Ayşe evin karanlığından ve sessizliğinden rahatsız olarak yatak odasına doğru ilerledi. Merdivenlerden çıkarken gözlerini kapı altlarında gezdirdi ve gözüne çarpacak bir ışık huzmesi aradı. Ama görmek bir yana dursun kendisini gittikçe körleşiyormuş gibi hissetti. Karanlık onu yormaya başlamıştı. Merdivenlerin başına geldiğinde derin bir nefes aldı ve odasının kapısına uzandı. Bu sefer görmedi ama işitti. Bir bardak sesi. Cam sehbanın üstüne yavaşça konan ağır bardağın sesi ve burnuna dolan viski kokusu.
Ayşe elindeki dosyayı duvardaki rafların birinin üstüne koydu ve el yordamıyla düğmeyi aradı.
"Beni delirtmek mi istiyorsun!"
Ayşe'nin eli havada asılı kaldı. Evet bir şeyler duymayı bekliyordu ama böyle bir çıkışa hazır değildi. Ağzının içinde ufalanan kalbi atmaya ve onu boğmaya devam ederken camlardan içeri süzülen ışıkları izleyerek büyük koltuğun ortasında oturan güçlü bedene doğru yaklaştı.
"Sen zaten delisin!"
Ali başını koltuğun arkasına yaslayarak insanın içini donduran kısa bir kahkaha atmaya çalıştı ve bu Ayşe'nin dizlerinin titremesine neden oldu. Karşısında gölgelerin arasında duran yırtıcı aslanın yakalamak istediği av oydu ve Ayşe bunu çok iyi biliyordu. Bir ceylan gibi zikzak çizerek kaçması gerekirken olduğu yerde dikilmeye devam ederek onu parçalamak isteyen aslanı izlemeye devam etti. Yelesini mi okşamak istiyordu yoksa aklından daha kötü şeyler mi geçiyordu. Neden filmlerdeki aptal aşıklara dönmüştü. Şu sevdiği adam için iyi ya da kötü olan her şeyi yapabilecek kafaya sahip kadınlardan biri olup çıkmıştı.
"Evet belki senden önce biraz deliydim ama şimdi gerçekten tam anlamıyla delirmeye başladım," dedi Ali ve kaslı kalın bacaklarını iki yana genişçe açarak Ayşe ye karşı gövde gösterisi yapar gibi oldu. Ayşe onun bir kadını aklından eden güçlü bedenini gözleri önünden ve hayallerinden silmek istesede Ali nin karşısında dururken bu her şeyden zor oluyordu. Ali nin ona yaptıkları dokunduğu her yer canlanarak tenini dağlıyor ruhunda izler bırakıyordu. Dudaklarını ısırarak genizden gelen inleyişine engel olamadı ve bir adım geri çekilerek yatağına doğru yürüdü. Ali onunla konuşacak ya da onu anlayacak durumda değildi. Ayşe aklımdaki her şeyi ona yarın söyleyecekti şimdi istediği tek şey yatağına girmek ve derin bir uyku çekmekti. Ali nin varlığına rağmen uyuyabileceğini düşündüğü için bile çıldırmış olmalıydı ama bu sefer güçlü olan taraf o olacaktı.
Ali kollarını dizlerine dayayarak camdan süzülen ışık el verdikçe Ayşe yi izledi...
Ayşe üstünde dolaşan bakışların yakıcı etkisiyle titredi ve yatak direklerinden birisine tutundu. Düşemezdi düşmek aptallık olurdu.
Ali nin kısık sesli alaycı gülümseyişini duyduğunda içindeki kadın bir kez daha seslendi ona.
"Şimdi Ali ye ufak bir gösteri sun Ayşe."
Ayşe yutkundu ve içindeki arsız kadını susturmak için alnını birkaç defa tutunduğu direğe vurdu. Derken kulaklarına bir kıkırdama sesi daha geldi. Belki de Ali ona hiç gülmüyor aklı ona oyunlar oynuyordu. Başını Ali ye çevirdi ve genç adamın sessizce onu izlediğini gördü.
Yutkunmaya çalışarak tutunduğu direkten ve yatağından uzaklaştı ve üstüne sonradan giydiği siyah gömleğinden kurtuldu önce... Onu siyah atleti izledi... Ali onu sütyeniyle odanın ortasında gördüğünde yerinden hafifçe doğruldu ama sonra yine olduğu yere çöktü. Ayşe bu sefer ceylan değil dişi bir aslandı ve istediği şey okşanmak değildi. Daha fazlasına ihtiyacı vardı. Ofiste olanların intikamını almalıydı.
Kapadığı gözlerini açtı ve koltukta oturmaya devam eden kocasına baktı karanlığın el verdiği şekilde.
