Kahvaltı

400 23 13
                                    

Güneş: bakalım sevgiline ne kahvaltı yapacaksın?

Haluk: ben mi?

Güneş: evet sen, bu arada tavada yumurta isterim.

Haluk: yumurta..?

Güneş: haluk beyimiz hiç kaçarın yok.

Haluk: tamam , seni mi kıracam..

(Haluk mutfağa gider)

Haluk: Güneş'i kıramam inşAllah yumurtaları kırarım..

Haluk tavayı arar,en sonunda bulur, yağ da ordaymış.

Haluk: sıra yumurta da.

Haluk  yumurtaları bir birlerine kırdırtmaya çalışırken tek yaptığı üstü başını yumurta içinde bırakmak.

Haluk bir türlü beceremez; mutfağın hali Haluk'un üstünden beter idi.

Haluk odaya gelir.

Güneş te dün alkolden başı ağrıyordu halen yatakta idi.

Haluk: güneş şu yumartayı boşversek.

Güneş haluk'a döner, kahkaha basar.,

Güneş: haluk bu ne hal..?

Haluk: ne var..? Halimde, al tarafı bu yumurtayı çözemedim ben..!

Güneş: yumurtayı çözemedim mi? Haluk bildiğin yumurtanın ta kendisi olmuşsun..!

(Haluk üstü başının farkında değil)

Haluk: neee? Ama sen yönetici adamı mutfağa koysan olacağı bu, ben ne anlarım yumurtadan..!

Güneş: sen bu haldeysen mutfağı düşünemiyorum..!

Haluk: boşver mutfağı..

Güneş: yok ben bakacam..!

Haluk: izin vermiyorum..!

(Haluk kapının önüne geçer)

Güneş'te gülümseyerek; haluk ben o mutfağı görecem.

Haluk: kesinlikle göremessin..!

Güneş haluk'a yaklaşarak; hım öylemi, güneş Haluk'un yanına yaklaştı, hani bana hayır demek yoktu..!

Haluk: ben mi? Dedim..! Tamam bir şartla..?

Güneş: şart koyacak konumda değilsin..!

Dedikten sonra güneş odadan kaçar..!

Güneş: nerde bu mutfak gördüğü kapıları açar.

(Halukta peşinden gelir)

(Güneş tam mutfağın açıyordu; haluk onu tutmuştu.)

Haluk:inatçı sevgilim o mutfağı görmeden durmayacaksın değil mi?

Güneş: hayır.

Haluk: tamam. bak alay etmek yok..!

(Haluk kapıyı açar)


(Güneş şok olmuş)

Güneş: haluk bir kahvaltı istedim, sen mutfakta savaş çıkarmışsın; yıksaydın daha idi.

Haluk: hani alay etmek yoktu..!

Güneş: haluk bu alay etmek değil gerçekler..!

Haluk: gerçek mi? Tek gerçek ilk defa mutfağa girip yemek yapmaya çalışmamdı ve bu senin içindi.

Güneş: sevgilim bu harabe mutfağı romantikliğe bağladın korkulur senden..!

Haluk: hıım, hayatımda benden korkması gereken son kişisin..!

Güneş: öylemi..? O zaman bir öpücüğü hakkettin..!

(Haluk Güneş'e doğruldu)

(Güneş te önce Haluk'un dudağına  odaklandı)

(Halukta aynen o şekilde odaklanmıştı)

(Ve güneş son bir hamle yaparak Haluk'un yanağına öpücük kondurdu )

Haluk: yine mi? Kandırdın..!

Güneş: kandırmak..? Ben mi? Sen sadece hep yükseklerde uçuyorsun..!

Haluk:ben zaten yükseklerde duran adamım,sadece;sen ayağımı yerden kesiyorsun..! Ve bunu yapan tek kadınsın..!

Güneş ve ÇocuklarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin