-5- Balık Beyinli Herif!

20K 893 13
                                    

Beşinci Bölüm

" 'Her şey bitti!' dediğimiz anlar vardır ya, işte kendimi tam olarak o anın içinde bulmuştum."

Ayşe

Ali, bağırsa, kızsa Ayşe belki de daha mutlu olabilirdi. En azından kendisini savunabilme hakkını elde etmiş olurdu ama Ali aşılmaz sessizliği ve sert yüzüyle buna imkân dahi vermiyordu. Ali gerçeği öğrendiği andan itibaren kendisini Ayşe'nin sözleriyle tanıtmaktan başka bir şey yapmamıştı. Beyaz gömleğini zorlayarak titreşen kasları ve öfkeyle onu süzen gözlerinden başka bir şey göremiyordu Ayşe. Onları bir tiyatro izliyormuşcasına heyecanla izleyen gözlerin hapsinde Ali'den özür dilemek istiyordu ama dudaklarını her aralayışında yaptıklarını hatırlayarak olduğu yere suçluluk hissiyle siniyor, zamanı geri alabilmeyi diliyordu.

Kendisine küfürler yağdırdığı sırada rahatlayacağını düşündü, evet yaptığı her şey yanlış olabilirdi ama sonuçta hepsini kocası olacak adama yapmıştı.

Kendini gerçekten böyle mi rahatlatacaksın Ayşe!

Ali kocası olacak adamdı ve rahatlaması gereken yerde kendisini yağlı kazığa oturtulan bir suçlu gibi hissediyordu ve baktığı kara gözler tüm organlarının ağzına geliyormuş gibi hissetmesine neden oluyordu. Gözlerini kırpıştırıyor, olan her şeyin bir rüyadan ibaret olmasını diliyordu ama karşısında bir dağ kadar aşılmaz duran adamı gözleri arasından gördüğü anda çabalarının yersiz olduğunu anlayarak ağlama isteğiyle doluyordu.

"Fanusun içinde anlamsızca yüzen zavallı bir balık gibi ağzını açıp kapatmaktan vazgeç," dedi Ali, Ayşe'yi ürküten kollarını göğsünde birleştirip ona tepeden bakmaya başladığında. Ayşe ilk kez bir erkeğin karşısında kendisini küçük ama mide bulandıran bir böcek gibi hissetti. Hiçbir erkek o zamana kadar ona tepesinden bakabilecek kadar yanında varlığını sürdürememişti. Ayşe her zaman erkeklere bir pislik gibi davranmış ve daha fazlasına izin vermemişti. O hayatına daha çok pasif erkekleri dahil etmişti. Çekip çevirebileceği, git dediğinde gidecek, gel dediğinde gelecek erkeklerle beraber olmuş ama onlara bile çok fazla tahammül edememişti. Asla annesi gibi bir adam yüzünden kanser olup acı çekerek ölmek istememişti ve bu yüzden her erkeğe bir kız kardeş gözüyle bakmıştı.

"Balık beyinli herif!"

"Seni duyabiliyorum Zeynep!"

Adım Ayşe, Zeynep değil!

"Sevgili kocamın kulaklarının işitiyor olmasına çok sevindim," diyerek omuzlarını saran pahalı ceketi sökercesine kendi bedeninden uzaklaştırıp bir top halinde adamın insanın içini titreten kaslı göğsüne bastırdı.

"Ceket için teşekkür etmem gerektiğinin farkındayım ama hiçte teşekkür edesim yok!"

Ali öfkesiyle süslü gülümseyişiyle ona bakınca Ayşe koşarak oradan kaçmak istedi. Ama topuklarının üstüne abanarak ayaklarını bu fikirden vazgeçirmeye çalıştı. Ali ona gülümsüyor olsa da onu dişleri arasına alıp parçalamak ister gibi göründüğünü herkes söyleyebilirdi. Ayşe etrafa baktığında onun bakışlarındaki ölümcül ifade yüzünden herkesin sessizce dağıldığını gördü. Kimse Ali'ye bulaşacak kadar yaşamaktan bıkmamıştı. Can tatlıydı ve belediye binasındaki heyecanlı izleyiciler biraz daha yaşamak istiyorlardı.

"Artık şu işlemleri halledelim!"

Demek benim teşekkürüme ihtiyacın olmadığını söylemek istiyorsun!

"Gerçekten senden özür dilememi beklemiyor musun?"

"Senden hiçbir şey beklediğim yok! Sadece buradan gitmek istiyorum değişik!"

Tutku MahkûmuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin