Harry evden çıktığında yavaşça odama doğru ilerledim. Fazlasıyla dağıtmıştık ortalığı. Ki benim toplayacak halimde yoktu.
Çünkü kalçamda hareketlerimi kısıtlayan lanet olası acı ve ağrı vardı.
Odama girdiğimde işi çarşafı düzeltmekle başladım. Her iki adımda duraksıyor ve nefes alıp veriyordum. Bu çok zordu.
Telefonuma mesaj bildirimi geldiğinde az ilerimde duran masadan telefona uzandım.
Harold: ''Unutamıyorum :)''
Mesajı okuduğumda gülümsedim ama bir yandan da utandım. Bu edepsizce bir mesajdı.
Yani, bana göre..
Telefonumun kilit ekranı ve ana ekranı olan fotoğrafa baktıkça gülümsedim. Ne kadarda şirin çıkmıştık..
Keşke burada olsaydı. Tam yanımda.
Bana hayatımda hiç yaşamadığım bir anı yaşatmıştı. Ve bu hayalini kurduğum bir andı. Çok güzeldi. Tam anlamıyla hayal ettiğim gibiydi.
Ellerime baktım. Bugün bir çok kez tutmuştum onun elini. Elleri önceden onunla tanışan hayranlarının dedikleri kadar yumuşaktı. Çok kusursuz ve tam benlikti elleri. Nasıl olduğunu bilmiyordum ama, elleri sanki tutmam için yaratılmıştı.
Yalnızca benim için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fanboy~{l.s}
FanfictionUsulca yanına yaklaşıp ''Bir fotoğraf çekilebilir miyiz?'' dedim. Yakından bakılınca yeşil gözleri daha güzeldi. Bana baktı ve sıcak gülümsemesiyle ''Evet,tabii ki.'' dedi.