Çığlık atan kızlar, bir sürü ışık, yüksek ses ve ağlamalar.. Burası orasıydı, Harry'nin konseri.
Londra'da ki konserine gelmem için ağlamıştı, kıramamıştım ve gelmiştim. Pişman olmayacağım bir şey olacağına emindim. Güzel sevgilim, sahnede harika bir iş çıkaracaktı. Ona bir iyi şanslar mesajı yolladım.
Harry'nin sahneye çıkmasına 2 dakika vardı. Büyük ekranda 2 dakikadan geriye doğru sayılıyor ve Harry'nin şarkıları çalıyordu. Güzel bir atmosfer vardı.
Peki ya bu kalabalık benim onun sevgilisi olduğumu öğrenselerdi ne yaparlardı?
Harry sahneye çıktığında kalabalıktan çığlık sesleri yükseldi. Harry harika görünüyordu.
Beyaz gömleği ve her şey ile giyip, yakıştırdığı siyah dar pantolonuyla adeta bir şaheserdi. Altın rengi botları ise çok hoş ve göz alıcıydı.
Bana hep şarkılar söylerdi. Daha çıkarmadığı şarkılarını ilk bana dinletir ve benden yorum yapmamı isterdi, bende her zaman çok beğendiğimi söylerdim, çünkü öyleydi. Söylediği her şarkı çok güzeldi. Bu ise Harry'nin hoşuna gidiyordu.
Bu atmosfer harikaydı. Bir sürü insan yalnızca bir kişi için toplanmıştı. Yıllarca olmak istediğim yerdeydim, bu inanılmazdı.
Harry'nin gözleri kalabalıkta beni ararken güldüm. Sahnenin kenarında bir yerlerdeydim. Bir sürü kızın arasında tıkılıp kalmıştım. Yanımda ki kızlar ''Ship'' adını verdikleri garip bir şey hakkında konuşuyorlardı. Anlamıyordum. Bunu Harry'ye kesinlikle soracaktım.
Anın tadını çıkarmak istiyordum ve bu yüzden Harry'ye odaklandım. Sevgilim harikaydı. Benim için çok fazla güzeldi. O kocaman kalbinde onun için büyük bir yer kaplıyordum ve ben bunun nasıl olduğunu anlamıyordum.
~
Konser bittiğinde onunla fotoğraf çekilmek için kulise gittim. Burası kalabalık ve heyecanlıydı. Harry'yi gördüğümde gülümsedim.
Yanına geldiğimde bana sarıldı ve ''Harika görünüyorsun, Louis.'' dedi. Gülümsedim. ''Seninle tanışmak için uzun zamandır bekliyordum.'' dedim. Bir kaç saniye duraksadı, yeni anlamış olacak ki ''Ah, bende!'' demekle yetindi.
Fotoğraf çekileceğimiz zaman kolunu omzuma koydu ve sıkıca kavradı. Kolumu onun beline doladım. Terlemişti, ama parfüm kokusu harikaydı. Boyu benden oldukça uzundu, kolunu omzuma koyduğunda bunu daha çok hissetmiştim.
Bu an bana ilk tanıştığımız anı hatırlatmıştı. Havalimanında ilk kez karşılaşmamızdan bu yana ne kadarda çok değişmiştik. Ama sevgimiz hala aynıydı, bu güzeldi.
~
Eve geldiğimde Harry'e bu güzel gün için bir mesaj ve fotoğrafımızı yolladım. Bu fotoğraf benim yeni duvar kağıdımdı.
Harry çok geçmeden mesajıma cevap verdi;
Harold
''Beğendiğine sevindim bebeğim. Tek sorun şu ki seni göremedim.''
Mesajını gördüğümde gülümsedim. Çok fazla uykum vardı ve bu yüzden cevap veremeden telefonumu kapattım.
Harold
''Ama bir sorun daha var''
''Bana neden seninle tanışmak için uzun zamandır bekliyordum dedin?''
''Şaşırdım''
''ve''
''Louis''
''orada mısın?''
''Tanrım''
''UYUYORSUN''
{ #HappyBirthdayHarry }
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fanboy~{l.s}
FanfictionUsulca yanına yaklaşıp ''Bir fotoğraf çekilebilir miyiz?'' dedim. Yakından bakılınca yeşil gözleri daha güzeldi. Bana baktı ve sıcak gülümsemesiyle ''Evet,tabii ki.'' dedi.