"Ne yapıyorsun?"

"Seninle geliyorum."

"Bulut, bunu yapmana gerek yok."

"Seni yalnız bırakmayacağım." Ağzımı açıp itiraz edecekken bulut devam edip "Kapa o çeneni. İtiraz istemiyorum," demesi üzerine söyleyecek bir şeyim kalmamıştı. Minnettar bir gülümseme gönderdim ve ayaklanıp bavulumun çekeceğinden tutup sürüklerken Arda karşımda durdu.

DAĞ AYISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin