{Arkadaşlar ''onun tahmin ettiğinden fazlaca'' bölümünü sildim, çünkü gerçekten çok fazla tartışma vardı ve sıkıcı geliyordu artık biliyorum. Bu yüzden bu bölüm geçen bölüm olan ''çünkü,ben..'' in devamı, iyi okumalar.}
''Evine git,'' dedim kararlı bir şekilde ''İyi hissetmiyorum.''
Harry oturduğu sandalyeden kalktığında bana doğru geleceğini düşünmüştüm ancak o odamın kapısını kilitlemişti.
''Ne yapıyorsun Harry?'' dedim şaşkın ve ince bir ses tonuyla. Harry ise cevap vermeyip benim yanıma geldi;
''İyi hissettirebilirim.''
İki elini belime koyduğunda anlını anlıma yasladı. ''Louis,'' dedi dudaklarımı izlerken ''seni istiyorum.''
Dudaklarımı dudaklarına bastırdığımda hiç vakit kaybetmeden bana karşılık verdi. Eliyle tişörtümü çekerken bir anda tişörtümü çıkartıp yere attı. Gülümsedim. Asabi olması hoşuma gitmişti.
Harry'nin üzerinde olan gömleği çıkarmam çok uğraştırmamıştı. Gömleğini çıkardığımda kısada olsa vücudunu süzdüm. Uzun ve iri olan gövdesi, dövmelerle birlikte çok uyumlu duruyordu. Elimi kasıklarına koyduğumda inledi.
Ve şanslıydık ki, şuanda evde ne annem ne de kardeşlerim vardı.
Yatağa oturup beni kucağına aldığında kalçamı kavradı ve sıktı. Dudakları hâlâ dudaklarımın üzerindeyken kalçamı sıkıyor ve bazen aşağı inip popomu okşuyordu.
Beni üzerinden indirip yatağa yatırdığında hızlıca doğrulup altında ki dar kotu çıkarmaya başladığında onu izledim. İnliyor ve nefes nefese bir şekilde bana bakıyordu.
Harry kotunu çıkardıktan sonra benim altımda olan pijama altınıda çıkardığında erkekliğime bakıp gülümsedi, ''Oh, bebeğim.''
Altındaki baksırını çıkardığında erkekliği üzerinde bir kaç kez eliyle ileri geri yaptı.
''Arkanı dön, Boo.''
Ses tonu çok arzulu ve boğuk çıkıyordu. Onun istediğini yapıp düz yattığım yataktan doğrulup ters bir şekilde yattım. Kalçamı yukarı kaldırdığımda dirseklerimi yatağa yasladım.
Bana doğru yaklaştığında benim altımda ki baksırı sıyırdı. Kalçama baktığında yüksek sesle inlerken, öpücükler kondurmaya başladı. Her öptüğünde daha çok haz duyuyordum.
''Bebeğim,'' dedi nefes nefeseyken, ''ilkin olduğunu biliyorum. Yavaş yavaş gireceğim, tamam mı?''
Olumlu anlamda başımı salladığımda rahatladığının belirtisi olarak derince nefes alıp hızlıca verdi.
İçime girerken, kalçamı tutuyor ve her ileri gidişinde inliyordu.
''Siktir, Louis.'' başı geriye doğruyken inledi, ''Bu hissettiğim en iyi his.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fanboy~{l.s}
Fiksi PenggemarUsulca yanına yaklaşıp ''Bir fotoğraf çekilebilir miyiz?'' dedim. Yakından bakılınca yeşil gözleri daha güzeldi. Bana baktı ve sıcak gülümsemesiyle ''Evet,tabii ki.'' dedi.