Kotunun düğmelerini çözdü ve dolgun poposunu havaya dikleyerek kotu yavaşça bacaklarından indirdi ve topuklu ayakkabılarıyla bir köşeye attı. Sonra köşeye koymaktan vazgeçtiği kırmızı topuklu ayakkabılarına uzandı ve onları tekrar giyerek olduğu yerde diklendi. Nefesini düzenlemek heyecanını dizginlemek için olduğu yerde biraz durdu ve Ali yi izledi. Kocası nefes almadan ona bakıyordu sanki. Ayşe her şeye karşı dik duran bir adamı böylesine etkileyebildiği için mutlu oldu.
Ali ayağa kalkmamak için inleyip Ayşe ye saldırmamak için elleriyle diz kapaklarını sıkıyor dişlerini öfkeli bir boğa gibi gıcırdatıyordu. İhtiyacı olan tek şey koşup doğrusu kaçıp gitmekti.
Aklından hem sekse dair düşünceler hem de kaçıp gitmeye dair düşünceler geçiyordu. Hayatında tutarlı diyebileceği hiçbir şey yoktu. Kendisiyle bile çelişiyordu. Hayatını karartan adamın kızıyla evliydi ve bu kadına anlam veremediği şeyler hissetmeye başlayalı çok olmuştu.
Ayşe topuklarını yere vurarak Ali nin önünde belirdi. Kokusu ve sıcaklığı genç adama vuruyordu. Ali nin dayanabileceğinden çok daha fazlasıydı bu.
"Odamdan çıkmanı istiyorum uyuyacağım," dedi Ayşe kendinden emin bir halde. Ali nin yüzüne bakmıyordu bile.
Ali başını tekrar koltuğun arkasına dayayarak gür bir kahkaha attı.
"Uyumaktan çok daha fazlasını yapacaksın," dedi Ali ve Ayşe yi kucağına çekti. Ayşe dolgun poposuna inen şaplakların etkisiyle mavi uzun saçlarını geriye attı ve hiç istemediği bir şeyi yaptı. Ali nin adını sayıklamaya başladı.
"Ali..."
Ali tekrar büyük ellerini havaya kaldırıp aynı güçle Ayşe nin kalçalarına vurmaya devam etti. Taki güzel karısı dudaklarına yapışana kadar.
Ayşe son gücüyle seslendi ona ve acısına son vermek için Ali nin kara saçları arasına ellerini soktu. Dudaklarını onu içine çeken dudaklara yasladığında biraz olsub rahatladı ama zevkide acısıda poposunda toplanmıştı.
Ali elini Ayşe nin saçlarına daldırıp güzel karısını dudaklarından zorla ayırdığında ikiside üzüntüyle inledi.
"Islandın mı?"
"Asla," dedi Ayşe ve şişen dudakları üstünde kalan tadı yaladı. Ali onun bu hareketiyle deliye dönerek dudaklarını kolları arasında yanan kadının göğüsleri arasında ki boşluğa bastırdı ve boşta kalan eli Ayşe nin iç çamaşırından içeri süzüldü.
Ayşe kadınlığının aralanan dudaklarını sımsıkı kapama gücü olmasını istedi o an ama bunu yapamadı. Ali nin büyük parmakları onu bir aslan pençesi gibi sarmıştı. Kadınlığından süzülen ıslaklık genç adamın eline bulaşmış bu onun açlığını ateşlemişti. Ayşe kilitorisinin sıkılmasıyla alnını Ali nin alnına dayadı ve genç adamın gözlerinin içine bakarak ıslak kadınlığını onun eline itti. Ali kilitorisi üstünde daireler çizerken kolları arasınsa şahlanan zaman zaman sakinleşen karısını izledi ama hiçbir zaMan onun orgazm olmasına izin vermedi.
Ayşe ellerini Ali nin omuzlarından çekerek genç adamın yanaklarını elleri arasına aldı ve kekelemesine rağmen konuştu.
"Odamdan çık git Ali..."
Ali alnını onun alnına bastırırken üç parmağını ansızın güzel karısının derinliklerine soktu. Ayşe başını tekrar geriye atarken ellerini Ali'nin yanaklarından çekti. Ve zevkle dolduğu sırada kocasına sert bir tokat attı.
İnledi... Kendisini geri çekmedi ama bir tokat daha attı kocasına...
"Sana çık git dedim..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutku Mahkûmu
RomanceMecburiyetin, nefretin, acı dolu bir geçmişin tam ortasında duran güzeller güzeli mavi saçlı hırçın kızımız Ayşe... Aşık olduğu adam ona 'değişik' dese de o görüntüsünün tam zıttıydı aslında ... Acısını öfkesini ve yalnızlığını görüntüsüyle kapatma...